Sesli Makale

26 Haziran 2015

Geçtiğimiz yıl Ramazan Ayı’nda sürekli İsrail’in Filistin’e yaptığı saldırıların bilançolarını yazıyordum. Bu yılki Ramazan Ayı’nda konu yine savaş. Ama meskeni değişti. Güney sınırımızda birileri Türkiye’yi berbat bir savaşın içine çekmeye çalışıyor. Ve bunu yaparken Suriye sınırımızı kullanıyorlar.

2014 yılının Ekim ayında Kobani’ye saldıran DEAŞ, yeniden saldırılara başladı. Kobani’nin düşmemesi için peşmergelere sınırdan geçmesine izin vererek koridor oluşturan Türkiye, aynı zamanda binlerce savaş mağduruna kapılarını açmıştı. Ancak teşekkür yerine DEAŞ işbirliği ile suçlanmıştı. Hatta sokaklar Demirtaş’ın çağrı yaptığı serhildanlar tarafından savaş alanına çevrilmiş, onlarca insan katledilmişti. Bu yıl da aynı senaryolar devam ediyor…

Geçtiğimiz gün Kobani’de DEAŞ’ın bomba yüklü kamyonları patladı. Yüzlerce insan yaralandı, onlarca insan öldü. HDP Eşbaşkanı Figen Yüksekdağ; Türkiye’nin DEAŞ’ın yardımı olmadan böyle bir yardımı gerçekleştiremeyeceğini ve Türkiye’nin yardım etmediyse ispatlamasını istedi. BBC ve Reuters; DEAŞ saldırganlarının Türkiye üzerinden geçiş yaptığı iddialarıyla, algı operasyonuna destek veren haberleri geçerken olayın aslı anlaşıldı. DEAŞ Kobani’de yönetimi elinde tutan YPG kıyafetleriyle kuzeyden değil güneyden gelmişti…

Yurt içi ve yurt dışı algı operasyonları ve Twitter üzerinden #TerroristTurkey hashagi üzerinden karalamalar devam ederken, Türkiye Kobani saldırılarında yaralanan 135 kişiye Suruç ve çevre hastanelerde kucak açıyordu. Derken YPG sözcüsünden bir açıklama geldi. Aljazeera’da yer alan haberde YPG Sözcüsü Redur Halil, “Şimdiye kadar IŞİD'in Türkiye'den geçtiğine dair kanıt bulamadık" diye bilgi veriyordu…

Reuters geçtiğimiz yılki Kobani saldırı sonrası haberini, ismini açıklamayan istemeyen bir TSK yetkilisine dayandırarak vermişti. BBC de aynı dönemlerde, bu yıl da yaptığı gibi, saldırının Türkiye’nin DEAŞ’a verdiği destekten kaynaklandığını söylemlerine dayandırarak haber yapmıştı. Bu yıl da iki haber ajansının haber veriş şekilleri değişmedi. Aynı HDP iddialarının değişmediği ve ispatlayamadıkları gibi…

Savaş mağduru insanlara kapısını açan, yaralarını saran Türkiye’ye teşekkür etmek yerine inatla DEAŞ’a destek verdiği yalanının altını çizilmesiyle artık profesyonel edepsizlik sınırlarına girildi. Meclis’te “Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma…” diye başlayan yemin edilmesine rağmen; vatanına milletine terörist denilmesi ise bu ülkenin şah damarına basılmasından başka bir şey değil. HDP Eşbaşkanı Demirtaş, TBMM’de İstiklal Marşı’nı HDP’nin okumamasını, “Irkçı bir dayatma” olarak nitelendirmiş. Bana 10 kıtasının hangi kelimesinde Türk, Kürt, Arap ya da başka bir ırktan bahsedildiğini gösterebilir misiniz?

Birileri Amerika’ya fazla güveniyor. Ama unutmasınlar ki Amerika yıllarca Irak’ı kan gölüne çevirip geride paçavraya benzettiği bir ülke bıraktı. O ülke Amerika bölgeden çekildikten sonra, DEAŞ’ın Irak’a girdiği günlerde hiç savaşmadan askeri üslerini ve silahlarını DEAŞ’a teslim etti…

Yankeelerin derdi petrol. Akdeniz sularına uzatabileceği bir petrol hattı. Ama bu hayali gerçekleştirmek kolay değil. Çünkü artık Amerikan halkı Orta Doğu saldırılarına dayalı bir politikaya sıcak bakmıyor ve Amerikalı politikacıların da bırakmak istemedikleri sıcak koltukları var.

Kandil'de PKK, yol kesip kimlik kontrolü yapan YDG-H, Suriye'de PYD, Meclis’te HDP, yurt dışında Reuters, BBC; tv'de CNNTÜRK ve cemaat kanalları, Manşette Zaman ve Cumhuriyet hep aynı dilden konuşuyor. Ve ben merak ediyorum… Nişantaşı ve Bebek’ten HDP’ye destek verenler, Doğan ve cemaat medyasından Demirtaş’ı parlatanlar neden bölgeye gidemedi? Yoksa onlar sıcak koltuklarında olup bitenlere bilgisayar başından yazarak veya tv ekranlarından izleyerek mi destek veriyorlar?

Yaralılara kaç şişe su, kaç battaniye gönderdiler?

Bekliyorum… Savaş yaralarını saran Türkiye’ye ne zaman teşekkür edeceksiniz? Ya da Türkiye’siz hiçbir planın işlemediğini ne zaman göreceksiniz?

Seslimakale.com

@ElvanKavi

[email protected]