GÜNCEL

Yakup Köse : Hendeğin kaynağı

Tarih
23 Ocak 2016
İzlenme
Kişi
Yazar
Yakup Köse

Gazetemizin yazarlarından Nasuhi Güngör “Yine Yalnız ve Yeniden Zafere Erdoğan” başlıklı yazısında, benim de defaatle yazdığım bir hususu, bir zamanlar bulunduğu konum (TRT Haber ve Spor Daire Başkanı) itibariyle bizzat yaşayarak yazmış: “Paralel yapıyla mücadele Cumhurbaşkanı’nın kişisel meselesi mi? Aile sorunu mu? Bu saldırı topyekün hepimize, herkese yapılmadı mı? Hala tereddüt niye? Bu konuda hükümet ve bürokrasi net bir duruş sergilemediği sürece başarıya ulaşmak mümkün değil.”

Güngör yazısında, FETÖ/Paralel Yapı’yla mücadeledeki gevşeklikle Türkiye’ye karşı topyekûn saldırıya geçen Batı ve Batıcılara karşı direnilmeyeceğini de vurguluyor: “Paralel yapı en kritik noktalarda cirit atarken, onlarla mücadeleyi gündemin arkasına iterek mi? Dostlar alışverişte görsün kabilinden operasyonların ardından, paralel çetenin mensupları bir kapıdan girip ötekinden çıkarken mi? Paralel yapının milyar dolarları yurtdışına kaçırılırken seyredip, sonra örgütün finans kaynaklarına el koyduk diyerek mi?”

Devlet kademelerindeki vatansever dostlardan sürekli duyduğumuz yakınmalar mezkûr yazıda anlatılanlarla birebir örtüşüyor. Terör örgütünün belkemiği olan finans kaynaklarına el konulacağı davul zurnayla ilan edildi, onlar da bunca yılın birikimini tabii olarak “buyrun alın” demediler ve içine fare düşse kafası yarılacak boş kasaları bırakıp gittiler.

Kaynak Holding’e kayyum olarak atanan ve şu an holdingin yönetim kurulu başkanı olan İmran Okumuş haftabaşı Sabah Gazetesi’ne konuştu. Röportajda Okumuş, örgütün holding üzerinden Müslümanları nasıl soyduklarını ve paraları yurtdışına nasıl kaçırdıklarını anlatıyor. Bunca gürültü patırtının arasında Sayın Okumuş’un anlattıklarına hem dikkat çekmek hem de İmran Okumuş gibi FETÖ’yle mücadeleyi cansipârâne yapanlara destek babından köşemin müsaade ettiği kadarıyla röportajdan iktibaslar yapacağım. Hep beraber görelim PKK’nın Sur’da açtığı hendek mi daha derin yoksa FETÖ’nün holdinglerde açtığı hendek mi? İmran Okumuş anlatıyor:

“Holdinge bağlı 46 şirket, bir dernek ve bir de vakıf var. 8 bin çalışanımız var ama dolaylı olarak şirketlerimizde istihdam edilenlerin sayısı 30 bin civarında. Yıllık cirosu 1.8 milyar lira olan dev bir holding. Biz buraya geldiğimizde 19 şirket vardı. Her geçen gün yeni şirketler buluyoruz. Şimdi 46 şirket var ama sayının artacağını sanıyorum. (...) Paralel örgüt, kendisine bağlılığı, itaati sağlam olan kişilerin üstüne yapmış bu şirketleri. Özellikle 17 Aralık’tan sonra, Kaynak Holding deşifre olunca, kamudan ihale almak için bu tarz şirketler kurmuşlar. (...)

Fetullah Gülen’in kardeşi ve yeğeni buradan maaş alıyordu. Gülen’in kardeşi Mesih Gülen’in günlük ücreti, ağustos ayında bin 483 liraya yükseltilmiş. Aylık brüt maaşı 77 bin 138 lira ediyor. Bu zat zaten işe gelmiyor, İzmir’de yaşıyor. Biz buraya geldikten sonra işine son verdik. Biz kimi işten çıkardıysak hepsi yurtdışına kaçtı. Gülen’in kardeşi de kaçtı. Kimseye ulaşamıyoruz.

72 bankamatik memuru tespit ettik. İşlerine son verdik. Asıl ilginç olan, Kaynak Holding’de bordrosu bulunan 300-350 kişilik halkla ilişkiler uzmanı kadrosunun bulunması. Bu insanlar işe gelmez. İl il, kapı kapı dolaşıp, himmet topluyorlar. Bu paralar örgüte gidiyor doğrudan. (...) ilgisiz yerlere yapılan abartılı bağışlar var. Örneğin Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’na her ay düzenli 100 bin lira ödeme yapılmış. Bağış adı altında. Ayda bin lira maaş verdiğiniz asgari ücretle çalışan personelinizden ayda 35-50 lira servis parası keseceksiniz. Diğer taraftan gazetecilere, hukukçular derneğine ciddi bağışlar yapacaksınız.

Atama yapılmadan sadece 7 gün önce 30 milyon TL Hollanda’ya aktarılmış. Ne olduğu belirsiz bir bilgisayar oyunu üzerinden İspanya’ya 8 milyon lira aktarılmış. Suç duyurusunda bulunduk. Bizden önce yapılan hukuksuzluklarla mahkemeler ilgileniyor.

Ben ve yönetimdeki arkadaşlarımız, her gün faklı şoklar yaşıyoruz. Her gün yeni bir şirketle karşılaşıyoruz. Yeni usulsüzlükler tespit ediyoruz. Mesela yeni yaptığımız tespitlerden bir tanesi... Samanyolu TV’ye sinema filmi yaptırmak için 5 milyon lira gönderilmiş. Film de yapılmamış. Bu parayı geri almak için hukuki girişim başlattık. Burası 20 yıllık ve yıllık cirosu 1.8 milyar lira. Ancak sistemin, 100’lerce milyar liralık parayı yönettiğini sanıyoruz.”

FETÖ/Paralel Yapı’yla mücadele edecek kuvvet ve yetki ellerindeyken mücadele etmeyenler terör örgütünün işlediği suçlara ortaktır! Savaşta bahane olmaz...

Star
23 Ocak 2016

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;