Sesli Makale

13 Ocak 2015

Charlie Hebdo mizah dergisine yönelik kanlı baskından önce neler olmuştu? Başta İsveç, Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde camiler kundaklandı. Şu “Özgürlüklerin Beşiği” Avrupa’da sadece son dönemde kundaklanan cami sayısı 13’tür! Cami kundaklamak, Kopenhag Kriterleri’ne dâhil midir diye soran olmadı!

Devam ediyoruz, Derin Almanya’nın imalatı “Batı’nın İslamlaşmasına Karşı Yurtsever Avrupalılar” Oluşumu (Pegida Hareketi) sokağa çıktı, İslam düşmanlığının bayraktarlığına soyundu. Paris’teki terör eyleminden sonra Pegida “İslamcılar Fransa’da demokrasiye uygun olmadıklarını gösterdiler” diye mesaj yayınladı!
Geçen yaz Gazze’de 2 bin masumu öldüren Terör Devleti İsrail ile dünyada “Terörün Mühendisi” Amerika, şu Pegida’ya göre demokrasiye pek ala uygundurlar! Batı Faşizmi’ne göre, Haçlı ve Siyonist İttifakı’na Müslüman kanı dökmek serbesttir!
Fransız Yargısı’na göre de, Hıristiyanlara veya Yahudilere değil ama özellikle İslami değerlere, Peygamberimize hakaret etmekte en ufak bir beis yoktur!
Bizler Charlie Hebdo’ya yönelik terör saldırısını kınıyoruz: Buna mukabil, mesela Avrupa’da camilerin kundaklanmasına asla çıt çıkarmayanların kimler olduklarına dikkatlice bakalım!
Batı Cephesi’nin ve Türkiye’deki bilumum işbirlikçilerinin İsrail’in Mavi Marmara katliamına (kınamak ne kelime) selam durduklarını ve Sisi’nin Mısır’daki darbesini “demokrasi adına” tebrik ettiklerini de unutmayalım!
Afganistan’da 3,5 milyon, Irak’ta 1,2 milyon kişiyi öldüren Batı Koalisyonu, Bush’un ‘Haçlı Seferi’ olarak ilan ettiği Gayrı Meşru Savaş sayesinde bu iki ülkeye “demokrasi” getireceğini söylüyordu!
Demokrasi illüzyonuyla, milyonlarca müslümanın kanını döktüler, sayısız çocuğu kadını sivili KASTEN öldürdüler!
Batı Cephesi’nin devasa katliamlarını hiç kimse çıkıp da “Hıristiyan Terörü” diye tanımlamadı! İsrail’in Gazze’deki katliamları için de “Yahudi Terörü” diyen olmadığı gibi...
*
Adı konulmamış bir ‘Dünya Savaşı’ yaşanıyor! Bu savaşın Avrupa ayağında Derin Almanya var. Almanya’daki Pegida eylemlerini, Avrupa’daki cami kundaklama olaylarını, Paris’teki saldırıyla birlikte değerlendirmek gerekiyor...
Haftalık Charlie’ye baskından hemen önceki Dolmabahçe ve Sultanahmet’teki “bombalı eylemleri” de öyle!
İlkinde DHKP-C var. Gladio’nun devrimci bayrak gösteren bu kontra örgütünü yıllardır Almanya ve Fransa besliyor!
İkinci saldırıyı gerçekleştiren canlı bombanın “Dağıstan Vatandaşı” olduğu ortaya çıktı. Oradan bir eylemcinin seçilmesi mi, “Radikal İslamcı” algısı oluşturmak içindir!
Her iki saldırıda da arka plandaki asıl merkezin üzerini örtmeye yarayacak ‘kontra’ etiketler var. Hürriyet’in “Çarşaflı canlı bomba!” demesi de hesaba dâhildir! Bu arada, Türk polisinin öldürülmesine Batı Cephesi neden asla şok olmuyor?
*
Vaktiyle, başta El Kaide olmak üzere belli başlı terör örgütlerini inşa eden Derin ABD’dir. El Kaide’den kopan IŞİD’in 13 yıl evvelki kuruluşu da malum: Batılı devletlerin kurduğu işbu terör örgütleri, son dönemde “bumerang misali” kendilerine yöneldi...
IŞİD’e ABD’den, Avrupa’nın birçok ülkesinden çok sayıda katılım olduğu biliniyor. Fransa’daki IŞİD’ciler de sır değil...
O yüzden, IŞİD üyeleri Batılı ülkelerde adeta cirit atıyorlar ve Batılı başkentleri hedef tahtasına oturtmuş durumdalar...
Tam da burada çoktan unutulmuş bir haberi hatırlatmak istiyorum. Başlığı, “Fransa’nın IŞİD Fiyaskosu...”
25 Eylül 2014 tarihli Akşam’da yayınlandı. Haberin girişini okuyalım:
“Türkiye’yi IŞİD’e karşı sınırlarını kontrol etmemekle suçlayan Fransa, Ankara’nın yakalayıp gönderdiği üç Fransız IŞİD üyesini havaalanında gözaltına almayı başaramadı...”
Zanlılar mı, rahatlıkla Marsilya’ya gitmişler bir gün sonra kendileri teslim olmuşlardı!
*
 Obama, Kasım 2008’de ilk kez başkan seçilirken rakibi Cumhuriyetçi senatör McCain’di. Birkaç gün önce bu McCain itiraf gibi bir açıklama yaptı ama arada kaynadı gitti...
Ne mi diyor? “Bu stratejiyle IŞİD kazanıyor! Silahlarını bırakıp kaçan Irak askerleri yetersiz kaldı. Örgütü Kobani’den bile kovamadık!”
Evet, aynen böyle diyor, John Mc Cain ve Paris’teki terör eylemini Irak’a bağlıyor! “Charlie dergisine saldırının, IŞiD’e katılan yabancı savaşçıların profesyonel operasyon yürütme kabiliyetlerini gösterdiğine” dikkat çekiyor...

Üstüne “Irak’taki başarısız politikamız yüzünden, işte bu tür sonuçlar ortaya çıktı” diye feveran ediyor!

Yenişafak