POLEMİK

Ahmet Kekeç : İlber Ortaylı ve seviye

Tarih
11 Nisan 2015
İzlenme
Kişi
Yazar
Ahmet Kekeç

11 Nisan 2015

İlber Ortaylı
 değerli bir tarihçidir... Fikri ne olursa olsun, hangi ideolojik pencereden bakarsa baksın, bu satırların yazarı için değeri tartışılmaz bir isimdir. 

Bu değişmez...

Hâlâ büyük bir açlıkla eserlerini okuyorum ve bir şeyler öğrenmeye çalışıyorum.

Hâlâ ona çok şey borçlu olduğumuzu düşünüyorum

Birkaç hususta eleştiri yöneltmiştim.

Bir karşılaşmamızda (Hilmi Yavuz da şahittir) eleştirilerimden rahatsızlığını dile getirmiş, Menderes’i o kadar da yüceltmemem gerektiğini söylemişti. (Menderes hakkında, buraya almayı uygun görmediğim bazı nahoş ifadelerde de bulunmuştu. Ve bence çok ayıp etmişti.)

Menderes’i yüceltmediğimi, “cami yıkan Menderes”le, “cami yıkan tek parti şefi” arasında enikonu bir fark bulunduğunu; ilkinin imar-ıslah endişesiyle işe kalkıştığı, ikincisinin “din” düşüncesinden rahatsız olduğu için hoyratça bir tutum takındığını, yazımda da bu hususu dile getirdiğimi söylemiştim. “Haa, bakın bu konuda haklısınız” demişti.

Sonra da gülerek eklemişti: “Bir yazınızda da bana faşist demişsiniz.”

Evet, demiştim.

Kaçacak, kıvıracak halim yoktu, “Evet, demiştim” dedim.

İnsanlara tepeden ve neredeyse istikrahla bakan, dominant karakteriyle karşısındakileri un ufak eden İlber Ortaylı’yı, oluşturduğu imajın tersine, o gün oldukça sakin ve mutedil görmüştüm. Ne yalan söyleyeyim, biraz da şaşırmıştım. Bu tutumunda Hilmi Yavuz’un da (onun varlığının da) payı olduğunu düşünüyorum. Belki de Hilmi Yavuz’un arkadaşına (cahil bir köşe yazarı da olsa, sonuçta Hilmi hocayla arkadaşlık ediyordu) ayıp etmek istememişti.

Hilmi Yavuz sayesinde o gün yırtmıştım, bakalım bir sonraki karşılaşmamızda (hele bu yazıyı okuduktan sonra), aynı kolaylıkla yırtabilecek miyim?

Konumuz, “seviye...”

İlber hoca, Engin Ardıç’la dalaşmalarından sonra, birden seviye tartışmasının öznesi haline geldi.

Bir kısım izleyici, Engin Ardıç’ın verdiği cevabın çok seviyesiz ve bel altı olduğunu düşünüyor. (Tarafların birbirleri hakkında söyledikleri sözleri alıntılamayacağım, hayır.)

Sözüm, Engin Ardıç’ı çok seviyesiz ve acımasız bulan izleyici kesimine.

Haklısınız... Böyle de vurulmaz...

Fakat kuzum, değeri tartışmasız İlber hocanızın hiç mi kabahati yok?

Engin Ardıç’ta ya da benzerlerinde nakısa saydığınız bazı şeyleri, İlber hocanıza neden yakıştırıyorsunuz? Neden onda “hoş” durduğunuzu söylüyorsunuz?

Kemalist olduğu için mi?

Beyaz Türk mahallesinde eğleştiği ve o mahalleye uygun bir “saldırı dili” geliştirdiği için mi?

Çok kültürlü olduğu için mi?

Doğru mu yani? “Nagehan karısı” ifadesi doğru mu?

Burada cinsiyetçilik yok mu? Kadını aşağılama yok mu? Bayağılık yok mu?

Hadi herkese, her kesime “cahil” diye saydırıyorsun ve gerçekten cehaletiyle maruf kimseler payını alıyor bundan...

Peki, o müstekreh benzetmeler ne oluyor?

İlber Ortaylı’nız, “dışkı” sözcüğü olmadan neredeyse cümle bile kuramıyor. Yeni Şafak muhabirine yaptığı açıklamaların içinde bir tek nezahetli cümle yok. Herkes cahil, herkes hayvan, herkes geri zekâlı... Bir kesimin gazeteleri ve televizyonları “b...k gibi...”

Bir tarihte, kendisinden görüş almaya giden TV 24’ün muhabirine, “Ayy, bu b...k gibi kanal” demişti, üstelik bu sözleri canlı yayına düşmüştü...

İyi mi oluyor böyle?

Çok mu “seviyeli” geliyor size?

Hemen söyleyeyim: Maksadım Engin Ardıç’ı korumak, “havuz arkadaşlığı” mucibince taraflardan birini haklı çıkarmak değil. Engin Ardıç’ın da, değeri tartışmasız İlber Ortaylı’nın da benim korumama ihtiyacı yok.

Fakat, İlber hocanız da sütten çıkma ak kaşık değil.

Durumu bilin, görün, anlayın, öyle küfredin.

Star

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;