Sesli Makale

16 Kasım 2014...
Maskeli Balo’da daha neler var neler? Kaldığımız yerden devam edelim: 1980’li yılların ikinci yarısından itibaren, Eski Rejim’in derin senaryosuna uygun düşecek şekilde yurtdışında “Yeşil Bayrak” sallamış olan Cemalettin Kaplan’a “Almanya’da oturma izni aldığını” 1987’de ifşa eden işadamı, eski AP milletvekili ve sonradan MHP’li Murat Bayrak’tı!

Bayrak, Kemal Yamak’ın “80 öncesinde Meclis’te bütün partilerden Özel Harp Dairesi’ne bağlı vekiller vardı” dediği isimler arasında yer almış mıdır?

MHP’nin 80 öncesindeki yöneticilerinden Bayrak, 12 Eylül darbesini yapan generallerin Almanya’ya “kaçmasına!” göz yumduğu derin bir sima idi. 12 Eylül “Bayrak Harekâtı” ile birlikte MHP yöneticileri birer birer tutuklandı. Murat Bayrak ise soruşturma dışında kaldı, Almanya’ya uçtu!

Abdullah Çatlı da, 12 Eylül’den 22 gün sonra askeri rejim tarafından yurtdışına gönderilmiştir!

O sırada, Abdi İpekçi Suikastı başta olmak üzere Türkiye’yi kaosa sürükleyen dört sarsıcı kanlı eylemden dolayı “aranıyordu!”

İpekçi Suikastı’nın arka planındaki isimlerden CIA ajanı Frank Terpil, Sancak Tül şirketinin sahibi Murat Bayrak’a silah sattığını ifşa etmiştir. Bayrak’ın sadece Terpil’le değil, “Bizim Çocuklar Yaptı”ların Paul Henze ile de yakın irtibatı vardı.

1974-77 yılları arasında Türkiye’de CIA şefi olan, 1977-80 arasında ise Ulusal Güvenlik Konseyi’nde CIA’i temsil eden Henze’nin (1924-2011) Türkiye’deki kankası mı, CHP eski genel sekreterlerinden Kasım Gülek’tir!

Gülek (1905-1996) Moon Tarikatı’nın Türkiye’deki ilk temsilcisi olarak da bilinir!

Moon, CIA ile bağlantılı bir tarikattır. Washington Times gazetesini Moon tarikatı kurmuştur.

Papa Suikastı’nın arkasında SSCB’nin olduğuna dair yalanı kemikleştirmek için devreye giren isimlerden birisi de Paul Henze’dir!

CIA’in Papa Suikastı haberlerini yönlendirdiği yayın kuruluşları arasında Washington Post ve NY Times’la birlikte Reader’s Digest dergisi de vardı. Dergide, Papa Suikastı’nın arka planını gizlemek üzere dezenformasyon yazıları kaleme alanlar arasında Washington Times’ın editörü Arnaud de Borchgrave de yer almıştır!

Borchgrave’i nereden mi hatırlıyoruz? 2005 yılında Amerikan basınında Neo-Concu Robert Pollock’la (WSJ) başlayan Türkiye’yi karalama kampanyasının bir sonraki ayağında Moon’cu Washington Times yazarı Borchgrave devreye girmiş, “Türkler Ölçüyü Kaçırdı” başlığını attığı yazısında, “ABD’yi eleştiren Türk gazetecilerden bazıları kindarlık bakımından Usame Bin Laden’i bile geçti” demişti!

Borchgrave’in Fransa dış istihbaratının (SDECE) eski genel direktörü Alexandre de Maranches’le çok yakın dostluğu vardı. Gladio’nun Fransa ayağındaki bu isim, 1970-1981 arasındaki görevinin ardından dönemin ABD Başkanı Reagan’ın özel danışmanlığına getirildi!

Maranches, Gladio’nun parçası olan İtalyan gizli servisinin (SISMI) bir zamanlar başında olan P2 üyesi General Guiseppe Santovito ile çok yakındı. P2 Mason Locası’nın başındaki Licio Gelli’nin CIA ajanı iki Gladio elemanı ise bir dönem çok aktifti. Bu isimler, Francesco Pazienza ile Stephano Delle Chiae’dir...

Pazienza’nın avukatı Gori, Aralık 1996’da Roma’da düzenlediği basın toplantısında “Çatlı’nın Delle Chiae tarafından 1982’de ABD’ye (Miami) götürüldüğünü ve Amerikan makamlarınca korunduğunu” söylemiştir!

Santovito, Papa Suikastı öncesinde M. Ali Ağca’nın attığı her adımı izlettirmişti. Ağca’nın İtalya’da rahatlıkla kırk kapı dolaşıp da yakalanmaması derin hesaba dâhildi.

M.Ali Ağca’nın cezaevinden kaçırılmasının ardından Bulgaristan üzerinden Avrupa’ya geçmesini sağlayan mı, CIA ajanı Frank Terpil’dir. İpekçi Suikastı zincirinde Terpil’in de üstünde Paul Henze vardı...

ABD-NATO’nun komünizmle mücadele konseptinin Türkiye’deki ayağında Henze’den önceki en önemli isim Özbek asıllı CIA ajanı Ruzi Nazar’dır. 1960-1971 yılları arasında Türkiye’de görev yaptı. Ardından Almanya’ya (Bonn’a) yerleşti!

*

27 Kasım 1990 tarihli Milliyet’te “Komünizmle Mücadele Edene Dolar Yağdırdılar” başlıklı bir haberi hatırlıyoruz! Daha 1950’li yıllardan itibaren CIA’in muhtelif ülkelerde komünizmle mücadele eden örgütler kurup bunlara parasal destek sağladığı, bu örgütlerin Türkiye ve Yunanistan’daki darbelerde önemli roller üstlendiği...

Örgütün Almanya’daki üst düzey yöneticilerden olan Dieter Von Glahn tarafından deşifre ediliyordu!

Türkiye’deki komünizmle mücadele derneklerinin ikincisini bundan elli bir yıl önce Erzurum’da kurmuş olan kişinin Paralel Yapı’nın “Kâinat İmamı!” olduğu biliniyor:

1992’de (ilk kez) ABD’ye gittiğinde, Morton Abramowitz’le tanışmasını sağlayan ismin Kasım Gülek’in baldızı Aylin Devrimel Radomisli olduğunu kendisi söylemişti!

Ayşe Kulin’in “Adı Aylin” adlı romanında anlattığı Aylin Radomisli o dönemde Pentagon’da görev yapan bir albaydı!
Yenişafak