Tarih 12 Aralık 2020İzlenme KişiYazar Burhanettin Duran
Paylaşım
Cumhurbaşkanı Erdoğan dün Dağlık Karabağ zaferini kutlamak için Zafer Geçidi Töreni'ndeydi. "İki devlet,bir millet" şiarını perçinleyen sembollerle dolu törende yapılan konuşmalar üç kritik noktaya işaret ediyordu.
1- Bakü'nün 44 gün süren savaştan zaferle çıkmasında Ankara'nın kurmay ve SİHA desteği zafere ulaşmakta çok belirleyici oldu. Zor günde verilen güçlü katkı Türkiye-Azerbaycan ilişkilerini yepyeni bir döneme taşıdı. 28 yıl sonra gelen zaferle iç konsolidasyonunu güçlendiren İlham Aliyev, bu zamana kadar yürüttüğü çok aktörlü denge politikasında Türkiye'ye ayrı bir yer vermenin getirilerinin farkında. Bu zaferdeki "Erdoğan etkisini" de en iyi gören Aliyev oldu. İşgalden kurtarılan topraklardaki tahribatın hesabının sorulması da o bölgelerin yeniden imarı da Ankara ile Bakü'nün birlikte çalışması daha fazla somut iş birliği anlamına da geliyor. 2- Dağlık Karabağ'da bütün başkentleri şaşırtacak ölçüde hızla ulaşılan zafer Kafkaslarda da yeni bir dönemin kapısını açtı. Bölgede yeni bir güç denklemi oluştu. Rusya artık bölgeyi Sovyetlerden kalma arka bahçe olarak görmenin ötesine geçmek ve Türkiye'nin askeri ve siyasi varlığını kabul ederek çalışmak durumunda. Erdoğan'ın dünkü konuşmasında Ermenistan halkına uzattığı barış eli de gözden kaçmamalı: "Batılı emperyalistleringaz vermesiyle bir yere varılmayacağıgörülmeli, ilişkiler yenidenele alınmalıdır. Ermenistan halkıKarabağ'da yaşananlardan ders çıkarırsabu, bölgede yeni dönemin başlangıcıolacaktır." Erivan'ın Paris'in ya da başka bir başkentin teşviki ile yeni durumu kabul etmeyip, öç alma politikası arayışına girmesi bölgedeki istikrarsızlığı devam ettirmekle kalmaz, Ermenistan halkının güvenlik ve refahına zarar verir. Bölgedeki yeni döneme karşı koymaya çalışırsa Ermenistan Batı, Rusya, Azerbaycan ve Türkiye arasında sıkışan bir konumda olur. Olması gereken bir barış rüzgârı estirilerek eş zamanı olarak Azerbaycan-Ermenistan ve Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleştirilmesidir. Normalleşmeden en çok Erivan kazanır. Erdoğan'ın "kapıları açarız" cümlesi de Rusya-Türkiye-Azerbaycan-İran-Gürcistan-Ermenistan ile Kafkaslarda 6'lı platform önerisi de devrim niteliğinde. 3- Ankara'nın Kafkaslardaki varlığı Türkiye'nin Orta Asya ve İran ile ilişkilerinde de yeni bir döneme geçişi gösteriyor. Türk dünyasında daha fazla iş birliği gündemi oluşturulabilecek bir fırsat var.
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.