GÜNCEL

Serdar Arseven : Gerçeği Arayan Bu “Kasette” Bulur!..

Tarih
25 Temmuz 2017
İzlenme
Kişi
Yazar
Serdar Arseven
Meslektaşım Nazif Karaman, FETÖ imamlarının Kemal Kılıçdaroğlu'na “ödül” verdiğini gösteren fotoğrafları kamuoyunun dikkatine sundu.

Güzel.

Nazif Karaman çok başarılı bir gazetecidir, çok sevdiğimiz bir kardeşimizdir.

Paylaştığı fotoğraflar da güzeldir, daha doğrusu bu fotoğrafları paylaşması güzeldir.

Ne var ki..

Fotoğraf çok, FG ile çekilen nice fotoğraf var.

Benim de fotoğrafım olabilirdi; doğrusu on sene kadar önce kafamdan gidip bir söyleşi yapmak geçti ama ihmalime geldi!

İyi ki öyle olmuş, şimdi benim de FG ile fotoğraflarım olabilirdi!

Üstelik,  (yapmazlardı ama) bana “ödül” de verebilirlerdi, filanca haberimizden dolayı.

Gidip almamak da vardı; “Ödül ödüldür, ver de yar beni güldür!” kafasıyla almak da.

Verselerdi ve alsaydık gitmiştik!..

Yani…

Demem o ki, fotoğraflar kifayetsiz.

Bir kişinin 17-25 Aralık darbe girişimi öncesinde “Muhterem Hocaefendi” demiş olması da öyle, demişse demiş.

Bu ülke 28 Şubat zulmünü yaşadı; 28 Şubat zorbaları İslam'a savaş açmak suretiyle “abdestli, namazlı” takılan FG'ye “istismar alanı” açtı.

Öyle bir havaydı ki o;

FG'yi hiç sevmeyen Merhum Necmettin Erbakan bile, bir soru üzerine,  “FG kardeşimizle günde 5 vakit görüşüyoruz!” demişti.

Meselenin “FETÖ”ye kadar varacağını tahmin edebilseydi, böyle der miydi?

“FETÖye aldananlar” listesinin en sonunda yer alır üstelik Muhterem Erbakan Hocamız.

Bülent Ecevit,  FETÖ'ye bırakın istediklerini,  istemediklerini bile vermişti netekim!..

 

KASET MESELESİ

FETÖKemal Kılıçdaroğlu'na ödül verdi!

Ne ödülü, koltuk verdi koltuk!

FETÖ kaset tezgâhını kurmuş olmasaydı, Baykal koltuğundan iner miydi?

O inmeseydi, Kılıçdaroğlu koltuk sahibi olabilir miydi?

Mustafa Kemal Atatürk'ün “naçiz” koltuğunun el değiştirmesine sebep olan “Baykal-Baytok Kasedi” operasyonu!..

Ne mevzudur anlamıyorum;

Koca ülke, bugün karşı karşıya kaldığı tezgahların “arka plânını” ortaya koyabilecek evsaftaki bir olayın üzerine neredeyse gitmedi!..

Deniz Baykal-Nesrin Baytok kasedi, sıradan bir olay mıydı?

Türkiye'nin “krizlere sürüklenmesini” hedefleyen bir “proje”nin en önemli ayağı değil miydi?..

“Varan 2” denmedi mi?

Deniz Baykal'a alttan alta “Kurcalama devamı gelir!” denmedi mi?

Gezi Olayları'ndan başlayan ve “Yürüyüş” ile önemli bir virajı alan “proje” neyi hedefliyordu?..

Bunun ortaya konulması için bir “Meclis Komisyonu” kurulması gerekmez miydi?..

Ben bu hususta Kemal Kılıçdaroğlu'nu fena halde sıkıştırdım.

Bu konunun üzerine niçin ısrarla gitmediklerini sordum!..

Hatta…

“Deniz Baykal-Nesrin Baytok Kasedi” tezgâhının arka plânının ortaya konulması için bir Meclis Komisyonu kurulması yönünde teklif vermelerini talep ettim.

“Siz böyle bir komisyonun kurulmasını talep ederseniz ve buna AK Parti karşı çıkarsa, bu hususta bütün gücümle CHP'nin yanında yer alacağım!” bile dedim.

Yok, hayır!..

 

Kemal Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal-Nesrin Baytok kasedi tezgâhının arka planını ortaya koymaya hizmet edecek bir “Komisyon” kurulmasına sıcak bakmıyor!..

Ben…

Bu “Baykal-Baytok kasedi” işinin üzerine “güçlü bir şekilde” gidilmesi halinde, bugün karşı karşıya kaldığımız pekçok “komplonun” arka plânının aydınlanacağına inanıyorum.

Düşünsenize lütfen o dönemi;

 Kemal Kılıçdaroğlu denilen eski başarısız bürokrat “Gandi (Dandi) Kemal” diye parlatılıyor, parlatılıyor…

Hazırlanıyor, hazırlanıyor…

En çok parlatıldığı anda, tam da o anda…

Bir kaset patlatılıyor!..

Kemal Kılıçdaroğlu, bu işin faili değildir.

Sadece etkilenenidir.

Sonucudur.

Önemli olan bu işin arka plânında hangi güçlerin olduğu ve neyin hedeflendiğidir!..

Deniz Baykal-Nesrin Baytok kasedi ile 17-25 Aralık darbe girişimi,  Gezi Olayları, 15 Temmuz Darbe Girişimi, Katar ve ardından da “Kudüs”e zulüm” gibi olayların birbirinden bağımsız olmadığını göremeyen…

Hiçbir şeyi göremiyor demektir!..

FETÖ İLE MÜCADELE NE DURUMDA?

Sosyal medyadaki hesabımdan “FETÖ ile kararlı, sistemli ve organize bir şekilde mücadele edildiğine inanıyor musunuz?” diye sordum.

Dört de seçenek sundum:

-Kesinlikle evet

-Kesinlikle hayır

-Büyük ölçüde evet

-Büyük ölçüde hayır

Oylama sonuçlarına baktım:

“Kesinlikle evet” ve “Büyük ölçüde evet” diyenlerin yani FETÖ ile mücadelenin kıvamından memnun olanların oranı yüzde 48 çıktı!..

Sosyal medyadaki anketler çoğunlukla yanıltıcı sonuçlar verir ama benim gözlemim de bu yönde; FETÖ ile mücadelenin sağlıklı bir şekilde yürütüldüğüne inanların oranı yüzde 50'yi bulmuyor.

Üstelik, çevremdekilerin önemli bir bölümü de AK Parti seçmeni, destekçisi; Recep Tayyip Erdoğan'a yürekten bağlı.

Dünya küçüldü, Türkiye çok küçüldü, artık hemen herkes etrafında olup bitenin en azından belli bir kanaat sahibi olmasına yetecek kadarını görebiliyor.

Nasıl görmesin;

Sayın Bakan Nurettin Canikli, hem de canlı olarak yayınlanan Meclis Genel Kurulu'ndaki konuşmasında, dedi ki;

“111 bin 240 kişi ihraç edildi. Toplam kamuda çalışan sayısı ise 3 milyon 530 bin 031. Ama bugün kamuda ihraç edilenden daha fazla, bu örgüte bağımlı ve örgütün talimatlarını sorgusuz sualsiz yerine getirecek kadar hem kalbini, ruhunu, hem de aklını oraya teslim etmiş olan kamu çalışanı olduğunu biliyoruz. “

Ne dersiniz bu işe?

Kamuda 111 bin 240 kişiden (çok daha)  fazla “kalbini, ruhunu, FETÖ'ye teslim etmiş terörist” var!..

Bunu kabinenin önde gelen isimlerinden Sayın Nurettin Canikli söylüyor.

Peki…

Bu büyük kitleden ne kadarı “üst düzey” devlet memurudur?

Bunlardan kaçı, onu bunu “FETÖcü” diye yaftalama ya da FETÖcüleri “aklama”imkânına sahiptir?

Nasıl oluyor bu?

Nasıl oluyor da;

“kalplerini, ruhlarını FETÖ'ye teslim etmiş hainler” kendilerini bu dönemde bile gayet başarılı bir şekilde gizleyebiliyorlar!..

Bu nasıl oluyor?!

Nasıl oluyor?!!

Sayın bakanlarımıza sağlıklı bilgi akışı mı yok?

Bilgi akışı var da, kimi yerlerde başka başka işler mi var?

İşimizi görmesi için müracaat edeceğimiz memurun, amirin FETÖcü olma ihtimali ne kadar yüksek!..

Can sıkıcı durumlar; Bir Reis mücadele ediyor FETÖ ile bir de onunla kader birliği yapmış milyonlarca kahraman, gariban vatan evlâdı.

Yüce Allah, Reis'e uzun, sağlıklı ömürler versin.

Bu takımın “kaleci”si de, ‘bek”i de, “golcü”sü de Reis!..
Akit
25 Temmuz 2017

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;