SİYASET

Hacı yakışıklı : Charlie’nin derdi Roma’nın fethi

Tarih
18 Ocak 2015
İzlenme
Kişi
Yazar
Hacı Yakışıklı

18 Ocak 2015

Zaman gazetesi “özgür basın” sözüne sarılarak Peygamberimize(sav) hakareti meşrulaştırıyor! Bu gazetenin peygamberi kim çok merak ediyorum? Cumhuriyet gazetesiyle ilgili 13 kişiden görüş almış! 11’i hakareti savunurken, sadece 2 kişi bunun yanlış olduğunu söyleyerek, gazeteyi eleştirmiş! “Charlie Hebdo” denen “kadavra medya”nın bir peygamber inancı yok, biliyoruz; tüm dinlere eşit mesafede küfrediyorlarmış! Zaman gazetesi de bunların “ifade özgürlüğünü” yani “tüm dinlere eşit mesafede küfür etme özgürlüğünü” savunuyor!

Biz hiç kimseyi zorla Allah’ın yoluna iletecek değiliz, ancak inandığımız Allah’a ve Peygamberimize hakareti kabul edecek de değiliz! Bunlar “Sizi özgürce öldürelim” diyecekler neredeyse!

 “Paris’te vurulunca insan; Doğu Türkistan, Gazze veya Şam’da vurulunca istatistik” gözüyle bakan köhnemiş Batı insanlığının yenik ekin yaprakları gibi çiğnenmiş haysiyetine lekeli bir şerh düşerek hülasa şunu söylüyoruz: “İfade özgürlüğü sizin haysiyetsizlik yapma özgürlüğünüz mü?”

Ekrem Dumanlı öfkesinden ne yapacağını şaşırmış bir durumda, “Hoşlanmadığınız karikatüre karikatürle cevap verebiliyorsanız doğru yerdesiniz” diyebiliyor! Bahsettiği şey Hz. Muhammed’e hakaret içeren bir karikatür ve Peygamber sevgisi Dumanlı’yı çoktan teğet geçmiş! En iyi Allah bilir!

Çocuğuna “İsa” ismini severek veren Müslümana terörist diyebilen Avrupa’nın maskeli vicdanının mühürlenmiş karanlığını açacak anahtar icat edilmedi!

Kızına “Meryem” ismini koyan ve bunu severek, isteyerek yapan bir Müslüman aileye terörist diyen Charlie Hebdo kaçkınlarının insaf terazisinde tezekler tartılırken çıkan kokuyu Fransız parfümü diye sürdüğünüz döşünüze gamlı baykuşlar tüner mi bilmem!

Yeni doğmuş evladına “Musa” ismini koyan bir Müslümanı suçsuz yere ve orantısız güç kullanarak öldüren kâfir oğlu kâfirlerin güçleri yerin dibine batsın ama onları toprak bile vizesiz kabul etmez!

Esma Bilteci’yi kör kurşunlarla uzaktan hedef alarak öldüren keskin nişancının işaret parmağı ahrette zulmüne şahitlik edince bizler onunla aynı safta olmamak için bu dünyadayken mücadele edeceğiz!

Elbette Müslümanlar Roma’yı da fethedecektir. Peygamberimizin (sav) müjdesini ve Fatih Sultan Mehmet’in idealini niçin unutalım? Batı’nın “fobia”sı budur işte!

Tekrar ideallerimize dönmeyeceksek ne için yaşıyoruz? Hayatı mutfak ile tuvalet arasında geçirmek için mi? Sonra Allah’a ne diyeceğiz? “Yarabbi ben etliye sütlüye karışmadım, sade bir hayat sürdüm...” 

Onlar “sade hayat” diyerek rezil rüsva bir ömür sürdüler. 10 aylık bebekleri ateşe attıklarında bunu televizyondan izleyip, 10 dakika sonra evde yiyecekleri Kemalpaşa tatlısının hayalini kurdular! Zengin olmanın derdine düşüp tertemiz alnından kan akan din kardeşlerini görmediler!

Ama bir gören var! Biz, O’nun gördüğünü bilerek, Türkiye’nin dünya lideri olma yolunda en azından bir taşın altına elimizi koyma gayreti içindeyiz! Gayret olunca netice koşarak gelmese de yürüyerek gelir! 

İslamfobia’nın sebebi Müslümanlar değil, İslam’ın adalet anlayışıdır! Yoksa Sözcü ve Cumhuriyet gazetesinin yazarları da kendilerine “Biz de Müslümanız elhamdülillah” diyor ve ardından kocaman bir “ama” edatı çekip, İslam’a hakaret sözlerini saydırıyorlar! Bunlar kadar katran bağlamış beyinlerin yuvalandığı bir mekân görmedim! İşte bunların hepsi Charlie Hebdo!

“AKİT’E TAŞ ATTIK SANANLAR”

Onlar kendi insanlıklarına taş atıyorlar! Peygamberimiz namazdayken başından aşağı kokuşmuş deve işkembesi döktüren Ebu Cehil o gün kahkahalara boğulmuştu, fakat bugün onun evinin yerinde bir tuvalet var! Babasının üstünden o pisliği zayıf bedeniyle Fatma(r.anha) almıştı! Bizler Hz. Fatma’nın evlatlarıysak, Ebu Cehil’lerle korkmadan mücadeleye devam!  Haksızlığa ve zulme karşı dik duranlar Peygamberimizin yaşadığını yaşayacak; mesele tarihin sizi nasıl yazacağı! Akit’in matbaasını 400 kişilik özel harekâtla ve helikopter eşliğinde basan güçler, Akit’in binası taşlanırken neden seyirci kalır? Cumhuriyet gazetesinin sokağı ve çevresi trafiğe kapatılırken, Akit gazetesinin önü neden yolgeçen hanıdır? Akit’in camlarını taşlarla aşağı indirmek de ifade özgürlüğü ise, yazının başındaki soruyu sonunda da soralım: “İfade özgürlüğü sizin haysiyetsizlik yapma özgürlüğünüz mü?”

YeniAkit

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;