Günlerden bir gün yanıma gelip, "Roman okumaktan sıkıldım abi, olaylar karakterler şerefsizim hep aynı" demişti de her baskısını bir önceki baskının devamı sandığı romanı 3 kez okuduğu ortaya çıkmıştı.
Ben de "aynı romanı 3 kez okuduğun için sıkıcı geldi" demek yerine, "çok haklısın" demiştim.
Neden mi?
Bazen Türk romanını bir okurdan kurtarmak, Türk romanına bir okur kazandırmaktan evladır.
Kim mi bu?
Kim olacak, Şinasi; bir vakitler ondan sıklıkla bahsederdim.
"Etrafınız Sarıldı Serbestsiniz" adlı kitabımda uzun aradan sonra karşılaştığımı anlattım.
Ah bir görseniz, "Muhalif Filozof" ayarında öyle bir "muhalif" olmuş ki, şaşarsınız!
Hangi ara muhalif oldun dedim, "bir sabah uyandım ki muhalif olmuşum" diyeceğini umarak.
Yüzüme uzun uzun bakıp, "seni okumaya devam ediyorum" dedi ve kanıtlamak istercesine de cebinden çıkardığı bir kağıttan okumaya başladı:
"Lafı Kierkegaard'ın şu ironik ifadesine getirmek istiyordum: İnsanlar ne absürt! Sahip oldukları özgürlükleri kullanmadıkları halde sahip olmadıkları özgürlükleri talep ediyorlar; düşünce özgürlükleri var, ifade özgürlüğü istiyorlar…"
Okuduğu, Sabah'taki ilk yazımdan bir paragraftan ibaretti.
"Bu adam şimdi bize mi laf çakıyor?" diye sordu. Adam ölmüş gitmiş size neden laf çaksın, siz gidip lafa çakılıyorsunuz deyince, "anlamadım," dedi.
"Boş ver, sen neyi düşünüyorsun da ifade edemiyorsun Şinasi" dedim.
Düşündü düşündü bulamadı, sustu.
Şinasi "muhalif" falan ama ahlaklı insan. Hiç değilse Kierkegaard'a iftira atmadı. Zibidi olsa kuvvetle muhtemel "Kuzguncuk filozofu" derdi.
***
Öyle zibidiler de var ki "bugün Salih Tuna'ya iftira atmak için ne yaptım" diye adeta kendini sorgulayarak güne başlıyor.
Bu müfterilere, "iddia sahibi iddiasını kanıtlamakla mükelleftir, iddianızı ispatlamazsanız, haysiyetsizsiniz" demek beyhude.
Çünkü, bunlar hem müfteri, hem okuduğunu anlamayan ahmaklar.
İşleri güçleri iftira atmak!
Nasıl bir aşağılık psikolojisiyle malullerse veya fakiri gözlerinde nasıl büyütmüşlerse artık, son 6 yıl boyunca hiç usanmadan iftira ve hakaretlerine devam ediyorlar.
İnsan biraz utanır!
En azından yıllar yılı adını vererek çemkirdiğimiz adam, bir kez olsun adımızı anmaya tenezzül bile etmedi, der.
Bunlar utanmak yerine, hem Oda TV'yi yönlendirdiğimi, hem Penguenci, hem Perinçekçi, hem FETÖ'cü, hem İrancı olduğumu söylüyorlar.
***
YORUMLAR
1978 kez izlendi
2111 kez izlendi
985 kez izlendi
1302 kez izlendi
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.