DÜNYA

Hande Fırat : Suriye satrancı

Tarih
02 Şubat 2019
İzlenme
Kişi
Yazar
Hande Fırat

ABD’nin güvenli bölge ve Rusya’nın “yeniden Adana mutabakatını canlandırma” teklifleri, Türkiye’nin en önemli gündem maddelerinin başında geliyor.

Bu iki başlıktaki görüşmeler aktörler arasında sürüyor. Gelinen noktada kim nerede duruyor, kim neye itiraz ediyor, kırmızı çizgiler neler? Bu yazıda bu soruların yanıtlarını farklı kesimlerle yaptığım görüşmeler çerçevesinde sizlerle paylaşacağım.

GÜVENLİ BÖLGE

ABD, birliklerini bir aksilik olmaz ise yaza kadar çekecek. Her ne kadar Pentagon başta olmak üzere bu çekilmenin durmasını, yavaşlamasını isteyenler olsa da Trump çekilme kararında ısrarcı. Trump’ın 30-32 kilometrelik güvenli bölge önerisi ile ilgili iki ülkenin askerleri, diplomatları, istihbaratçıları çalışacaklar. Hazırlıklar başladı.


ANKARA: Ankara kendi planını yaptı. Ankara’nın hazırladığı güvenli bölge belli noktalarda yaklaşık 60 kilometreye kadar iniyor. “Belli noktalarda” diyorum, çünkü bazı bölgelerde daha derin, bazı bölgelerde ise daha kısa bir hazırlık. Farklı derinlik, risk ve tehditlere, bir de TSK’nın kaynak, silah, asker ve yol kullanımına göre belirlendi.


Ankara açısından öncelikli amaç terör örgütü YPG/PYD/PKK’nın sızmasını engellemek, drone, roket kullanımlarının önüne geçmek ve sınır güvenliğinin tam anlamıyla sağlanması.

WASHINGTON: A’dan Z’ye tamamlanmış ya da sunulmuş bir hazırlıkları yok. Görüşmelerde Türkiye’ye iletilen önerileri 30-32 kilometrelik bir güvenli bölge. “Bazı yerlerde Türk askeri konuşlansın, bazı yerler boş kalsın” şeklindeki önerilerinin yanı sıra gündeme “Bir kısım askerimiz kalabilir ve konuşlanabilir” görüşünü de getirdiler. Kısacası bu konuda belli ki kafaları karışık. Diğer yandan YPG/PYD silahlı unsurlarının Cezire bölgesine yerleştirilmesini gündeme getirdiler. Boşalan alanlara Araplar, sivil Kürtler, Türkiye’deki Suriyeliler yerleşebilecek. Burada dile getirilen endişelerden biri, “Acaba Kuzey Irak’taki yapı, Suriye için de kurulur mu?”. Bu konuda Türkiye, ABD’ye tavrını çok net iletti, “Böyle bir yapıya asla müsaade etmeyeceğiz” dedi.

MOSKOVA: Rusya, güvenli bölge oluşturulmasına karşı değil. Ancak Türkiye’nin çok fazla içeri girmesini istemiyor. Rusya’ya göre güvenli bölge 15-20 kilometre aralığında olmalı. Zaten tam da bu yüzden Putin “Adana Mutabakatı”nı gündeme getirdi. Yani “Çok fazla girmeyin, PYD ile rejim mücadele eder, Adana Mutabakatı’nı hayata geçirelim” dedi.

Adana Mutabakatı konusunu birazdan ele alacağız. Rejimin bölgede bulunmasına ilişkin ise Türkiye’nin çok net bir uyarısı var. Türkiye, “Tel Rifat” oyunu istemiyor. Rejim gelsin, bayrak sallasın, ama asıl egemen YPG/PYD olsun. İşte bu Türkiye’nin kırmızı çizgisi. Böyle bir oyuna müsaade etmeyeceğini de çok net iletti.

ADANA MUTABAKATI

Putin’in hemen herkesin çoktan unutmuş olduğu “Adana Mutabakatı” kartını gündeme getirmekle amacı belli ki hem Türkiye’nin derin bir tampon bölge kurmasını engellemek, hem de rejim ile Türkiye arasında diyalog oluşmasını sağlamak. Daha önceki yazımızda İdlib mutabakatı sırasında Rusların “Sahadaki Suriye rejimi ile yapılacak görüşmelerle çözülür” ısrarının ardından, Türkiye ile Suriye’nin istihbarat örgütleri alt düzeyde isimlerle bir masa etrafında buluşmuşlardı. Adana Mutabakatı canlandırılacak, iki ülke arasındaki ‘terör ve terör örgütlerine karşı ortak işbirliği anlaşması’ gündeme gelecek ise iki ülke arasında bu temasın sürmesi ve belki de istihbari açıdan üst seviyeye çıkması gerekecek.

ANKARA: İşbirliği ruhu, sınıra yakın bölgelerde en azından terörist bulunmaması, anlaşma tam hayata geçerse teröristlerin tesliminin bile gündeme gelmesi ihtimali sebebiyle olumlu bulunuyor. İki ülke kamuoylarının istihbari açıdan görüşmelere sıcak bakacağı tespiti var. Ankara, rejimin atabileceği ilk adımı belirledi. Fırat’ın doğusunda Türkiye bazı aşiretleri YPG/PYD’den kopararak örgütlemişti. Benzer adımı rejim de atabilir. Yani rejim etki altına alabileceği aşiretleri bir araya getirebilir.

ŞAM: Rejim, tehdit sıralamasında ilk sırada muhalifler varken YPG ile işbirliği yaptı. Ancak şu an muhalifler rejime yönelik tehdit açısından ilk sırada yer almıyor.

yazının devamı 

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;