Sesli Makale

İki gündür buralardayım.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın AB ülkeleri Letonya ve Estonya’yı ziyaretlerinin yeni bir “hamle”nin işareti olduğunu gördüm.

Türkiye, bir süredir perde gerisinde kalan AB yolunda ilerleme çabalarını öne çıkartacak.

Önümüzdeki süreçte “reform hamleleri” birbirini izleyecek.

Bu hareketli süreçte, Siyonistler, seküler Araplar ve Paralel Yapı’nın bütün güçlerini birleştirerek, büyük paralar akıtarak yürütmekte oldukları “Türkiye’yi karalama kampanyaları”nın etkilerini azaltmak, hatta durumu sağlam ataklarla lehe çevirmek son derece önemli.

Bu nasıl olacak?..

Türkiye’nin karşısında son derece iyi organize olmuş, algı yönetiminde mahir, büyük kitle iletişim araçlarını ellerinde tutan bir “şirket” var.

Bu şirketin küçük ortağı paralel yapı, dünyanın en etkili medya organlarının yöneticileri ile yakın temas halinde, sürekli olarak Türkiye’yi karalamanın gayretinde.

Hükümet aleyhinde söz sarf etmek üzere ağzını açanın büyük sıkıntılar içine düştüğü bir ülke olarak tanıtıyorlar Türkiye’yi; “Üniversite öğrencileri için makyaj yapmanın bile yasaklandığı”nı öne sürecek kadar ileri gidiyorlar.

Bizdeki “Z-ürriyet”in internet sayfası, yalan haber üretim merkezi gibi çalışıyor.

Maksat, Türkiye’ye yatırım akışının önünü kesmek.

Bunun devamında “yeni siyasi yapılanma” hesapları var!..

Bir “muhafazakar oluşum!”

Sayın Erdoğan’ı Köşk’te köşeye sıkıştırmak!..

•

Paralel gazeteler, televizyonlar, internet siteleri “Siyonistler” için malzeme kaynağı.

Türkiye’nin Ortadoğu’da liderliğe oynamasından rahatsız olan Seküler Arap takımı da, karalama kampanyalarına finansal kaynak aktarıyor.

ABD ve Avrupa’daki birçok sözde “sivil” toplum örgütü, Türkiye’ye iftira kampanyasına katkı sağlamanın karşılığında muazzam imkânlara kavuşturuluyor.

Ortak tezvirat; “IŞİD’in arkasında  AK Parti iktidarı var!..”

“AK Parti iktidarı gizli gündemini IŞİD üzerinden yürütüyor!..”

BİZİM SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİMİZ?

Türkiye “lobi” işinde maalesef mahir bir ülke değil; paralelci olmayan, Siyonizm ile işbirliği yapmayan sivil toplum örgütlerimiz darmadağınık.

Ülkesine bağlı insanlar tarafından yönetilen bu sivil toplum örgütleri, “teferruattaki” fikir ayrılıklarından dolayı ortak faaliyetler içine giremiyor.

Ankara’dan gidip bunları bir araya getirmeye, “lobi” faaliyetlerimiz için organize çalışmalara yönlendirmeye çalışan yetkililerimiz bugüne kadar fazla bir mesafe kat edebilmiş değiller.

Sözde Ermeni Soykırımı’nın 100. Yılı olan 2015’te “kara lobi” organizasyonu ektiklerini biçmek isteyecektir.

Siyonistlerin önümüzdeki yıl “sözde soykırım kampanyası”na  güçlü bir şekilde destek vermesi kuvvetle muhtemel.

Türkiye bu süreçte, “soykırım iftiracılarının” en fazla yakınlık gördüğü Fransa ile yoğun ilişkiler içinde olacak,

Fransa, Türkiye’nin Suriye meselesine dair çözüm tekliflerine en yakın duran ülkelerden biriymiş gibi…

Dikkatinizi çekmiştir;

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kritik Paris ziyareti öncesinde devreye giren “paralel medya organı”  Fransa Cumhurbaşkanı Hollande ile konuşmuş…

Fransa Cumhurbaşkanı’nı “paralelciler üzerinden mesaj gönderiyor” pozisyonuna düşürmüşler, Fransıza Fransız oyunu!..

•

Çok zorlu bir süreç, dünyanın derdi önümüzdeki birkaç yıla birikmiş gibi.

Varsın olsun…

Büyük atılımların eşiğindeki Türkiye,  bugünleri Allah’ın izniyle aşacaktır.

Ortalık durulduğunda, yeni durumdan en fazla faydalanan ülkelerden biri de Türkiye olacaktır.

Çılgınca saldırmalarının sebebi de bu değil mi!..
YeniAkit