Sesli Makale

Ne geniş damarlı bir başlık ama, çekebildiğin her mevzuya sinsice girip çıkabilecek kıvamda. Kuşatılan deyince önce şehirlerden başlayalım, AFRİN’den mesela. Aslan parçaları kanlarının son pahasına düşmana saldırıyorlar. Erdoğan’ın dediği gibi bir günde kuşattık ve aldık.

Hançerin dediğine göre ise münbiçi hiç kuşatmayacağız çünkü o iş bitti.

Kuşatılan şehirler demişken Stephan Graham adlı yazarın uluslararası alanda yankı yapan bir eseri var.

Ama kitap 2013 den önce kaleme alınmış yoksa gezi eylemleri de bu nadide kitabın içerisine girerdi.

Lakin zamanlama hatasıyla bir birlerine yetişemediler.

Yoksa batı ordularının tüksek teknoloji kullanarak kentsel isyanları nasıl bir güç haline dönüştüklerini gözlemlerdik.

Bülent Arınc’ın da gezicilere dediği gibi, biz sizin ne istediğinizi anladık der paçayı kaptırırdık.

Arınç demişken bir başka Hollywood kahramanı Fuller geldi aklıma hani şu kuşatılan İslamiyet’i yazan.

Aslında kuşatılan Türkiye yazmaktan çekinip adı farklı ama içeriği tamamen bizden olan.

Bu ara da Merdan Yanardağı da anmadan geçmeyelim, zira kitabında o kuşatılan Türkiye diye açıkça yazıp fullerin çok övdüğü feto çetesini gücü nispetinde dövmüştü.

Kuşatılan deyince sizin aklınıza ne geliyor?

FİLİSTİN, GUTA, SURİYE,

Algı da bunlar doğru bu coğrafyalar ölümle burun buruna, açlık yokluk, kıtlık kol geziyor.

Ne çok kuşatılan varmış yahu.

Kuşatılanın Avrupa görmüşüne bir bakalım biz.

Beyaz sarayın emlakçısı var ya Tump, o bile kuşatılmış.

Yok, artık o kadar da değil, dediğinizi duyuyorum ama durum sıkıntılı.

Adamın çevresinde gizli tarikatlar mı dersiniz, haber alma teşkilatları mı dersiniz, emlak simsarlarımı dersiniz her kez var.

Melania Trump’ı yazmıyorum bile…

Adam topu topu kırk sekiz ay başkanlık yapacak göreve geldiğinden beri kime selam verdiyse KUŞATANLAR ayağını kaydırdı.

Bürokrat dayanmaz oldu.

Adam görevden aldığını bildirmek için twiter kullanıyor.

Utancından elini sıkıp ya birader yaptığın tüm her şey için teşekkür ederim, sırtımı kolladın diyemiyor ya.

Neden kuşatanların sözüne itibar ediyor onu da bilemiyorum, makama gelince böyle mi oluyor racon bu mudur anlamak mümkün değil.

Gelelim Türkiye siyasetine Şamil Tayyar’a göre bizdeki Kuşatılan ERDOĞAN.

Nasıl yani, o hiç bürokrat almadı ki.

Tüm müsteşarlar ve üçlü kararnameyle gelenler görevde.

Adamlar en az üçer bakan yemişler, ama hiç biri twitle görevden alınmadı ki

Hatta bunların hiç biri alınmaz.

Sen bence teşkilattan Ataş’la karıştırıyorsun twitle görevden alıp yerine atamayı o yapıyor.

Adam şehirlerdeki ortaklarına soruyor, size göre en uygun il başkanı kim diye oradan gelen istihbarata, ya da talebe göre atıyor.

Pardon cumhurbaşkanıyla yapılan istişare doğrultusunda atıyor.

En azından twitlere böyle yazıyor.

Sayın TAYYAR Erdoğan’ın etrafı kuşatılmış derken bunu mu kastediyorsunuz.

Yoksa beş tepeyi mi, yani orda istediğini bildiren ama istemediğini göstermeyen bir kuşatma mı mevcut.

Tam bakanlar kabine revizyonu öncesi Erdoğan’a ulaşamayan bakanlar olduğunu falan söyleyecekseniz, buna kimse inanmaz cumhurbaşkanlığı uçağı ful bakan dolu.

Hep aynı bakanlar mı gidiyor!

Konuya bölgeye göre seçiliyor efendim.

Terör yoksa ziyaret bölgesinde tabi ki iç işleri bakanı gidemez.

Bu demek oluyor ki Erdoğan’ı kuşatma altına alanların içinde ayda yılda bir gören bakanlar yok.

Yâda kuşatanların hepsi bakan denemez

Zirve soğuk olur be

Yanlış anlaşılmış olamazlar mı?

Kuşatma değil de sahiplenme diyelim bence?

hem biraz daha biz den, biraz daha içten oluyor

‘’sahiplenme’’

saygılarımla

seslimakale.com
23 Mart 2018