Sesli Makale

ABD yok mu güneydeki komşumuz, hani terörist PYD’nin velisi,

Orta doğuya özgürlük getirenciler(!)

Çekiliyorlarmış...

Valla Trump öyle dedi, daha önemli işleri varmış; kolay para ya yürüyeceklermiş, imara açılan başka bölge bulmuşlar falan filan.

Beyaz Saray sözcüsü yalanladı gerçi.

Nasıl mı yalanladı!

ABD Başkanı James Monroe’nin 2 Aralık 1823’te kongre üyelerinin karşısına geç ipte Monroe Doktrini sunarken ki ruh haliyle; benim haberim yok, arkadaşlar da bilmiyor, twit de atmadı, bir de emlakçılar odasına soralım deyip

Konuşmayı sonladı.

Ne olacak şimdi?

 

Bir şey olmayacak, bu kadar birikimi devren kiralık tabelası asıp da bırakıp gidecek halleri yok ya.

Bunlar hep Obskürantizm’in etkileri.

 

‘’Mitomani’’ gibimi yani diyecekseniz yok. O bugünler de CHP liderine yapılan bir yakıştırma.

Obskürantizm biraz daha farklı. Bilginin anlaşılmasını zorlaştırmaya verilen addır. Meşhur örneklerinden biri, Ortaçağ Avrupa’sın da dini ve entelektüel sahada ölü bir dil olan Latincenin kullanılması. Böylelikle eski Yunan ve Roma’dan miras kalan bilgi Katolik kilisesinin tekelinde kalmıştır. Şimdi ise bu arşiv bilgiler Babdist kiliselerin de kalacak. Cemil MERİÇ 1974 yılında yazdığı ve eserlerinin içindeki en nadide parçalardan olan BU ÜLKEisimli kitabında ayrıntılı bir şekilde anlatmış bunları.

Gelelim özgürlük getirencilere…

Nerede ve ne zaman doğdu bu özgürlük. 1789’da yani Fransız ihtilalinde. Onlar bunu nereden gördüler. Amerikan iç savaşın da gördüler, onlardan 10 yıl önce. Yani Amerika buluyor, Fransa ARGE yapı geliştirip eğitime angaje ediyor.

İyi ortaklık her zaman para eder.

Mutlak monarşiden cumhuriyete geçebilmek için de üst düzey yeni bir ekip lazım yani. O yeni ekip kimmiş demek ki, Fransa!

Ulan tarih ne deme ye tekerrür ediyorsun.

Bu Fransızlar şimdiler de Reyhanlı sınırımıza, Suriye’den gelen göçmenler için çadır okul kurmuşlar. Süper insancıl bir hareket ne kadar iyiler değil mi? Okulun ismi ise milli mücadele yıllarında Fransızların Mısır’da kurup yetiştirdiği ve Urfa, Maraş bölgesin de savaşa katılan Legion d’Orıent isimli ermeni birliğiyle aynı!

Bölgedeki yetkililere seslenelim.

Efendi!

Adamlar bu okulda zeki çocuk avlıyor. Biz de kaç yetişkin var ki Arduino101 gören Raspberry Pi Zero gören, onlar okula gitmeyen çocuğa soruyorlar, anlayın ince işçiliği.

Tekerrür dediğin tarih bu mu diyenler içinse, yok onu daha şimdi yazacağım…

Milli Mücadelenin ateşli dönemin de Ankara hükümetinin Sovyetlerle yakınlaşması, Sovyetlerden destek sözü alması Fransızları endişelendirdi. Aslın da şimdi buradan bakınca İngiltere’yi endişelendirmişiz gibi geldi. Uzun pazarlıklardan sonra 20 Ekim 1921 Ankara Anlaşması’nı imzalamak zorunda kaldılar. O zamanlar Kilikya Ermenilerine hamilik yapan bu özgürlükçüler bugün PKK ve PYD’ye hamilik yapmalarını da ekleyecek olursak, tıpkısının aynısı değil mi?

Putin bizim iki firmaya domates satma izni verdi diye bu mu senin Rusya ile yakınlaşman diyecek olanlar içinse, yok! Yakınlaşma dediğim şöyle ki… 15 Temmuz da Erdoğan’ın uçağını vurmak için havalanan uçaklara S-400’le kitlenmeyi kast ettiğimi bildirmek isterim.

Obskürantizm 2048 gelince bu bilginin sadece FETÖ TERÖR örgütü üyelerinin kullanımına sunulan son birkaç yıldır kullanıldığı düşünülen bir yazılım. Yazıyorsunuz işiniz bitince imha ediyor. Bilgi hiçbir depolama alanına girmeden siliniyor, görevimiz tehlike de ki olduğu şekliyle, düşünsenize film gibi. Adamlar Amerika’ya kaçarken en sonunda film dünyasına kapağı attılar. Lakin zamanlama kötü zira MİT yurt dışı operasyonlara hız verdi. Ya bundan sonra yatakta basıp şafakta Türkiye’ye getirirlerse

Son olarak da…

1000 yıldır bu toprakların gideni geleni; haini, düşmanı hiç bitmedi. Bir tek biz yurt edindiğimiz Anadolu’yu asla terk etmedik, etmeyeceğiz. Mehmet Akif’inde söylediği şekliyle tamamlayalım yazımızı

Tarihi ‘tekerrür’ diye tarif ediyorlar, hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi

Saygılarımla

Seslimakale.com
2 Nisan 2018