Sesli Makale

Türkiye'de spor yöneticiliği, düzeltiyorum, futbol yöneticiliği işte bu demek:
Galatasaray'da yönetim kurulundan istifa eden Okan Böke'nin yerine Maruf Güneş gelmiş, gelir gelmez de kulübe 1 milyon avroluk bir "kasa kolaylığı" sağlamış!
Kasa kolaylığı demek, "elini cebine atıp nakit parayı bastırdı" demek.
Bu parayla Feghouli ve Belhanda'ya ödeme yapılmış.
Parası olan yönetiyor, olmayan da bizim gibi maçları seyretmekle yetiniyor.
Okan Böke neden ayrılmış, parası yetmediği için mi?
Daha önce "kasa kolaylığı sağlayanlardan" biri olan, dünyanın en canayakın insanlarından Abdürrahim Albayrak geçtiğimiz günlerde parasını kulüpten tamamen çekmiş... Neden? Burjuvalar onu istemedikleri için mi?
Sakın "İstanbul sermayesi" istemiyor olmasın?
Galatasaray'ın İstanbul sermayesiyle (açık konuşalım, Koç Holding'le) son derece içli dışlı olmasının hesabı ne zaman sorulacaktır ve bu hesabı kim verecektir?
Stadyum açılışında Tayyip Erdoğan'ı "yuhalatan" ağabeyimiz mi?
Kulübü bir "muhalefet odağı" haline getirdiler, utanmasalar Joe Biden'ın kurduracağı koalisyondan da pay isteyecekler, hani spor bakanlığı falan...
Fatih Terim'e de "Tayyip'in adamı" gözüyle baktıkları için onu "yemek" istiyorlar.

***

Bu kulüpte, ağabey torpiliyle önce mason, sonra kongre üyesi olan şişmanlar vardır, topu görseler bomba diye karakola götürürler.
Sözünü ettiğim arkadaş önceleri pek bir Tayyip'çiydi, sonra okyanus ötesinden mi nereden direktif aldıysa birdenbire "döndü" ve sıkı bir Tayyip düşmanı kesildi.
Hani Ahmet, Hasan ve Murat ağabeyleri gibi.
Yok, o da benim gibi çulsuz sayılır, kimseye kasa kolaylığı gösterecek hali yok.
Bu kumpaslara "spor olsun" diye takılıyor.
Gençliğinde Marksist olup orta yaşlılığında İstanbul sermayesiyle yatağa giren liberal entellere güzel bir örnektir. Şimdi zengin teknelerinden inmek bilmiyor.
Adını elbette vermeyeceğim. Okusun da utansın diye yazdım. Onunla aramızda kalsın.

***