Sesli Makale

Eğri oturup, doğru konuşalım. Almanya'da olup bitenler bizi çok ama çok ilgilendirir. Zira adamlarla bir asırlık göbek bağımız var. Her alanda muazzam oranda ticaretimiz var... Ayrıca milyonlarca soydaşımız orada yaşıyor... Bir de, hatırı sayılır miktarda PKK'lı terörist orada hallenip külleniyor...

Bu Almanya muasır medeniyet seviyesine ulaşmış bir memleket değil mi?

Demek ki o seviyede terör örgütleri meydanı boş bulup at koşturabiliyor, hatta destek bile görebiliyor...

Her neyse...

Birkaç şeyin altını çizelim, birkaç şeyin de peçesini kaldıralım.

Eskiden Almanya'nın kendi başına buyruk bir PKK politikası yoktu. Bu mevzuda ne yapmaları gerektiğini zihinlerine çivi gibi çakarak öğrettik... Yeri geldi gerçek çivi kullanmak zorunda kaldık. Çünkü kalın kafalarına bir türlü girmiyordu...

Şu sıralar Alman polisi PKK'lılar için "bunları kovalaya kovalaya döveceksin sonra da kodese atacaksın" diyor.

PKK sempatizanları için de, "bunların PKK'yla kesin bir kuyruk bağı vardır" deyip, onların peşine düşüyor...

Öyle ki, 1990'lı yılları aratmayacak biçimde Alman polisi PKK'lıların ensesinde...

Hal böyle olunca, PKK'lılarda bir telaş bir telaş...

Acaba Almanlar sülalemizi belleyecekler mi?

Acaba bizim sonumuz da Afrin'deki YPG'liler gibi mi olacak?

Anlayacağınız teröristler birkaç aydır, "yandık bittik mahvolduk" diye ağıt yakıp duruyorlar...

Evet, tehlike Almanlara beklemedikleri yönden geldi. PKK'yı dizginleyip Türkiye aleyhine kullanacağı umulan Almanya PKK'lılar tarafından ısırılmaya ve sokulmaya başlayınca işler tersine döndü...

Gerçek şu ki, PKK olsun, PYD olsun, YPG olsun, "besle kargayı oysun gözünü" cinsinden terör örgütleriydi.. Bu acı gerçeği Almanlar geç de olsa fark ettiler...

Artık delikteki PKK'lıların, "özgürlük, özgürlük" diye ciyak ciyak ötmeleri Almanları pek ırgalamıyor...

Bu dediklerimiz geyik sayılmamalıdır! Zira hepsi gerçektir!

Gelelim başlıkta belirtilen mevzuya: Erdoğan Almanya'ya PKK konusunda şu mesajı verdi: "Lafla peynir gemisi yürümez. Hele hele zart zurtla hiç mi hiç yürümez. Onun için zaman laf salatası zamanı değil, icraat zamanıdır, eyy Almanya!"

Bu mesajın hemen ardından PKK'lılara yönelik soruşturmalar genişleyerek arttı...

Alman savcılar enerjilerini PKK'lılara harcamaya başladılar...

Böylece Almanya'nın "acem kılıcı gibi" olan Türkiye politikası da değişmeye başladı...

Gelelim somut verilere:

PKK'lılara yönelik soruşturmalar, 2017'de 136, 2016'da 37, 2015'te 24, 2013'te ise 13 iken son dönemde bu kadar fazla soruşturmanın açılması Erdoğan'ın başarısıdır.

İşin matrağı, ülkemizle gerginliğin tavan yaptığı 2017'de PKK'lılara yönelik soruşturmalar 4 kat artmış...

Geçenlerde savcılık, 2018'in Ocak ayının başından ve Şubat'ın sonuna kadar PKK'lılara yönelik soruşturma sayısının 50 olduğunu ve bunların "terörizm" bağlamında ele alındığını açıklamış...

Çok çok büyük bir ihtimalle önümüzdeki aylarda PKK ile bağlantılı soruşturmalar daha da artacak. Federal Savcılığın beyanı bu yönde...

İşin güzel yanı, Almanya'da, diğer birçok alanda soruşturma sayısı azalırken, PKK'lılara yönelik soruşturmalar artıyormuş... Alman basını böyle diyor...

Demek ki terör davalarına bakan Alman savcılar şu sıralar bütün mesailerini PKK'lılara harcıyor...

Evet, 29 Ocak 2018'de İçişleri Bakanlığı, yayınladığı bir genelgeyle, devlet erkanından PKK yasağının daha sertleştirilerek icrasını talep etmiş...

Öte yandan, Alman Ceza Yasası'ndaki 129 b, teröre karşı düzenlenmiş bir maddedir.

Yasa, yabancı terör örgütlerini kapsıyor. Şöyle ki, terör eylemlerini gerçekleştirme potansiyeli olan örgütlerin takibata alınmasını öngörüyor.

Bu yasa Almanya dışında herhangi bir terör eylemine karışan gruplarla bağlantılı olan şahısların (teröristlerin) Almanya'da yargılanmasının önü açıyor.

Fakat bu hikâye bizi neden ilgilendiriyor?

Şundan: 2010 yılında Federal Mahkeme, 129 b maddesinin PKK davaları için de geçerli olmasına karar verdi de ondan.

Bu tarihten itibaren çok sayıda PKK'lı, 129 b yasası çerçevesinde Alman savcılar ve yargıçlar tarafından kodese tıkıldı...

Son tahlilde, eskiden Almanlar bizim gırtlağımıza sarılıyorlardı şimdi biz onların ümüğünü sıkıyoruz...

Sabah
6 Nisan 2018