GÜNCEL

Süleyman Özışık : Beyni yok ama beyin fırtınası yapıyor!

Tarih
06 Nisan 2018
İzlenme
Kişi
Yazar
Süleyman Özışık

Uçağın havalanmasını beklerken yan koltuktaki yolcu adama dönmüş , 
"Bir yerde okumuştum eğer yolculuk esnasında yanınızdaki ile sohbet ederseniz, seyahat süresi daha kısa geliyormuş insana. Sizinle sohbet edelim mi?" diye sormuş.

Okuduğu kitabı yavaşça aşağı indiren adam, gözlüklerinin üzerinden bakmış, "Tabi ki… Hangi konuda sohbet etmek istersiniz mesela?" diye sormuş.

"Bilmem. Nükleer enerji konusunda konuşabiliriz."

"Hımm" diye başını sallamış adam. "Bu ilginç bir konu olabilir ancak nükleer enerji konusuna girmeden önce size başka bir soru sorayım. 

Bir at, bir inek ve bir keçi, üçü de ot yiyerek beslenmelerine rağmen, keçi misket şeklinde, inek sıvı şeklinde, at ise kurutulmuş ot şeklinde dışkılar. Sizce bunun nedeni ne olabilir?"

Sohbet etmek isteyen adam, ehem ühüm kem küm etmeye başlamış: 

"Yani bu konuda bir bilgim yok. Neden acaba?" diye sormuş hayretle.

Adam kitabını usulca kaldırıp okumaya hazırlanırken söylenmeye başlamış: "Hem bir b.k bildiğin yok, hem de nükleer enerji konusunda sohbet etmek istiyorsun!" 

Dünden beri Akkuyu Nükleer Santrali'nin yapımına yönelik yapılan komik eleştirileri görünce aklıma bu fıkra geldi.

Durum hakikaten tam da bu yani!

Bi b.k hakkında bilgisi olmayan mercimek beyinli çapulcular Aziz Sancar ile Prof. Dr. Bilge Demirköz'e hakaret üstüne hakaret yağdırıyor. 

Niye?

Akkuyu Nükleer Santrali'nin tanıdım filminde oynadılar diye...

Allah cahil cesareti versin dedikleri bu herhalde. Eleştirdiklerinden biri Nobel Ödülü almış dünyaca ünlü bir profesör, diğeri ise Unesco ödülü almış, Cern'de çalışan bilim kadını...

İşleri sabah akşam atom parçalamak olan iki insandan bahsediyoruz. Hani karşımıza geçip yüzümüze bir kerecik üfleseler var ya!

Resmen aydınlanacağız yani, öyle insanlar!

Bunlar eleştiriliyor işte! Hem de hocalarda olan beyin hücrelerinin binde birine sahip olmayan bakteriler tarafından...

Biri, "Türkiye herhalde Nükleer sızıntı istiyor" diyor. Diğeri, "Çevreye zarar vermeyecek o kadar enerji varken neden doğaya zarar verecek Nükleer Enerji'yi övüyorsunuz" diye Greenpeace ağzıyla konuşuyor.

Önlerine eşek yüküyle bilgi belge koyuyorsun:

"Dünyada şu anda 31 ülkede aktif 437 nükleer reaktör bulunuyor. 14 ülkede 68 nükleer reaktörün inşaatı devam ediyor. 2030 yılına kadar 164 nükleer reaktörün yapılması planlanırken, ülkelerin nükleer programlarındaki reaktör sayısı ise 317’yi buluyor" diyorsun, olmuyor. 

"Nükleer santrale sahip 31 ülkeden 7’si net enerji ihracatçısı konumunda bulunuyor. Yani onlardan enerji alıyoruz" diyorsun anlamıyor. 

Bak canımın içi...

"ABD 104

Fransa 59 
Japonya 55 
Rusya 33
Güney Kore 23
Kanada 20
Hindistan 20
Çin 16
İngiltere 19 
İsveç 10
Almanya ise 17 nükleer reaktöre sahip. Bak bunlar dünyanın önde gelen ülkeleri ve dünya bu ülkelerden enerji ithal ediyor" diyorsun.

Yok anam yok, kafa basmıyor. 

"Ya bu ülkeler ya da biz çok salağız. Sence hangisi?" diye soruyorsun, "Bilmiyorum ama istemiyorum" diye diretiyor.

Yani tam da fıkradaki durum.

Hem bir b.k bilmiyor, hem de nükleer enerji konusunda ciddi ciddi ahkam kesiyor. Hem beyni yok hem de beyin fırtınası yapıyor! 

Tam Nobellik yani!

internethaber
5 Nisan 2018

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YORUMLAR

  • Bedirhan 2

    07 Nisan 2018 14:52
    3 0
    Çoğu zaman bu işbirlikçi grupların ayak işlerini görmeye gönüllü olarak taliptirler. Hemen gaza gelip acayip kullanılmaya müsait olan bu ot kafalılar resmen güdülür/güdülenir. Saldır dendi mi hoop hep bir ağızdan hançeresi yırtılırcasına uluyup saldırmaya başlar. Geçirdiği sosyolojik evrim sonucunda aklı yerini güdülerine, fikir yürütmek yerini klişe sloganlara göre davranmaya bırakmıştır.
  • Bedirhan

    07 Nisan 2018 14:46
    3 0
    Yeni sömürge sistemi ülkeleri silah ile değil içerden maaşa bağladıkları işbirlikçileri yoluyla sömürme esasına dayanır. Bu işbirlikçiler ülke içersinde basın, parti ya da iş dünyasının aktörleri olabilir. Hepsinin ortak paydası işbirlikleri karşılığı elde ettikleri maddi menfaatleridir. Bir de bunların peşine takılmış, kullanılmaya müsait dünyadan habersiz cahil takımı bir kuru kalabalık vardır.
  • hursit dilaver

    07 Nisan 2018 00:23
    5 0
    yazar bilmiyor mu.bunlar lozanda türkiyeye biçilen bir kumaş.görevleri vesayet sistemi.yoksa devlet-i fehimanemiz ingiltere mi müstemleke valisi tayın edecekti. olur mu hiç. elbet her 10 yılda bir darbe niye.. kafa kaldıranları ezmek için di mi.şimdi.lerde de gizli gizli AB ve ABD toplantıları ile alına gaz ve bol bol küfür..çıldırmak böyle işte. bir tayyip erdoğan bunların feleğini şaşırttı.tokatı da bizim muhalefete çakıyorlar işte.ne etsinler. beceremediniz DEFOLUN diyorlar da anlıyana..
  • ÖZCAN BAŞBUĞ

    06 Nisan 2018 13:23
    12 0
    Gezdim şamı, Halep'i Eyledim ilmi talep Anladım ilim yalan imiş İlle edep, ille edep Sayın ÖZIŞIK, Edepli ilim adamlarımız, halkın menfaatine bir açıklama yaptıklarında bizim laik mahalle eşrafının tansiyono yükseliyor.İstiyorlarki;santçısı, bilim adamı, siyasetçisi, kültür erbabı, şairi, yazarı bunlar gibi sığ düşünsün, halkı ile ters düşsün, tanzimat dönemi aydınlar gibi halkına tepeden baksın.İflah olmaz bir psikolojik hezayan. neylersiniz. Durmak yok, mücadeleye devam.
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;