Sesli Makale

Aday listelerinin yavaş yavaş netleşmesiyle birlikte Türkiye, yeniden bir seçim gündeminin içine girdi. Geçtiğimiz günlerde CHP’nin süreçte yaşadığı sancıları bu köşeye taşımış, nasıl mental yorgunluk içinde olduklarının altını çizmiştim.

Bir yandan parti içindeki kliklerin çarpışması, bir yandan da tek çare olarak gördükleri ittifak için İP ve HDP’yle yapılan pazarlıklar bu yorgunluğu daha da artırmış durumda.

Ama konumuz bugün CHP değil, AK Parti!

Siyasetin hengamesinde pek gözönünde olmasa da AK Parti listeleri çok titiz bir çalışmanın ürünü olarak ortaya çıktı. Mehmet Özhaseki’nin koordinatörlüğünde haftalarca yürütülen taramalar, eğilim yoklamalarıyla şekillenen ve Başkan Erdoğan’ın son rötuşlarını yaptığı liste oldukça iddialı.

Benim en çok dikkatimi çeken konu, adaylar arasında çok sayıda siyasinin hatta il başkanının olması...

Anlaşılan her fırsatta ‘gönül belediyeciliği’ diyen Başkan Erdoğan, “Nasıl olsa kazanırız” kolaycılığına sığınmayan, halkla iç içe olan, parti politikalarını özümseyen, teşkilatı ve tabanı iyi bilen, sorumluluk sahibi isimleri tercih etmiş.

Zaten Samsun’da Mustafa Demir, Ordu’da Hilmi Güler, Düzce’de Faruk Özlü gibi eskiden kabinede görev yapmış adaylar da listenin ağılığına ağırlık katmış durumda.

Ben bugün açıklanacak 20 yeni isimle benzer bir dengenin gözetileceğine eminim, hatta yine listede eski bakanları göreceğimize de... Burada bir de MHP’ye parantez açmak istiyorum. Özellikle 15 Temmuz’dan itibaren çizgisinden milim taviz vermeyen Devlet Bahçeli, nafile beklentilere şu cümlelerle son noktayı koydu:

“31 Mart’ı Türkiye’nin beka mücadelesi açısından dönüm noktası olarak görüyoruz. Cumhur İttifakı’nda gelgitleri geride bıraktık. İstanbul, Ankara ve İzmir’de aday göstermeyeceğiz. AK Parti kimi isterse aday çıkarabilir, biz ön şartsız destekleyeceğiz.”

İnanıyor ve görüyorum ki Cumhur İttifakı, AK Parti’nin bu titiz çalışması, MHP’nin bu feraseti ve ittifak hukukuna sahip çıkılmasıyla 31 Mart testinden de alnının akıyla çıkacaktır...

yazının kaynağı