SİYASET

Hüseyin Yayman : Erdoğan, Davutoğlu krizi mi?

Tarih
11 Mart 2015
İzlenme
Kişi
Yazar
Hüseyin Yayman

11 Mart 2015

Muhalefete ve bazı gazetecilere göre AK Parti’de büyük kriz var. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Davutoğlu anlaşamıyor. Güne bu haberlerle başlıyorlar, akşam kendileri de buna inanıyorlar. Siz ne kadar, ‘Tamam da bunu neye dayandırıyorsunuz’ diye sorarsanız sorun onlar dönüp dönüp aynı tezleri tekrarlıyorlar.

 

Benzer tezleri Abdullah Gül ile Tayyip Erdoğan için söylemişlerdi. Abdullah Gül’e yedi yılda yedi parti kurdurdular. Son dönemde iyice inanmaya başlamışlardı. Hatta partinin içinde Gülcüler, Tayyipçiler listeleri yayınladılar. Aynı haberleri temcit pilavı ısıtıp ısıtıp servis ettiler. Sonuçta ne oldu? Abdullah Gül’ün görev süresi bitti ve tüm iddialar boşa çıktı.

 

Gül bitti, Davutoğlu başladı!

 

Aynı çevreler tezviratlarına devam ediyorlar. Şimdi aynı tezleri Erdoğan-Davutoğlu için dile getiriyorlar. Daha önce de yazdım. Bu iddiaları dillendirenlerin en büyük problemi kendilerini AK Parti üzerinden tanımlıyor olmaları. Bu tezin geri planında ‘Biz kendimize güvenmiyoruz. Rakibimizin yanlış yapmasını bekliyoruz’ alt metni var. Ancak bundan kurucu bir siyaset çıkmaz. Toplum bunu görüyor ve yapılan mühendisliğe prim vermiyor.

 

Yeri geldi bir kez daha belirtelim. Gül ile Erdoğan arasında bir siyaset farkı olmadığı gibi Erdoğan ile Davutoğlu arasında da bir siyaset farkı bulunmuyor. Bu yorum farkı olmadığı anlamına gelmiyor. Doğal olarak iki insandan bahsediyoruz. Tabii ki insani farklılıklar olacak. Ancak son tahlilde bu isimler dünyaya aynı pencereden bakıyorlar.

 

AB, demokratikleşme, Kıbrıs, çözüm süreci, ekonomi yönetimi ve daha birçok konuda aynı savları paylaşıyorlar. Bunların da ötesinde bu insanlar aynı davanın müntesipleri. Aynı rüyaları görüyorlar, aynı hayalleri paylaşıyorlar. Hal böyle olunca cumhurbaşkanı ile başbakan arasında çatlak oluşturma çabaları beyhude uğraşılar.

 

Muhalefetin açmazı ne?

 

Bu tavır aslında muhalefetin kendi güçsüzlüğünün ilanı anlamına geliyor. Muhalefetin özgüven eksikliğini gözler önüne seriyor. İşte dün bir kez daha gördük. Cumhurbaşkanı Bakanlar Kurulu’na başkanlık etti. Hükümet ve parti Tayyip Erdoğan’ın bu hareketin lideri olduğunu biliyor. Ona sebep muhalefet kendini Erdoğan-Davutoğlu üzerinden tanımlamaya çalışana kadar seçime yoğunlaşmalı.

 

Üç yerel, üç genel, iki referandum ve bir cumhurbaşkanlığı seçimini kaybeden muhalefetin bir an durup düşünmesi lazım. Ben nerede hata yapıyorum. Halk bana neden oy vermiyor? Benim bu kadar iddialarıma rağmen toplum Erdoğan’a hala neden oy veriyor? Sorularını sorup halkın desteğini alması gerekiyor. Aksi takdirde tüm enerjisini Erdoğan-Davutoğlu ilişkisine harcayıp kendi yapacaklarına zaman kalmayacak.

 

Yeni Türkiye’yi ve AK Partiyi eski Türkiye’nin eskimiş siyasi kavramlarıyla anlaşılamaz. Muhalefet on üç yıldır bunda ısrar ediyor ve aynı sonuçları alıyor. Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık kulislerini yakından takip eden biri olarak yeniden ifade edeyim. Erdoğan ile Davutoğlu arasında strateji farkı olmaz, olsa olsa taktik farkı olur. Hele hele seçim öncesi kırılma bekleyenler ancak hayal kırıklığına uğrarlar.

Vatan

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;