SİYASET

Serdar Arseven : Niçin saldırıyorlar?

Tarih
19 Kasım 2015
İzlenme
Kişi
Yazar
Serdar Arseven

18 Kasım 2015

Doğan medyası, Paralel medya ve PKK’nın gazeteleri filan, “eşzaman”lı olarak bir adamı hedef alıyorsa, o adamın yaptıkları “çıkarlarına” dokunmuş demektir.

Baktım, bunların alayı, aynı “zaman” diliminde, Anayasa gereği kurulan geçici hükümetin Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu’ya hücum etmekte...

Tam da “yeni bakanlar kurulu listesi”nin belli olacağı günlerde, bir süre önce gerçekleştirdiği “ziyaretleri” bahane ederek, bir saldırıyorlar ki, o kadar olur.

Sayın Bakan, epeyce vakit önce Nevşehir’e gittiğinde, Hacı Bektaş Veli Külliyesi ve Türbesi ile Âşık Mahsuni Şerif’in kabrini ziyaret etmişti.

Buralarda “birlik ve beraberlik” mesajları veren Sayın Bakan,  “Türk, Kürt, Alevi, Sünni el ele olursak kardeşliğimizi bozmalarına imkân vermemiş oluruz” demişti.

Sayın Topçu, Nevşehir  programı çerçevesinde Abdullah Çatlı’nın da mezarını ziyaret etmiş, Çatlı’nın yaşlı annesinin elini öpmüş, halini hatırını sormuştu...

O günlerde üzerinde durulmayan bu ziyaretlerden “bir kısmı” şimdilerde saldırı malzemesi olarak kullanılmakta.

Doğan medyası, paralelciler, PKK’lılar “eşzamanlı” olarak saldırıyor...

Bu ülkenin bakanı, nasıl olur da Abdullah Çatlı’nın mezarını ziyaret eder, anasının elini öper...

Miş!..

Sayın Topçu’nun yeni kabinede yer almamasını “telkin” eden nice gönderme.

Dikkatlerinize arz ederim; Abdullah Çatlı’nın mezarını ziyaret ettiği, anasının elini öptüğü günlerde değil de, Sayın Davutoğlu’nun hükümeti kurma görevini Külliye’den almasından hemen önce ve “eşzamanlı” olarak başlattılar saldırıyı.

Mesele “Çatlı meselesi” değil elbet...

Yalçın Topçu’nun 1 Kasım seçimlerinde ortaya çıkan muhteşem sonuçta hisse sahibi olduğunu herkes biliyor.

Seçim öncesinde “Bağımsız Bakan” olarak birçok il ve ilçeye gitti, her gittiği yerde “Yeni Türkiye” dedi, “İstikrar” dedi, “Tek başına iktidar” dedi,  Recep Tayyip Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu dedi...

Özellikle ülkücü kesimin önde gelenleri ile kritik görüşmeler yaptı, oy potansiyeli bulunan ülkücülerin desteğini aldı, “büyük katılım”ların altyapısını hazırladı.

AK Parti’nin 1 Kasım seçimlerinden büyük bir zaferle çıkmasının en önemli sebeplerinden biri olan “Ülkücü Kesim Desteği”nin sağlanması için büyük çaba sarf etti.

Sık sık dile getiriyoruz; AK Parti’nin ülkemizi “Yeni Türkiye” hedefine ulaştırmasının en önemli şartlarından biri de “Ülkücü Kesim”in desteğini alabilmek.

Bu destek de ancak, geçmişi ile bugünü arasında tutarsızlık olmayan, “kire, pasa” bulaşmamış, çarşıda, pazarda, mescidde, kahvede vatandaşla beraber olabilen, toprak kokusunu kaybetmemiş düzgün  “öncü”lerin katkısıyla alınabilir.

Sayın Topçu, çizgisi net bir adam.

Bir gün iyi dediğine bir başka gün kötü demiyor ya da tam tersini yapmıyor.

Dünya menfaati için takla atan, bel kıvıran tiplerden değil.

Talebi yok, icraatı var.

Böyle adamların sözleri, kanaatleri önem taşır...

Yerli ve Milli bir Bakan, hem de Kültür gibi “hayati önemdeki” bir alanın başına getirilmiş, ülkücü oyların AK Parti’ye yönelmesinde büyük hisse sahibi olmuş...

Doğan medyası ile Paralel-PKK medyasının, böyle bir adama saldırı için “bahane” aramasından daha tabii ne olabilir.

Böyle bir adamın “Kültür Bakanı” olarak devam etmemesini istemelerinden daha tabii ne olabilir?

“Çatlı’nın mezarını ve annesini ziyaret” meselesine gelince... 

Abdullah Çatlı’nın annesi, yaşı hayli ilerlemiş, türlü sağlık problemi bulunan bir nine...

Eşinin vefat ettiği 1998 tarihinden bu yana “dul maaşı” ile geçiniyor, 60 metrekarelik, sobalı bir evde yaşam mücadelesi veriyor.

Bakan Topçu, gitmiş ve elini öpmüş, Abdullah Çatlı’nın mezarı başında dua etmiş...

Ne var bunda...

Diyelim ki hakkında suç isnatları bulunan arkadaşlarınızdan biri vefat etti...

Mezarına gitmez misiniz, yaşlı annesinin halini hatırını sormaz mısınız?..

Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu bunu yapmıştı, Sayın Yalçın Topçu da yapar.

O gün Çatlı’nın mezarı başında dua ettiği için Rahmetli Muhsin Başkan’ı hedefe yerleştirmişlerdi.

Bugün de Bakan Yalçın Topçu hedefte...

Meseleleri “Çatlı” değil elbet...

“Irkçı” anlayıştan kopmuş ülkücülerin

“etkinlik” kazanmasından rahatsız oluyorlar!..

“Yeni Türkiye” için gayret gösteren bütün “etkili isimleri” tüketmeye çalışıyorlar.

Mesele budur! 

YeniAkit

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;