Sesli Makale

Daha önce “Ne işimiz var Suriye’de, Libya’da, Azerbaycan’da?” diye soruyorlardı.

Siyasetçisi, emekli askeri, sözde güvenlik uzmanı, akademisyeni, gazetecisi… Bugün de koro halinde yazının başlığındaki soruyu gündemde tutup Mehmetçik’in Kuzey Irak’taki varlığını tartışmaya açıyorlar!

Mehmetçik’in 2019’dan itibaren Irak’ın kuzeyinde gerçekleştirdiği Pençe operasyonlarının içerde tartışılır hale gelmesi en çok kimi memnun eder? ABD, İsrail, PKK hattı hoşnut olur mu bu tartışmadan mesela?

Kaçak göçmenler söz konusu olunca “Hudut namustur” diye bağıranların iş terörle mücadeleye gelince birdenbire “Kış şartlarında orada ne işimiz var?” moduna geçmesi normal mi?

Kimse kusura bakmasın… Şehitler üzerinden iktidara muhalefet ediyormuş gibi yaparken Türkiye’ye muhalefet eden bir çizgiye geliyorsan orada bir sorun var demektir.

Hayatında hududu görmemişsin ama vatan savunmasının Kuzey Irak’tan başlamasını eleştiriyorsun!

Terör örgütü tam 40 yıldır o bölgede… Mehmetçik’in oraya gitmesi terörü kaynağında kurutma stratejisinin bir parçası.
Türkiye -Irak sınırının coğrafi yapısı sebebiyle hududun geçtiği yerde durarak bölgeyi kontrol etmen imkansız. Arazinin sınırın karşı tarafında konumlanarak emniyete alınması askeri bir zorunluluk.

Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyi ve Kuzey Irak’a müdahalesinden önce terör örgütünün sınırdan gerçekleştirdiği saldırılarda 600’ün üzerinde vatandaşımız hayatını kaybetti. Ne zaman Mehmetçik vatan savunmasını sınırın öbür tarafına taşıdı, işin rengi değişti.

Peki neden şehit veriyoruz? Maalesef bölgenin coğrafi yapısı ve hava şartları yılın belli dönemlerinde terör örgütüne avantaj sağlıyor. Saldırıların gerçekleştiği zaman diliminde kar ve sis yüzünden havadan görüntü alınamadı. Acı ama gerçek… O coğrafyada bu risk her zaman var.

Mehmetçik canıyla, kanıyla bu mücadeleyi verdiği için Türkiye’nin şehirleri güvende.

Dünyada birbirinden farklı ideolojilere sahip beş ayrı terör örgütünün aynı anda saldırdığı tek devlet biziz. Son 20 yılda güney komşularımız Irak ve Suriye fiilen 3 parçaya bölündü. Aşağıdaki komşumuz artık ABD.

Türk devleti bu gerçeğin farkında ve hesabını, kitabını buna göre yapıyor.

Bu büyük mücadeleyi anlamayanlar gölge etmesinler yeter… Gerisini Anadolu’nun kınalı kuzuları zaten hallediyor.

Olağan şüpheliler

İbn-i Haldun’un “Coğrafya kaderdir” sözünün en çok karşılık bulduğu yer Orta Doğu…

Bu bölgede olup biten hiçbir şey tesadüf değil.
Tarih 3 Ekim 2023..

Irak Başbakanı Sudani, Basra Körfezi’ni Türkiye üzerinden Avrupa’ya bağlayacak Kalkınma Yolu Projesi’nin başladığını duyurdu.

Yeni İpek Yolu olarak da tanımlanan proje, Türkiye’nin dahil olmadığı Hindistan-Orta Doğu -Avrupa Ekonomik Koridoru (IMEC) projesi ortaklarının uykularını kaçıracak avantajlara sahip. 2025 yılına kadar tamamlanması planlanan projenin maliyeti 17 milyar dolar.

Proje kapsamında Irak ve Türkiye arasında demir yolları, kara yolları, limanlar ve şehir merkezlerini kapsayan büyük bir altyapı ve entegre ulaşım ağı kurulacak. Projenin en önemli ayaklarından Büyük Fav Limanı Orta Doğu’nun en büyük limanı haline gelecek. Asya ile Avrupa arasındaki seyahat süresi önemli ölçüde kısalacak.

Bütün bunları niye anlattık? Geçen yüzyılda olduğu gibi 21. yüzyılda da denizleri, yani ticareti kontrol eden dünyayı kontrol edecek. Şu anda Gazze’de, Kızıldeniz’de, Basra Körfezi’nde yaşanan gerilimin temel sebebi tam olarak bu.
Tarih 19 Aralık 2023…

Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin, Ankara’da bir araya geldi. Görüşme sonrası açıklanan sonuç bildirgesinin 5. maddesinde “Kalkınma Yolu Projesinin bir an önce hayata geçirilmesi için atılması gereken adımlar istişare edilmiştir” denildi.