Sesli Makale

25 Eylül 2015

Daha önce de söylemişti Erdoğan… Birkaç gün önce ekranda, canlı yayında tekrarladı;
“15 yıl önce Türkiye'yi medya patronları yönetiyordu. Medya patronları hükümet yıkar, hükümet kurardı. Eli cebinde başbakanla konuşanlar vardı. Bana bizzat söyledi bu kişi, 'hükümet yıkar, hükümet kurarız' demişti. Ben 'Kusura bakma ben doğma büyüme Kasımpaşılıyım. Hakkınız olanı alırsınız, hakkınız olmayanı da alamayacaksınız bunu bilesiniz' dedim…”
Evet, 'Türkiye'de basın özgürlüğü baskı altında' iddiasına karşılık olarak bunları söyledi Cumhurbaşkanı…
Dedim ya, bunu daha önce duymuştuk… Tekrarladı ve yine sadme-i nâgehana duçar olduk!...
Öyle ya, akla ziyan korkunç bir şey bu… Medya patronu; 'hükümet yıkar, hükümet kurarız…' demiş Erdoğan'a…

Mesaj açık, kurallar belli;
Yani başbakan olsan da, ülkeyi yönetirken medya patronlarına soracaksın...
Medya patronu dediğin eli cebinde, Başbakana racon keser…
Hoş Erdoğan da, “Kusura bakma ben doğma büyüme Kasımpaşılıyım. Hakkınız olanı alırsınız, hakkınız olmayanı da alamayacaksınız bunu bilesiniz…” diyerek raconun âlâsını kesmiş, medya patronunu da iyi çizmiş…
İsim vermediği için bilemiyoruz ama insan merak ediyor işte;
'Kim lan bu medya patronu?...'
“Hükümet yıkarız, hükümet kurarız” diyor…
Üstelik eli cebinde başbakanla konuşuyor… (Konuşurken ne giydiğini bilmiyoruz… Smokin ya da takım elbise olabilir… 'Eli cebinde' olduğuna göre 'pijama' değildir kesin...)
Kim bu medya patronu ya da patronları, kim yahu?...
Bugün, 'basın özgürlüğü yok' diyen medyanın 'basın özgürlüğünden' anladığı bu mu acaba?...
Yani medya patronu eskiden olduğu gibi ve istediği zaman 'hükümet kurup hükümet yıkamadığı' için mi basın özgür değil?!...
Elini cebine atarak başbakanla konuşamadığı için mi medya patronu mağdur ?!...
Halkın tercihi, seçim, milli irade, demokrasi.., neyin, hepsi hikaye mi?!...
Ne diyordu Türkan Saylan (Işığı bol olsun, Kozmoslar içinde yatsın); 'Biz asılız… Dolayısıyla bizim istemediğimiz bir şeyin bu ülkede olması mümkün değil…'
Hükümet kurup hükümet yıktığına göre, o medya patronu da 'asıl', halk ise 'teferruat' mıydı?...
Erdoğan kim olduğunu söylemiyor ama insan merak ediyor işte…
Kim bu 'asıl' olan medya patronu?!...
Örneğin, hesapta sokak devrimini hedefleyen, Türkiye'yi kaosa sürükleyerek hükümeti indirmeyi planlayan çapulcu takımına destek vermiş midir bu medya patronu?...
Patenti Engin Ardıç ustaya ait ve benim de sıkça kullandığım 'Babıali Puştları' da bu hain medya patronunun yalağından mı besleniyor acaba?...

'Hükümet yıkar, hükümet kurarız' dediğine göre, 28 Şubat da bu medya patronunun eseri midir?...
'Hükümet yıkma'ya dair iyi tezgahlanmış 17-25 Aralık kumpasını görünce dayanamayıp (daha önce nefret ettiğini sandığımız) 'Fetö'cülerle aynı yatağa girmiş midir bu medya patronu?...
Savcıyı şehit eden teröristlere terörist diyemeyen gazetenin..,
Teröristler sıktıkça devleti ve hükümeti suçlayan, 'hükümet yıkıp, hükümet kurmak' için gerektiğinde PKK yandaşı olan medyanın da patronu o mu acaba?...
Akılda bir sürü deli sorular…
Eli cebinde başbakana racon kesmeye kalktığına göre,
İstediği gibi hükümet yıkıp, hükümet kurabildiğine göre,
Siyasi bir parti de olmadığına göre,
Türkiye'yi yönetmek isteyen bir üst aklın ve gücün emrinde çalışıyor olmalı bu hain medya patronu!...
Kuyruğu Coni'ye, kasası Hans'a bağlı olmalı…
Zaten yerli ve milli olsaydı, bu kadar soysuz olmazdı…
Peki, kim lan bu medya patronu?...
Kim olduğunu bilmiyoruz…
Kimse kim…
Ama söylenecek tek bir şey var;
Vay şerefsiz!...

Yenişafak