SİYASET

Fehmi Koru : Gilad Shalit’i hatırlayınız

Tarih
23 Eylül 2014
İzlenme
Kişi
Yazar
Fehmi Koru

23 Eylül 2014... Sağda-solda çıkan yazılara ve televizyon yorumlarına bakarsanız, herkesi sevindirdiği sanılan rehinelerin ailelerine kavuşturulması olayının, bazılarını müthiş üzdüğünü anlayıp şaşırabilirsiniz. Masum sorularla başlayıp doğrudan ithamlara dönüşen zırvaları gündeme taşıyanlara, herhalde ‘bravo’ dememiz gerekiyor...

 

Zihinleri fazla mesai yaptığı için bu ‘bravo’...

 

Gilad Shalit ismini herhalde unutmuş olamazsınız. 2006 yılında Hamas tarafından kaçırılan İsrailli asker, ‘rehine’ tutulduğu beş yıldan fazla süre içerisinde, neredeyse her gün, dünya medyasında kendine yer bulabilmişti. Sonunda, İsrail yönetimi, ‘er Gilad’ diye ünlenen askerini, Hamas’ın elinden, cezaevlerinde bulunan tam 1027 Filistinli mahkûmu serbest bırakma karşılığı geri alabilmişti.

 

Herhalde şimdi hatırladınız.

 

Bazıları ‘teröristle pazarlık yapılmaz’ kuralını teröristlerin ellerine geçirdiği insanları infaz etmesine ‘fetva’ olarak anlıyor. Oysa, o kural, dünyanın her tarafında, bayağı esnek uygulanıyor. Aksi halde İsrail Gilad Shalit’i asla geri alamaz, Amerika da Lübnan’daki bir militan grubun kaçırdığı yedi vatandaşını hiçbir zaman özgürlüğüne kavuşturamazdı.

 

Bilmiyorum, ‘İran-Kontra krizi’ adıyla ünlenen olayı (1985) da hatırlatmam gerekir mi?  

 

Militanların eline düşen yedi vatandaşını, ABD, uzun müzakereler sonucu ve arabuluculuk yapan İran’a ihtiyacı olan silâhları temin ederek kurtarabilmişti. O zaman ülkeyi yöneten Ronald Reagan, konu ilk kez medyanın bilgisi dahiline girdiğinde, “Evet müzakere yürütüldü, ama kimseye silâh vermedik” diye yalan da söylemişti.

 

Geçmişin örnekleriyle bizde yaşanan rehine kurtarma operasyonu arasındaki en önemli fark da galiba burada: Konuya ilişkin görüş açıklayan devlet yetkilileri, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan başlayarak, rehinelerin serbest bırakılması sonrasında ‘doğru’ bilgiler vermeye özen gösterdiler. Bazı bilgilerin kamuoyundan gizlendiğini bile saklamaksızın...

 

Müzakere yürütüldüğünü ve rehinelerin bunun sonucunda serbest bırakıldığını o sayede biliyoruz; rehineler için herhangi bir ‘parasal bedel’ ödenmediğini de... Açıklamalarda, geri alınan vatandaşlarımıza karşılık cezaevlerinde bulunan IŞİD’le irtibatlı birilerinin serbest bırakılmış olabileceği ihsas da edildi. Karşı tarafa devlet politikalarını etkileyecek vaatlerde bulunulmadığı yüksek sesle ifade edilmese bile, “Önümüzdeki günlerde görürsünüz” denilerek ima yoluyla herhangi bir söz verilmediği belirtilmiş oldu.

 

IŞİD adına yapılan veya o çevreden geldiği bilinen açıklamalarda da resmi söylemle çelişen herhangi bir ayrıntı yok.

 

Şu ana kadar öğrenilenlerden hareketle, 46 vatandaşımızın ailelerine ve ülkeye kazandırılması olayı için, bilinen ‘en az maliyetli rehine kurtarma operasyonu’ olduğunu söyleyebiliriz.

 

Galiba bazıları rehine alınan onca insanımızı bir daha sağ görmemeye kendilerini şartlamış olmalılar ki, kurtulmalarından hemen sonra olayı farklı bir zeminde tartışmaya açtılar.

 

Yazık.

 

Kaynaklar IŞİD’in elinde çeşitli Batı ülkelerinden 24 rehinenin daha bulunduğunu bildiriyor. Onlardan birkaçı vahşice infaz edildi; ama geriye kalanlar yine de bayağı bir yekûn tutuyor. Musul’da rehin alınan vatandaşlarımızı kurtarmayı başaran Türkiye adına görüşmeleri yürütenlerin, diğer rehineler için de benzer müzakerelerde bulunmasını ve o insanları kurtarmaya yardımcı olmasını neden beklemeyelim?

 

Sağda-solda yazıları ve yorumlarıyla operasyona gölge düşürmeye kalkışanlar, rehinelerle empati yapmaları zor olsa da, o insanlarımızın aile fertlerinin ve yakınlarının yerine kendilerini koymayı deneyebilirler...

 

Denemelidirler de... 

Habertürk

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;