GÜNCEL

Bülent Orakoğlu : Çakıcı bir kahraman mı?

Tarih
02 Temmuz 2018
İzlenme
Kişi
Yazar
Bülent Orakoğlu

İstihbarat Daire Başkanı olarak göreve başladığım 12 Mart 1997 tarihinde aynı gün İstanbul’da borsa çevreleriyle yakından irtibatlı Adil Öngen, Çakıcı’nın adamları tarafından pusuya düşürülerek kendisine suikast teşebbüsünde bulunuluyordu. Suikastın perde arkasında; Mesut Yılmaz’a, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde yolsuzluk yaptığı gerekçesiyle gensoruyla düşürülen ve Yüce Divan’a sevk edilen ilk başbakan unvanlarını kazandıran Türkbank skandalına yönelik gelişmeler yatıyordu. Siyaset mafya ve iş dünyasındaki çarpık ve kirli ilişkilerin ipuçları yavaş yavaş ortaya saçılmaya başlıyordu. Türkbank’ın 1998 yılında yapılan özelleştirme ihalesiyle 600 milyon dolara Korkmaz Yiğit’e satılması öncesinde Alaattin Çakıcı ile Korkmaz Yiğit arasında yapılan telefon konuşmalarının CHP’li eski Bakan Fikri Sağlar tarafından kamuoyuna açıklanması, ikilinin Türkbank ihalesini almak için ihaleye katılan diğer şahıslara tehdit şantaj ve baskı uyguladıklarını gözler önüne seriyordu. Çakıcı ihale sonrasında Fransa’da yakalanıp Türkiye’ye iade edilmesi üzerine Meclis Soruşturma Komisyonu’nun isteği üzerine 14 Nisan 2000 tarihinde Meclis Başkanlığı’nca hazırlanan soruları cevaplamak üzere Cumhuriyet Savcısı Abdurahman Canpolat’a ifade vermişti. İfadede ANAP eski lideri Mesut Yılmaz ve eski ANAP’lı bakan Eyüp Aşık ile yasadışı ilişkilerini tüm detayıyla anlatmıştı. REFAHYOL iktidarını yıkmak için Mesut Yılmaz, Eyüp Aşık ve Flash TV sahibi Ömer Göktuğ’un da içinde olduğu kurmaca bir KOMPLO ile Tansu Çiller’e ağır ithamlarda ve iftiralarda bulunduklarını itiraf etmişti. Zira Çakıcı Mesut Yılmaz’ın kendisini öldürtmek için MİT’ten bir ekibin yurt dışına görevlendirildiği yönde duyumlar almıştı.

Çakıcı’nın itiraflarında geçen bu olay 1 Mayıs 1997 tarihinde yaşanmıştı. Flash TV’de Kadir Çelik’in sunduğu canlı yayına çıkan Çakıcı Türk kamuoyunda şok etkisi yaratan iddiaları içeren bir konuşma yaptı. TÜRKBANK skandalı ile çeşitli iddiaları gündeme taşıyan Çakıcı Çiller ile ilgili olarak da kendisine öğretildiği gibi iğrenç iftiralarda bulundu. Çakıcı kendisini Flash TV’ye çıkaran vesayetçi ve darbeci şer odakların telkinleriyle başbakanlık yapmış evli ve anne olan şerefli bir Türk kadınına mesnetsiz uydurma itham ve iftiralarla saldırmıştı. Alaattin Çakıcı’nın Flash TV’de gündeme getirdiği Çiller ailesi ile ilgili çirkin iddia ve ithamların o süreçte arka planı bilinmediği için kamuoyunda ve siyaset arenasında yankıları sürerken devletin güvenlik ve istihbarat birimlerinin katıldığı üst düzey toplantılarda Çakıcı dosyası masaya yatırılmıştı. Çakıcı’nın Erol Evcil’in özel uçağı ile Türkiye’ye gelip gittiğine yönelik iddiaların araştırılmasından başlayarak kapsamlı bir çalışma başlatılmıştı. Türkiye içinde ve dışında yapılan araştırmalarda Firari Çakıcı’nın Amerika, Hollanda ve Belçika’da kısa süreli ikamet ettiği ancak genelde ABD’de New York civarında bazı Türklere ait benzin istasyonu ve lokantaları mesken tuttuğu istihbar edilmişti. Globalleşen organize suç örgütleri bağlamında o süreçte İtalya, Kolombiya, Türkiye ve Rusya gibi ülkeler büyük mafya organizasyonları olarak dikkati çekiyorlardı. ABD, Belçika, Hollanda ve İngiltere gibi ülkelerdeki küçük mafya organizasyonları büyük mafya organizasyonlarına bağlı olarak uluslararası yardımyataklık ve yer değiştirme görevlerini yapıyorlardı. Alaattin Çakıcı’nın Türkiye dışında ABD, Belçika, Hollanda vs. ülkelerdeki serbestçe dolaşımını bu ufak çaptaki ülkelerdeki mafya organizasyonları sağlıyordu. Bu bilgiler ve elde edilen diğer istihbaratlar ışığında Alaattin Çakıcı’nın ABD’de yakalanabilmesi için ABD’li yetkililerle görüşmeler yapılıyordu. Çakıcı’nın MİT, Emniyet ve siyaset ve devlet kurumlarındaki güçlü kişilerle olan illegal irtibatı ve ilişkileri çalışmalarımızı ve yakalama planlarımızı hata götürmeyecek şekilde gizlilik kurallarına azami uyarak yapmamızı gerekli kılıyordu. En ufak bir ihmal ya da bilgi sızıntısı operasyonun sonu olabilirdi. Firarinin yakalanacağı ülkedeki güvenlik güçlerinin yakalama operasyonuna katkısının sağlanması başarının diğer bir anahtarıydı.

Aslında Çakıcı’nın ABD’de yakalanması yönelik operasyon çalışmaları yalnızca bir ürkütme operasyonuydu. Çakıcı Türkiye’den kendisini yakalamak için ekiplerin yola çıktığını haber alır almaz ABD’den süratle ayrılarak barınabileceği diğer iki ülkeden birine geçiyordu. Bu nedenle ABD’ye göstermelik bir ekip gönderilirken diğer iki ülkede o ülkelerin güvenlik birimleriyle işbirliği içinde yakalama görevi yapacak görevliler belirlenmişti. Böylece üç ülkeye gönderilecek ekiplerin sevkini beklerken Çevik Bir’in baskısı sonucu İstihbarat Daire Başkanlığı görevinden alınmış geçici görevle ABD’ye gönderilmiştim. Kısa bir süre sonra ise REFAHYOL iktidarı cuntacı askerler tarafından yıkılmıştı. Mesut Yılmaz darbecilerin ataması ile Başbakan olmuştu. Çakıcı operasyonundan Başbakan Mesut Yılmaz ve Devlet Bakanı Eyüp Aşık’ın haberdar olmasıyla Çakıcı operasyonu yarım kalmıştı. Türkiye’de hükümetin darbeciler eliyle değiştiği bir ortamda Çakıcı Türkiye’den kendisini yakalamak için gelen ekiplerden haberi olmuş ani bir şekilde Kanada’ya kaçmıştı. Ancak Ağustos 1998’de Çakıcı Fransa’da kendisinin de bildiği bir operasyonla yakalanmış Türkiye’de ‘Kaset Savaşları’ olarak isimlendirilen ve kirli ilişkilerin ortaya saçıldığı bir dönem başlamıştı. Nitekim Mesut Yılmaz’ın karışık işlerden sorumlu bakanı Eyüp Aşık bu kasetler nedeniyle istifa etmek zorunda kalmıştı.

Alaattin Çakıcı 20 yıl sonra tekrar Türkiye’nin gündeminde. Cumhur ittifakını eleştiren Karar gazetesinin 6 yazarını ölümle tehdit ettiği için Ankara Cumhuriyet Başsavcısı dava açtı. Bahçeli’ye göre Çakıcı devlet hizmetinde görevli bir kahraman. Çakıcı da çeşitli açıklamalarında MİT ile ilişkili olduğuna yönelik mesajlar veriyor. Ancak Emniyet Genel Müdürlüğü’nün Kaçakçılık Daire Başkanlığı ise bu açıklamaların yapıldığı tarihten kısa bir süre sonra Çakıcı’nın organize suç örgütüne Antalya merkezli bir operasyon yapıldığını duyurması ne anlama geliyor? Çakıcı neden devletin en üst tepelerini hedef alıyor? Çakıcı bir kahraman mı yoksa bir suç örgütü lideri mi sizce de hangisi?

yazının kaynağı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;