Sesli Makale

 Atılan sloganlara bakılırsa, milli güçlerin merkezi gibi görünüyordu. Sık sık ve her yerde “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” nidaları yükseliyor; sokaklar, salonlar ve meydanlar inletiliyordu…

Sonra gerçekler birer birer ortaya çıkmaya başladı…

Gördük ki, bu güçlü görüntüye rağmen ortada icraat yokmuş. O bağıranlar ya gerçekte Mustafa Kemal’in askerleri değilmiş ya da taarruz sürerken tamamı sipere yatmış, başını bile kaldırmamış. Askeri terimle “tam siper” yapmışlar.

Aksi takdirde CHP bugün bu halde olmazdı! Atatürkistismarcıları ve düşmanları bu kadar rahatlıkla at koşturmazdı.

Aldatmışlar, yanıltmışlar, kandırmışlar hepimizi!

***

CHP bugün adeta işgal altında. Bremen Mızıkacıları misali içinde her türlü sesi ve rengi barındırıyor. Sadece ve sadece Atatürk yok. Pardon, yanlış oldu; Atatürk’ün bir tek adı var!..

Bir gün şiddet yanlıları “Atatürkçüyüm” diye ortaya çıkıyor, bir başka gün Marksistler boy gösteriyor.

CHP içinde sık sık PKK ve DHKP-C sempatizanlarına rastlıyoruz.

Geçmişte bölücü ülke düşmanı Abdullah Öcalan’ın avukatlığını yapan isimler bile orada. Üstelik, halen kafaları değişmiş değil.

CHP eski milletvekili Dilek Akagün Yılmaz’ın deyimiyle “ABD’nin haber alma elemanı” olarak değerlendirilen “TR 705 kodlu” biri de var aralarında.

Bazı isimler, yatıp kalkıp devlete sövüyorlar.

Kanun Hükmündeki Kararname ile “FETÖ’cü” oldukları gerekçesiyle üniversitelerdeki görevlerinden alınan yöneticiler bulunuyor CHP’nin Parti Meclisi’nde.

Parti yöneticileri, Türkiye’yi yabancılara jurnallemek için birbirleriyle yarışıyor.

Peki, “Mustafa Kemal’in askerleri” nerede?

Bir tek onlar yok ortalıkta. Hepsi tam siper!

***

Partinin başındaki Kemal Bey’e bakıyoruz…

Son dönemler hariç, uzun süre “Atatürk” bile dememiş bir isim. Yıllar önce Konya İl Teşkilatı’nın göbeği çatlamıştı, kendisine “Atatürk” dedirtmek için. Defalarca “Sayın Genel Başkanım, konuşmalarınızda biraz da Atatürk’ten bahsetseniz” diye bastırmışlar ve her seferinde “Tabii ki, ne demek” cevabını almışlardı.

Ama söyletememişlerdi.

Kemal Kılıçdaroğlu, neredeyse Konya’nın bütün ilçelerini gezmiş, oralarda konuşmalar yapmış, buna rağmen ağzından “Atatürk” kelimesi çıkmamıştı.

Daha o zamandan belliydi zaten neler olacağı!

CHP, zaman içinde iyice Atatürk’ten koptu, çizdiği yoldan çıktı; milli güçlerin karşısına dikilen bir yapı haline geldi.

Nerede Mustafa Kemal’in askerleri?

Hepsi sırra kadem bastı!

***

CHP, dış politikada Atatürk ne yaptıysa tersini savundu… Mustafa Kemal, Türkiye’yi eleştiren bir Batılı liderin çevresindekilere “ahır köpekleri” demişti. Bugünkü CHP’liler ise, Batı’da kim Türkiye’ye yükleniyorsa, yanına koşup destek veriyorlar.

Mustafa Kemal Paşa, Suriye ve Irak’ın belli bölgelerini Misak-ı Milli’ye dahil etmişti. Hataysorununu da “Gerekirse Cumhurbaşkanlığından istifa edip, orada gerilla savaşı başlatırım”diyerek çözmüştü.

Nisan 1920’de TBMM’deki bir gizli oturumda Suriye ve Irak’a şu mesajı gönderdiğini söylemişti:

-Kendi güçlerinizle bağımsızlığınızı sağlamaya çalışın. Ondan sonra birleşmemiz için hiçbir engel kalmaz.

CHP ise bugün “Bizim ne işimiz var oralarda” havasında. Son olarak da hem ülkemiz, hem de Atatürk’e karşı sergilediği tavırlar yenir-yutulur gibi olmayan Canan Kaftancıoğlu’nu İstanbul’a İl Başkanı olarak seçti CHP.

“Mustafa Kemal’in askerleri” ise, yine sessiz! Hepsi, Mustafa Kemal’in gerçek askerleri olan o Milli Mücadele kahramanlarının kemiklerini sızlatır tavırlar içinde!

Akşam
20 Ocak 2018