GÜNCEL

İsmail Kılıçarslan : Memlekete Bizans Araştırmaları Merkezi de lazım; lakin…

Tarih
06 Aralık 2015
İzlenme
Kişi
Yazar
İsmail Kılıçarslan

Yekten söyleyeyim de sonra başım ağrımasın. Bizans, gerçekten önemli bir kültür ve medeniyet birikimi bırakmıştır ardında. Dolayısıyla, Bizans kültür ve medeniyeti ile ilgili olarak yapılacak her türlü araştırmanın, kurulacak her türlü merkezin, her türlü kaynak kullandırılmasının destekçisi olurum. Hele böyle bir işe Boğaziçi Üniversitesi gibi gerçekten önemli bir üniversitemizin el atmış olmasına da ayrıca sevinirim. Lakin…

İşte bu 'lakin' önemli… Niçin önemli? Buyurun size pazar pazar okuyabileceğiniz tuhaf bir kültürel iktidar öyküsü. Geliniz bu tuhaf öyküyü İbrahim Ethem Gören hocanın, Dünya Bülteni'nde yayınlanan 'Tekkeye niyet; Bizans'a kısmet' başlıklı yazısından bazı bölümler okuyarak öğrenelim:

'Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs sınırları içerisinde bulunan Rumelihisarı Şehitlik Dergâhı arazisinde yeniden ihya ve inşa edilen Nafi Baba Tekke binası, Bizans Araştırmaları Merkezi oluyor! On gün kadar önce Şehitlik Dergâhı arazisinde jeotermal yöntemle tarihi şehit mezarlarını ortaya çıkaracak şirketin genel müdürü ve İBB'nin bir yöneticisi ziyaretime geldi. Ziyaretçilerim öznesinde Şehitlik Dergâhı olan yazılarımı okumuşlar, şehit kabirlerinin yerlerinin gösterilmesini talep ederek, Nafi Baba Tekkesi, namıdiğer Rumelihisarı Şehitlik Dergâhı hakkında malumat sahibi olmak istediklerini belirttiler. Ekiple birlikte BÜ Güney Kampüs'teki tarihi şehitlik alanını ziyaret ettik, bildiklerimizi aktardık. Orada gördüğümüz manzara karşısında kelimenin tam anlamışla şaşkına döndük. İstanbul'un fetih şehitlerinin medfun bulunduğu İslam toplumunda Uhud Şehitliği'nden sonra ikinci toplu şehit kabirlerinin bulunduğu Şüheda Kuyusu'nun köpek yuvası haline geldiğini gördük. Restorasyonu tamamlanan Nafi Baba Tekke binasının Bizans Araştırmaları Merkezi'ne mekân olarak tahsis edildiğini öğrendik… Nafi Baba Tekke binasının en büyük salonu BÜ Bizans Araştırmaları Merkezi'ne tahsis edilirken tekke binasında Şehitlik Dergâhı'na, Nafi Baba Tekkesi'ne ait hiçbir işaretin bulunmaması dikkat çekiyor!

Kamuoyu, tekke binasının hizmete girdiğinde buranın kuruluş amacına ve vakıf kültürüne matuf çalışmalarda bulunmasını; Bayrami-Bektaşi-Nakşibendî tasavvuf, ilim, hikmet ve irfan geleneği üzerine eskilerin, “Efradını cami ağyarını mani” dedikleri tarzda çalışmalar yapmasını beklerken, vakıf arazisi üzerinde ortaya çıkarılan temelleri üzerinde çok yakın zaman önce inşaatı tamamlanan Nafi Baba Tekke binası Şehitlik Dergâhı'nın ruhuyla pek örtüşmeyen Bizans Araştırmaları Merkezi'nin kullanımına arz ediliyor!

Boğaziçi Üniversitesi kendi bütçe ve kaynaklarından 1 Türk Lirası harcamadan tamamen devletin; Kalkınma Bakanlığı'nın tahsisatıyla ihya ve inşa ettiği Nafi Baba Tekke binasına Boğaziçi Üniversitesi Tarih, Evrensel Kültür ve Arşiv Merkezi tabelası asarak Şehitlik Dergâhı'nın ruhaniyetine uzak amaçlarda kullanmaya hazırlanıyor… Yerli değerlerimizi ön plana çıkartacakken uygulanan yanlış kültür politikaları yüzünden maalesef tekke binaları kamuoyunca malum olduğu üzere otellere dönüşüyor, Şehitlik Dergâhı'nın etrafı çepeçevre 'Muhabbet Sokağı' barlarıyla kuşatılıyor, tekke binaları Bizans Araştırma Merkezlerine tahsis ediliyor. Nafi Baba'dan, Şehitlik Dergâhı'ndan, Nafi Baba Tekkesi'nden rövanş alınırcasına BÜ Bizans Araştırmaları Merkezi, tasavvuf ocağı Nafi Baba Tekke binasına konduruluyor! Cyrus Hamlin'in Robert Kolej'i kurduğu Rumelihisarı sırtlarına çıkıp hırsla “Fatih'in İstanbul'u aldığı surlardan bu milletin kültürünü fethedeceğim” dediğini işitir gibi oluyor musunuz? Bununla birlikte Bizans Merkezi'ne mekân olan tarihi Tekke arazisini kanlarıyla sulayan şehitlerin medfun bulunduğu Hicri 855 (M. 1451) tarihli Şüheda Kuyusu ve tarihi şehitlik hâlâ metruk bir vaziyette, biz torunlarının kendilerine ne zaman asgari hürmeti göstereceklerini gözlüyor...'
Bilmem bu satırların üzerine söylenecek başkaca bir şey var mıdır? Dahası, bilmem Gören hocanın bu yazısındaki feryadı dikkate alıp harekete geçecek birileri var mıdır?

Yapılacak çok basit dört şey var. İlki ve en önemlisi, tabiri caizse akıl almaz bir yanlışlıkla 'dergaha çökülerek' kurulan; fakat çok kıymetli araştırmalar yapacağını düşündüğüm mevcut Bizans Araştırmaları Merkezi derhal başka bir mekana kaydırılmalıdır. İkincisi, restore edilerek yeniden kültürümüze kazandırılan bu güzel yapı, asıl işlevine uygun bir hüviyete kavuşturulmalıdır. Mesela Nafi Baba Tekkesi 'İstanbul Fetih Araştırmaları Merkezi'; Şehitlik Dergahı ise 'Tasavvuf Araştırmaları Merkezi' olarak hizmete girebilir. Üçüncüsü, bölgede İstanbul'un fethini gören mübarek şehitlerimizin harap durumdaki kabirleri derhal ihya edilmelidir. Ve dördüncüsü, İstanbul fethinin en büyük şehitliği durumundaki bu alanda yapılmış hayvan barınağı acilen uygun bir başka alana taşınmalıdır.

'Siz İstanbul'u fethettiniz; ama biz tam da sizin mezarlarınız üzerinde Bizans'ı ihya etmeye devam edeceğiz' cümlesi, kabul edelim ki sevimsiz bir cümle. Ben burada bir kasıt aramaktan yana değilim yine de. Ancak ortada çok vahim bir hata olduğunu ve bu hatadan derhal dönülmesi gerektiğini de söyleyelim değil mi? Hiç olmazsa bu kadarını borçluyuz İstanbul'u fethederken şehit düşen atalarımıza. Yanılıyor muyum?

Yenişafak
6 Aralık 2015

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;