Sesli Makale

 Birinci Körfez Harbi’nden birkaç ay sonra (Temmuz 1991) “Kuzey Irak’taki Kürtlere güvence sağlamak” gerekçesiyle oluşturulan Çekiç Güç, İncirlik ve Pirinçlik’te konuşlandırılmıştı. Bünyesinde 77 uçak ve helikopter vardı. Kuzey Irak’ta (Zaho’da) ise bir irtibat merkezi bulunuyordu. Çekiç Güç; Amerikalı, İngiliz, Fransız ve Türk olmak üzere 1862 personelden müteşekkildi.

ABD’nin öncülüğündeki Koalisyon Güçleri’nin gerçekleştirdiği Birinci Körfez Savaşı, Irak’ın bölünme sürecini başlatmıştır…

PKK terör örgütüne düzenli silah sevkiyatı, gizlice “Çekiç Güç” üzerinden yapılmıştır.

Mesut Yılmaz’ın başbakanlığındaki Anavatan Partisi hükümeti 18 Temmuz 1991’de Çekiç Güç’ün Türkiye’de konuşlanmasına izin verdi. 19 Temmuz’da, ABD Başkanı Baba George Bush Türkiye’yi ziyaret etti!

Birinci Körfez Harekâtı’nı gerçekleştiren Birinci Bush, 1976-1977 döneminde CIA’in başındaydı.

Yılmaz, 15 Haziran 1991’deki Anavatan Kongresi’nde genel başkan seçilmiş ve Yıldırım Akbulut’un yerine Başbakan olmuştu…

Sabah gazetesinin, 29 Mayıs 1991’de yani Kongre’den iki hafta öncesinde “Yeni Başbakanı Tanıyalım” diye manşetten lanse ettiği Mesut Yılmaz; işbu manşetten bir yıl kadar öncesinde (11-13 Mayıs 1990) New York eyaletindeki Glen Cove’da Bilderberg toplantısına katılmıştı!

Mister Simit’in kankası “Baronlar Baronu” David Rockefeller ile İtalya’nın Baronu Giovanni Agnelli de oradaydı…

Küresel Baronlar’ın Bilderberg örgütü, vaktiyle CIA tarafından kurulmuştu. Üst düzey masonları bünyesinde bulunduruyordu.

*

CIA’in “Barış Gönüllüleri” projesi kapsamında 1967 yılında Türkiye’ye gelen ve Tokat-Turhal’da İngilizce öğretmenliği yapan Ajan Robert Finn; yirmi dört yıl sonra, Temmuz 1991’den itibaren Çekiç Güç’ün Diyarbakır Karargâhı’nda yönetici olmuştu!

CIA’in Ajan Robert Finn’e “başarılı istihbaratçılığından dolayı” HUMINT ödülü verdiği yılın (1992) Mayıs ayında; ABD’de Fetullah Gülen Locaefendi Morton Abramowitz ile buluşuyordu. 1989-1991 döneminde ABD’nin Ankara Büyükelçisi olan Yahudi Abramowitz, CIA’in kaşarlanmış ajanlarındandır.

*

Locaefendi’nin yönetimindeki FETÖ’nün 15 Temmuz’daki askeri darbe kalkışmasında “CIA ajanlarının da yer aldığını” Donald Trump (twitter’da) itiraf etmiştir.

Hiç kimse, bu itirafı yok sayamaz! En iyi belge itiraftır…

Eski başbakanlardan Mesut Yılmaz ise bir yıl önce (3 Ekim 2016) Hürriyet’e verdiği röportajda; darbe kalkışmasının perde arkasında ABD/CIA’in yer aldığı gerçeğinin üzerini örtmeye yelteniyordu!

İncirlik Üssü, 15 Temmuz 2016’daki askeri darbe girişimine “yardım ve yataklık” yaptı. 15 Temmuz gecesi, FETÖ’cü subayların İncirlik’teki Amerikalılarla on iki görüşmesi saptanmıştır.

*

CIA ajanı Robert Finn’in, Diyarbakır’da (Pirinçlik) Çekiç Güç karargâhındaki yöneticiliğini tamamladığı dönemde; Çekiç Güç’ün Zaho’daki irtibat merkezinin başında Amerikalı bir albay bulunuyordu…

Amerikalı albay, görevini başka bir Amerikalı albaya devretme günü geldiğinde; yerine geçecek kişiye araziyi göstermek üzere bir helikopter uçuşu düzenledi.

Türkiye ile Çekiç Güç arasındaki askeri protokole göre, bu tür uçuşların hepsinde Türk irtibat subayının da helikopterde yer alması gerekiyordu.

Haliyle, uçuş öncesinde havacı bir Türk subayı da oradaydı…

Mevzubahis iki Amerikalı albay, emrivaki yaparak helikopteri doldurmuşlar; Türk irtibat subayını helikoptere almadan uçmak istemişlerdi.

Bu “ucuz numara” karşısında; subayımız elini kalkışa hazırlanan helikopterin açık kapısına koydu ve “Ben binmeden bu helikopter buradan kalkamaz!” diyerek direndi…

Bunun üzerine Amerikalılar mecburen helikopterden bir kişiyi indirdiler ve Türk irtibat subayını helikoptere alarak uçuşa geçtiler.

Uçuş esnasında; Irak sınırımızda, TSK’nın bir tank taburunun “Namlularını Irak’a doğru çevirmiş bir vaziyette konuşlandığını”gördüler…

Amerikalı albay, yerine gelen albaya; Türkiye’nin tanklarını göstererek “İşte bizim için en büyük tehdit bunlardır!” diye bozuk çalıyordu!

*

Asıl düşmanımızın kim olduğunu gösteren sayısız örnekten bir tanesi de işte bu hadisedir. ABD, asla dost ve müttefikimiz değildir. Hiçbir zaman da olmamıştır. Bundan sonrasında da olmayacaktır!

*

PKK’nın 1990’lı yıllarda palazlanmasında Çekiç Güç’ün varlığı başat bir etkendir.

Çekiç Güç’teki Amerikalı subayların alayı, o dönemde gizlice PKK terör örgütüne silah sevkiyatı yapıyorlardı…

Şimdilerde; haydut devlet ABD, Kuzey Suriye’deki YPG/PKK’lı teröristlere “ilan ederek” TIR’lar dolusu silah gönderiyor!

Yenişafak
5 Ekim 2017