GÜNCEL

Ergün Diler : Big Şef

Tarih
30 Aralık 2022
İzlenme
Kişi
Yazar
Ergün Diler
TÜRKİYE çok eskilere dayanan DEVLET anlayışına, işleyişine sahiptir.
Çok kez görünmeyen ilişkilere bir şekilde tanıklık ettim. Her defasında da şaşırdım. Durum dün de, bugün de böyle. İç içe geçmiş "ASLA ve KAT'yan yana gelemeyecek insanlar" diye tarif ettiğiniz pek çok yakınlık sizi şaşırtabilir. Türkiye gibi değişkenlerin çok olduğu coğrafyalarda bu doğaldır.
Sadece pek bilinmez... İsimler, yakınlıklar ve derin güçlere uzanan yol haritası çok kez ıskalanır. Sanırım bugünlerde bunun pek fazla örneği yaşanmakta. Ancak yine biz göremiyoruz...
Atatürk sonrasına bir bakın.
Okullarda yok, derslerde yok, kitaplarda yok. Yine bir bakın! Neden bizde CUMHURBAŞKANLIĞI seçimleri çok sıkıntılı geçiyor.
Başına silah dayanan adayı da e-muhtıra verilen adayı da gördük. Bunlar neden oluyordu?
Arkada olan biten gerçekte neydi? Kim kimin bileğini bükmeye çalışıyordu? Bunlar anlaşılmadığı sürece sandığa gitmenin oy vermenin pek bir anlamı yok sanırım. Tabii bu benim fikrim...
İçinden geçtiğimiz şu günlerde daha önce pek alışık olmadığımız düzeyde bir SİYASİ MÜHENDİSLİK yapılmakta. Çok kişi olan biteni anlamıyor. İç içe geçmiş pek çok küp var! Sonunda ortaya neyin çıkacağının hesaplanması gerekmekte... Oyunu kim kuruyor nasıl kuruyor sorusunun cevabının da bulunması şart.
Gergin olan iklimi daha da sertleştirmemek için isimlere girmiyorum. Girmenin de doğru olduğunu düşünmüyorum. Ama hepsi verilen görevleri eksiksiz yerine getirmek için sahada.
Sahne önünde rol alan en önemli oyunculardan biri kesinlikle Kemal Bey... CHP lideri olarak hiç asılmadığı kadar seçimlere asılıyor, ADAY olmak için ilk kez bu kadar öne çıkıyordu. Neden?
Bilmiyoruz. Daha önce bunu neden yapmadı? Yine bilmiyoruz.
Kemal Bey, ABD'de 8 saat ortadan kaybolduğunda araçtan telefonla uzun süre kimlerle görüştü? Ne konuştu? Bilmiyoruz.

Hamburger yemenin dışındaki konuşma trafiğinde kimler vardı?
Çıt yok!
Peki Kemal Bey Londra'ya gitti servis edilen kontrollü fotoğraflar dışında kimlerle bir araya geldi? Bilgi paylaşılmadı.
Peki asıl meseleye gelelim. Kemal Bey Almanya'ya gitti. Hesap edemediği oldu. İmamoğlu için karar çıktı. Dönmek zorunda kaldı. Sanırım ALMAN CUMHURBAŞKANI ile bir araya gelecekti. 12 önemli isimle de oturacaktı. Peki CHP Lideri'nin ALMANYA ziyareti yarıda kalmasaydı oradaki ilişkileri, trafiği kimin düzenlendiğini öğrenebilecek miydik? Bu konuda bir paylaşım yapılacak mıydı? Sanırım hayır.
Oysa Kemal Bey ile Meral Hanım'ın arasının bir daha düzelme ihtimalini ortadan kaldıracak bir isim orada görev alacaktı. Çok önemli etkili büyük bir çevresi olan ALMANYA'da yaşayan bir isimdi. Orada okuyup orada büyümüştü. Detay vermek istemiyorum. Ortada bir suç da hata da yok zaten. Ancak Kemal Bey'in tercih ettiği arkadaşının 6'lı masayı rahatsız edeceği, siyasi tercihlerinden belliydi.
EN azından İYİ PARTİ bunu taşımak istemezdi. Konu uzun ve oldukça derin. Girmek de istemiyorum...
Devam...
Olan bitene uzaktan ve küresel mercekle bakmaya devam edelim...
AK PARTİ, eğilimleri bünyesinde barındıran bir oluşumdu. EN zayıf halka kuruluşta ERDOĞAN'dı.
Kuranların fikri böyleydi.
AK PARTİ kurulmadan bir öncesi vardı. Hafızam beni yanıltmıyorsa önce FAZİLET'in ele geçirilmesi gündeme geldi.
Abdullah Gül genel başkanlık yarışına girmişti ama Erbakan'ın müdahalesiyle Recai Kutan seçilmişti. Erbakan neden müdahil oluyordu? Neden Gül'ün önünü kesiyordu? Çünkü ayrı ayrı eksenleri paylaşıyorlardı.
Muhafazakar olmaları aynı ritimde olduklarını göstermezdi. İngiltere ile ilişkileri iyi olan Gül, AVRUPA ile ilişkileri iyi olan Erbakan tarafından durduruluyordu... AK PARTİ filizleniyor, seçime giriyor ancak ERDOĞAN YASAKLIYDI.
Yani kurgu tıkır tıkır işliyordu.
Peki Erdoğan'ın siyasi yasağını bitiren önünü açan kim oluyordu? EVET CHP! Peki neden? Erdoğan'a çok yakın oldukları için değil Gül'e çok uzak oldukları için... Zaten yasak kalkınca Erdoğan BAŞBAKAN oluyor, cumhurbaşkanlığına kadar gidiyor, pek çok badire atlatıyordu. Durdurulamıyordu.
Kuruluştaki isimlerin pek çoğu ise tasfiye ediliyordu. Bir bakın isterseniz!
Deniz Bey CHP lideriydi ve KÜRESEL EKOL'e karşıydı.
Erdoğan'a yakın durması yardıma koşmasının nedeni buydu.
Sonra bedelini ödedi. Tasfiye edildi. Yerine gelen KEMAL KILIÇDAROĞLU, Deniz Bey'in CHP'sini bitirdi. Sildi attı. Büyük dönüşüm gerçekleştirdi. Kendisi bilmese de uzun vadeli bir plan devredeydi. Erdoğan kendi partisi ile ters düşüyor başka bir noktaya konumlanıyor, CHP de başkalaşıyordu. AK PARTİ'den kopanlarla, yeni kurulanlarla ve yeni CHP ile yeni bir ittifak oluşturuluyordu. Hemen hemen hepsi KÜRESEL EKOL'e yakındı. Karşılarında ise Erdoğan ile Bahçeli vardı. Yani Erdoğan'a jest yapan CHP'nin yerinde yeller esiyordu. Deniz Bey'in CHP'sinin Gül'e olan tavrını hatırlayın.
Çok mesafeli çok soğuktu...
Oysa Kemal Bey ile birlikte MASALARIN kurulmasının önü açılıyordu.
AK PARTİ işbaşına geldiğinde ekonomide ve dış politikada temeli Gül atıyordu.

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;