Sesli Makale

BENİ yakından tanıyan eş dost bilir. Dizi sezonunun başladığı ilk hafta otururum televizyonun başına, bir hafta boyunca o yılki dizilerin ilk bölümlerini izler ve içlerinden bir tanesini seçip yıl boyu kaçırmadan izlemeye çalışırım. Bu rutini bugüne kadar hiç bozmadım, bozmayı da düşünmüyorum. Çünkü iyi geliyor bana. Bütün bir haftanın siyasi yorgunluğunu, gerginliğini o sezon başı seçtiğim dizi unutturuyor bana. Ve bu tercihi yaparken de asla kanal ayrımı yapmam. Gerçekten de ilk bölümüyle hangisi beni daha çok etkilemişse onunla yola devam ederim finaline kadar.

Seneye hangisi olur bilemem ama bu yılki tercihim eminim hepinizin de hayranlıkla takip ettiği Show TV’deki “Çukur” oldu. Aras Bulut İynemli ve Dilan Çiçek Deniz adlı genç oyuncuların başrol aldığı Çukur, heyecan dolu dakikalarla her bölümde benim aklımı başımdan alıyor gerçekten. Ercan Kesal’ı da anmadan geçmeyeceğim zira Çukur’un en etkili karakterlerinden Koçovalı’ya o hayat veriyor. Tabii sadece oyuncular ve onların yetenekli oluşu değil Çukur’u benim bu yılki fenomen dizim yapan. Gerçekten de asla aynı yerde olamayacak, birbirinden farklı karakterlerin bir araya getirilmesi ve o karakterlerin hepsinde bir parçacık etraftan birilerini bulabilmek Çukur’un bağımlısı yaptı beni.

RTÜK ACELEN NE? NEDEN FİNAL GÜNÜNDE?

Neyse... Bu girizgâhtan sonra lafı fazla uzatmadan esasa geleyim. Ben de dün haberdar oldum. İnşallah olmaz ama aldığım bir bilgiye göre haftaya pazartesi Çukur yokmuş! Çukur’suz geçirecekmişiz yani önümüzdeki haftayı. Ve bunun nedeni de Radyo Televizyon Üst Kurulu!

Neden peki?

Çünkü efendim, saygıdeğer RTÜK üyeleri, Show TV’de 2011 yılında yayınlanan “Türk Malı” adlı diziyle ilgili verdiği durdurma cezasını o akşam yani tam da Çukur’un yayında olacağı saatlerde uygulamaya karar vermiş. Duyunca elim ayağım buz kesti, delirdim inanın. Hani verilen ceza Çukur ile ilgili olsa diyeceğim ki: “Tühhh!” Ama yok! Ve olmadığı gibi tuhaf olan bu ceza bambaşka bir dizi ile ilgili ve 7 yıl önceye ait bir ceza. Ve daha da tuhaf olan şu; o tarihlerde alınan bu karara karşı Show TV mahkemeye müracaat etmiş ve yürütmeyi durdurma kararı almış. Dava önce Show TV’nin lehine sonuçlanmış, daha sonra ise Danıştay tarafından karar bozulmuş ve dava reddedilmiş. Ancak söz konusu davanın daha karar düzeltme aşaması sürerken nasıl bir yerden ateş aldıysa RTÜK, alelacele haftaya, tam da finalinin olacağı günde Çukur’un yayın saatinde uygulamaya karar vermiş.

Özetle değerli okurlarım... Eğer RTÜK bu hangi akla hizmet olduğu bilinmeyen kararını hayata geçirirse Çukur yok o gün. Komediye bakınız ki o saatlerde RTÜK’ün 7 yıl önceki program durdurma cezasının uygulanmasına şahitlik edeceğiz hep beraber.

BU BÜYÜK BİR REZALET VE SKANDAL

Açık söyleyeyim... Bu büyük bir rezalet, büyük bir skandal ve inanın dilime çok şey geliyor ve kendimi zor frenliyorum çünkü bir de RTÜK ile bendeniz mahkemelik olup başımı belaya sokmak istemiyorum! Sakin kalmayı yeğleyip samimiyetle RTÜK’ün bu kararı uygulamadaki acelesinin nedenini sorgulamak istiyorum. (Herhalde gazeteci olarak değilse bile en azından fanatik, sıkı bir Çukur izleyicisi olarak bu kadarcığına da hakkım vardır diye düşünüyorum!)

Eyy RTÜK, ey RTÜK’ün birbirinden değerli üyeleri... Pardon ama bu ne hız, bu ne haksız bir tutum? Yahu kardeşim, n’oldu da, size kim ne dedi de başta benim gibi o dizinin izleyicileri olmak üzere kamuoyundan çok sert tepki alacağınızı bile bile böyle abuk bir karara imza attınız! Ayrıca farkında mısınız bilmiyorum ama aldığınız bu kararın aslında henüz uygulanabilirliği de yok hukuken! Çünkü yayıncı kuruluşun yani Show TV’nin başvurabileceği bir tashih karar aşaması var. Ve siz nereden biliyorsunuz Danıştay’ın ne karar vereceğini! Belki de karar değişecek. Olamaz mı? Böyle de bir ihtimal yok mu? Bu olmadık bir şey mi Türkiye’de! Hayır size kararınızı uygulamayın da demiyorum. Uygulayın! Nihayetinde şeriatın kestiği parmak acımaz ama daha şeriat tamamlanmamış ki! Daha o hukuki süreç bitmemiş ki! Bitmeden bu ne acele! Yani 7 yıl boyunca beklediniz de şimdi mi dank etti kafanıza bu cezayı uygulamak! Ne olur yani birkaç hafta daha bekleseniz. Nedir sizi bu kadar tahammülsüzlüğe ve ısrarcılığa zorlayan!

RTÜK ASLINDA KİMİ CEZALANDIRMAK İSTİYOR?

Gerçekten, sizlere samimiyetle soruyorum bu soruyu, biri size bir şey mi diyor? Çukur’a antipatisi olan birileri filan “Bu kararı hemen, derhal uygulayın ve pazartesinin en çok izlenen, reytingleri altüst eden bu dizisini bir şekilde bombalayın” mı diyor? Şimdi diyeceksiniz ki: “Asla! Bize kimse talimat vermez! Biz bağımsız ve özgür bir kuruluz!”

O halde nedir alenen bu hukuksuzluğa tevessül etme durumları? Çünkü malumunuz RTÜK Kanunu’nda değişiklik yapıldı ve program durdurma cezası yerine para cezası müeyyidesi getirildi. Hadi diyelim sizi öyle bir ateş bastı ki siz bu kararı haftaya bu akşam uygulamak zorundasınız illaki! Peki neden en azından benim gibi izleyicilerin hatırına, kanundaki lehte olan bu değişikliği uygulamıyorsunuz? Siz neyin derdindesiniz ki kanundan kalkmış olan bir müeyyideyi dayatarak ben ve benim gibi milyonlarca insanın Çukur izleme hakkını gasp ediyorsunuz! Kimi cezalandırıyorsunuz? 7 yıl önceki bir dizi dolayısıyla Show TV’yi mi yoksa şu anda Türkiye’nin en iddialı dizisinin milyonlarca fanını mı?

***********

MİLYONLARCA HAYRANINA CEVAP VERİN

BİR de merak ediyorum, kurulunuz daha önce bu karara benzer bir kararı başka bir eğlence kanalına bu şekilde uyguladı mı? Kanundan kaldırılmış müeyyideyi, “Lehte olan kanun uygulanır” ilkesini ihlal ederek, bu şekilde uyguladığı başka bir örnek var mı elinizde?

Benzer durumlarda benzer işlemlerin yapılması hukuk devleti olmanın, anayasal eşitlik ilkesinin bir gereğiyse, kanun değişmişken, müeyyide ortadan kalkmışken yeni bir işlem mahiyetindeki yeni bir idari işlemin kanalın hak arama hürriyetini imkânsız hale getirecek şekilde bir haftada uygulanmasının istenmesinin RTÜK uygulamalarında başka bir emsali var mıdır? Varsa “Var” deyin ve gösterin bir örnek! Vallahi billahi elinizi öpeceğim.

Ayrıca... Bakın buradan, okurlarımın şahitliğinde söz veriyorum. Eğer kurulunuzun başkanı bana bu konuda bir açıklama yapmak isterse cevaplarını aynen yayımlayacağım. Ve yineliyorum. Tüm samimiyetimle söylüyorum ki ben bu yazıyı bir gazeteciden çok, tam da finalin nasıl biteceğini merakla bekleyen, ancak hayal kırıklığı yaşayan, adeta hüsrana uğrayan milyonlarca Çukur dizisi hayranından birisi olarak yazıyorum. Ve bütün 1 senesini bu finalin nasıl olacağını düşünerek geçirmiş bir fan olarak sizlerden de derhal bir cevap bekliyorum!

Habertürk
21 Mayıs 2018