Dün “Bu Hristiyani terördür” diye yazdım.
Galiba bir ben böyle yazdım.
Batı medyasında biraz vicdani bir tavır görseydim ve ibadethane basarak 49 kişiyi katleden teröriste “terörist” diyen tek bir Batılı gazete okuyabilseydim, “Acaba hata mı yaptım böyle diyerek” diye düşünebilirdim.
Ancak yapmadılar.
Aynen İslamcı teröristlere “terörist” diyemeyen İslamcı medya gibi davrandılar.
Meseleyi bireysel bir “meczuba” bağladılar, meselenin “dinci” yanını görmezden geldiler. İslamcı teröre “terörist” diyemeyen İslamcı medyadan bile daha iki yüzlü idiler.
İslamcı entelektüelleri anlamak ise hiç mümkün değil zaten.
Zannediyorlar ki, onlar bu saldırıya “Hristiyani terör” demezlerse, Batılılar da “Aaa, bak onlar bu işe soğukkanlı yaklaştı biz de bundan sonra İslamcı terör demeyelim de ayıp olmasın bari” diyecekler.
Bunun adı saflık veya iyi niyet değil, basbayağı salaklıktır.
Bu çok açık biçimde fikri altyapısı bir takım “Hristiyan ve ırkçı” felsefeciler tarafından hazırlanmış, piyasaya sürümü ise Hristiyanlık sosuna bulanmış ırkçı siyasetçiler tarafından yapılmış bir “dinci terördür”.
İslamcı terörün fikri ve felsefi altyapısı nasıl ki Mısır’da hazırlanmışsa, Hristiyancı terörün fikri altyapısı da Fransa’da hazırlanmış besbelli.
Bunların tümü terördür.
Her ikisi de “dinci” terördür.
Ve bu sorumsuz politikacı tipleri, dini kullanarak iktidar olmayı ve iktidar kalmayı sürdürdükleri sürece bu terör tipi giderek artacaktır.
Din siyasete sokulduğu sürece, terör de dine sokulacaktır.
Bunu açık açık söylemekten kaçınmanın hiçbir derde çare olması da muhtemel değildir.
yazının devamı
YORUMLAR
1978 kez izlendi
2111 kez izlendi
985 kez izlendi
1302 kez izlendi
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.