SİYASET

Fatih Altaylı : Öcalan’ı görünce sakın şaşırma

Tarih
25 Ekim 2014
İzlenme
Kişi
Yazar
Fatih Altaylı
25 Ekim 2014...
45 kişinin ölümüne neden olan olaylar, içinde müthiş bir yayılma potansiyeli barındırıyordu.
Bir anda tüm Türkiye’yi etkisi altına alabilirdi.
Sorumluluk sahibi makamlarda oturanlar, yangına köpükle değil körükle gidiyordu.
Ülke son yıllarda yaşadığı en büyük kaosun eşiğindeydi.
Olayların içinde barındırdığı potansiyel, Gezi olaylarını çocuk eğlencesi gibi algılamamıza neden olacak düzeydeydi.
Potansiyelin doruğa çıktığı ve patlamaya çok yaklaştığı bir anda Abdullah Öcalan duruma el koydu.
Büyük ihtimalle MİT aracılığıyla Selahattin Demirtaş’a ve onun aracılığıyla kitlesine ulaşarak “Olayları durdurun” talimatı verdi.
Bilmiyoruz belki başlatma talimatı da ondan gitmişti ama bitirme talimatının Öcalan’dan gittiği kesin.
Öcalan’ın “emri” ile olaylar başladığı gibi hızla bitti.
Ancak bu arada olanlar önemliydi.
Öcalan’ın “Durun” demesinin ardından Kandil, “Hemen değil” havasındaydı, bazı gruplar ise özellikle PKK medyası aracılığıyla “Durmayın, devam edin” diye olayların tırmandırılmasını talep ediyordu.
PKK kontrolündeki pek çok Kürt televizyonunda “Devam edin” altyazıları geçiyor, hatta kimi “provokatif” haberler, duyurular yapılıyordu.
Ancak ilginçtir ki, “dışardaki”lerin kararsızlığa veya devam çağrılarına rağmen siyasal Kürt kitlesinin büyük bölümü Öcalan’ı dinledi.
Sokağa çıktıklarına yakın bir hızla sokaktan çekildiler.
Öcalan bir kez daha “hâkimiyetini” kanıtladı.
Bir kez daha “devlete” önemini hissettirdi. “Bensiz yapamazsınız” noktasına bir kez daha herkesi taşıdı.
Bana göre Abdullah Öcalan, bugün terörün egemen ve kendisinin özgür olduğu yıllar da dahil olmak üzere, siyasi hayatının “en güçlü” dönemini yaşıyor.
Bu gücünü “kendi lehine” kullandığı ve her gün biraz daha etkin bir figür haline geldiği kesin.
Ancak kabul edelim veya etmeyelim ya da hoşlanalım veya hoşlanmayalım, Öcalan bir yandan bu gücünü “Türkiye Cumhuriyeti” lehine de kullanıyor.
Bunda kendi geleceğiyle ilgili kaygılar da bir unsur hiç kuşkusuz ama sonuç olarak Öcalan’ın tavrı Türkiye’de bir iç savaşla ve hatta belki büyük bir parçalanmayla sonuçlanabilecek birtakım gelişmeleri de önlüyor.
Herkesin “bir sonraki seçim” üzerine çalıştığı bir ortamda, Öcalan daha uzun vadeli planlar yapan tek kişi.
Bu yazdıklarım belki garibinize gidiyor, belki hoşunuza gitmiyor ama gerçek bu.
Zaten devlet de bu gerçeğin farkında.
Ülkeyi getirdikleri noktadan Öcalan’ın yardımıyla çıkmak için şimdi İmralı’da bir de “Öcalan sekretaryası” kuruyorlar.
İnönü’nün çok sevdiğim sözünde söylediği gibi, “İnsan hayatına sığan değişiklikler hayret vericidir”.
Bu yüzden Öcalan’ın TBMM’de yemin ettiği günü de görürseniz şaşırmayın.
Sadece İnönü’nün lafını hatırlayın.
Habertürk

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;