Sesli Makale

Kemal Kılıçdaroğlu uzlaşmacı değil, kavgacı… Mert değil, fitneci… Açık değil, el altından iş çeviren biri.
Demokrat değil… Diktatörün önde gideni… Hatta bir darbesever.
Dahası darbede ikbal arayan biri.
Bir faşist...
Bakın yaptıklarına… Tankın üstüne ilk o çıkacaktı değil mi?
Nerdeee!
Yanından sıvışıp kaçtı.
Belediye başkanının evinde darbenin kemale ermesini kahve keyfi yaparak bekledi.
Böyle bir demokrat işte.
'Kontrollü darbe' lafına pişkinlik mi desek, yoksa başka bir şey mi bilmem.
Partilisini grup toplantısından kovan bir demokrat o!
AKParti Grubu Başkanvekili Tülay Ömercioğlu'na 'konuşma, kes' diye hakaret eden de bir CHP'liydi.
Çanakkale Belediyesi Başkanı Ülgür Gökhan, kameralar karşısında Tülay hanıma hakaretler yağdırmıştı.
Aynı şeyi AK Partili biri yapsaydı değil aday olması, parti binasına bile yaklaştırılmazdı.
Bu densiz yeniden aday yapıldı…

***

Kılıçdaroğlu ne hikmetse PKK ve yandaşlarına toz kondurmuyor.
Onlarla gizli işleri var galiba… Atatürk'ün partisinin PKK ile işi olmaz.
Ama bu adamın var.
İzmir'e de bir PKK seviciyi aday yaptı.
Adı Tunç Soyer… Güneydoğu'da hendek kazan, barikat kuran, bomba tuzaklayan, devletin parasını PKK'ya gönderen HDP'li belediyeleri kardeş kabul eden biridir Tunç Soyer.
Ona göre, PKK'nın ipoteğindeki belediyelerin kayyumla millileştirilmesi bir darbedir!
Adam bu kadar Kandilci yani… Aziz Kocaoğlu'nun yeniden aday olmak istemesi bu PKKsever yüzündendir… Kılıçdaroğlu, PKK oylarını seçimi kazanmak için yaşamsal önemde görmektedir.
Bu CHP, Atatürk'ün CHP'si değil… Kemal'in PKK'lılaştırdığı CHP'dir.
Yani Kılıçdaroğlu'nun CHP'sidir.
CHP'ye, boşuna Atatürk'ün CHP'si demesinler çünkü değildir… Yalan dolu iftiraları yüzünden trilyondan fazla tazminat ödemeye mahkum olmuştur… Adam tazminat ödemek için havuz kurdu.

***