GÜNCEL

Serpil Çevikcan : Baraj samimiyeti

Tarih
19 Temmuz 2015
İzlenme
Kişi
Yazar
Serpil Çevikcan

19 Temmuz 2015

12 Eylül rejimi- nin dayattığı yüzde 10 seçim barajının düşürülmesi yeniden gündemde.

Yetkili ağızlardan barajın tamamen kaldırılmasının tartışmaya açılmıyor olması ayrı bir çelişki oluşturmakla birlikte, yüzde 10 ayıbının ortadan kaldırılabileceğine dönük irade beyanları önemli.

Türkiye, seçim barajı meselesiyle 7 Haziran günü hesaplaştı. Ancak ne acıdır ki bu büyük hesaplaşma ortalama seçmen açısından, “Baraj kaldırılmalı” bilinciyle değil, “HDP barajı aşmalı” niyetiyle yaşandı.

HDP’nin barajla imtihanından galip çıkmasının en yakıcı sonucunu tek başına iktidar olamayan Ak Parti yaşadı.

Gösterişli bir ambalaja sahip, ancak içindeki henüz bilinmeyen koalisyon paketlerinden bir hükümet çıkamazsa erken seçim kaçınılmaz olacak.

Ankara’da, “Bütün yollar erken seçime çıkıyor” diyenlerin sayısı artarken baraj meselesinin yeniden ısınıyor-ısıtılıyor olması bir samimiyet testi aynı zamanda.

Hatırlanacağı gibi Ak Parti, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı döneminde barajın düşürülmesi konusunu demokratikleşme paketi içerisinde gündeme getirmiş, ancak bunu dar bölge ya da daraltılmış bölge seçeneklerini sunarak, bir sistem değişikliği koşuluna bağlamıştı.

Ak Parti’nin, seçenekli önerilerine muhalefetten istediği karşılığı bulamaması üzerine baraj meselesi unutulmuştu.

7 Haziran seçiminde HDP yüzde 10’luk barajı aşıp yüzde 13 oy olarak 80 milletvekiliyle parlamentoya girmeyi başardı.

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun 3 gün önce NTV’de seçim barajının yüzde 5 ya da 7’ye düşürülebileceği yönündeki açıklamalarıyla konu yeniden ısındı.

Kulislere yansıyan bilgiler gösteriyor ki Davutoğlu’nun ikinci tur koalisyon görüşmelerinde masaya getireceği dosyalardan birinde de baraj konusu olacak.

Dar ya da daraltılmış bölge sistemlerine istediği karşılığı alamayacağını bilen Davutoğlu’nun barajın yüzde 5-7’ye düşürülmesi konusunda bir mutabakat arayışında olacağı anlaşılıyor.

Bu arayış, düzenlemenin ilk seçimde uygulanabilmesi için bir anayasa değişikliğini de içermek durumunda.

13 yıl sonra tek başına iktidarı kaybetmenin sarsıntısını yaşayan Ak Parti yönetiminin ufuktaki erken seçimde yeniden bu şansı yakalamak için her türlü kozu kullanmasını reel politik açısından normal karşılayabiliriz. 

Ancak bu çıkış için, “Zamanlaması manidar” diyenlere de komplocu olarak bakamayız.

Çünkü iktidar partisi, uzun yıllardır, barajın koşulsuz düşürülmesi önerilerine “istikrar” gerekçesiyle karşı çıkıyordu.

Şimdi öyle bir oy ve milletvekili dağılımı var ki ilk seçimden sonraki tabloda artık tek başına iktidarın barajın varlığına değil yokluğuna bağlı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

Yüzde 10’u aşması için sıra dışı bir destek verilen HDP’nin düşük barajı rahatça aşabileceği için yüzde 13’lere çıkamayacağı, HDP dışında yüzde 5 ya da 7’ye inecek barajı geçmeye aday bir parti bulunmadığı hesabı da ortada. 

Bu durumda Ak Parti’nin kaybettiği oyların bir bölümünü toplayarak tek başına iktidar olabileceği hesabı gibi... 

Ayrıca yüzde 10 barajıyla girilecek erken seçimde HDP’nin yeniden barajı aşması halinde, Ak Parti’nin oylarını artırsa bile tek başına iktidarı yine bıçak sırtı. 

Bu tabloda, barajın düşürülmesi Ak Parti ajandasının ilk sayfalarına yerleşmiş görünüyor.

Keşke baraj meselesi bu parametrelerle değil demokratik temsil-temsilde adalet bağlamında konuşulabilseydi.

Milliyet

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;