GELİN isterseniz bugün Amerika Birleşik Devletleri'nin derinliklerinde gidelim. Orada olan bitene bakalım. Bizi ilgilendiren hamlelere odaklanalım. Burada çok kişi konuşmasa da yazmasa da TÜRKİYE her şekilde ABD'de derinlerdeki gizli manşetlerin ön safında yer almakta.
Takip edenler bilir! Silah lobisini, arkasındaki aileleri, inanç eksenlerini çok kez yazdım. ABD BAŞKANLARININ etrafının nasıl çevrildiğini de sık sık tekrarladım. ABD içindeki farklı grupların farklı çatışmalarını defalarca paylaştım. Şimdi tansiyon çok daha yukarıda.
Özellikle ERDOĞAN'ın ziyareti öncesi ve sonrası yaşananlar var. Biz bilmiyoruz ama derinlerde sarsıntı büyük.
Açalım isterseniz. İsimler üzerinden gidelim. Olayın büyüklüğünü anlayın!
Derin Amerika yani Pentagon ve onun arkasındaki esas güç silah lobisi iyice sertleşti. Bugün Trump'ın azil sürecinin merkezinde, Beyaz Saray'ın silah lobisi tarafından yönetilememesi yatıyor. Yaşananlar PARA ile SİLAH'ın savaşıydı zaten.
ENERJİ de işin içine girince tansiyon tavan yaptı.
PEKİ ŞİMDİ NE OLACAK?
Soru bu...
Derin Amerika'nın siyasette en güvendiği isimlerden biri Senato'daki Cumhuriyetçi çoğunluk lideri Mitch McConnell... Derin Amerika, Beyaz Saray'ı yönetmek için Mitch McConnell'e görev verdi.
Bu görevlendirme sonrası McConnell hemen adım attı.
Beyaz Saray'a giderek Başkan Trump'la masaya oturdu. Asla söylenmese de bilinmese de sızmasa da BİR SENATÖR BAŞKAN'I TEHDİT
EDİYORDU! İşin ilginç yanı TEHDİDİN MERKEZİNDE TÜRKİYE bulunuyordu...
McConnell, Trump'a, "Türkiye konusunda bizim kararlarımızı uygulayacaksın.
Özellikle Suriye'de Kürt oluşumun büyümesi önemli.
O nedenle Türkiye'yi güçlendirecek kararlar alma, açıklamalar yapma. Türkiye'ye gönderdiğin mektup istediğimiz gibiydi" dedi. Normal bir insan ABD BAŞKANI'NA bunları söylemeyi aklından bile geçiremez. Ama SİLAH LOBİSİ tansiyonu yukarı çekmek için hamle yaparken düşünmedi. Adamlarını yolladı ve bunları söylettirdi!
McConnell, bu konuşmanın olduğu saatten tam 2 gün sonra, bu kez Trump'a bir elçi gönderdi. ELÇİ'NİN ELÇİSİ GÖREV ALIYORDU
YANİ! Trump'la görüşen bu kişi, "Türkiye'nin Rusya ile ilişkilerinin bozulması son derece önemli. O nedenle Suriye konusunda Türkiye'yi oyun dışı bırakacak adımlar atacaksın. Dolayısıyla Türkiye, Pentagon'a muhtaç kalsın" dedi.
Trump şimdiye kadarki en ilginç ve en öngörülemez ABD BAŞKANI... Beyaz Saray'a geldiği ilk günden bu yana aldığı kararlarla büyük dengeyi kurma yönünde adım attı. Kimseyi mutlu da edemedi. SİLAH LOBİSİNİN iştahı kesilmediği için durmadılar, devamlı hamle yaptılar. Başkanı sarstılar!
Trump mesajı aldı mı?
Cevabı merakla beklenen soru bu! Ancak Washington'da etkili LİG içindeki herkesin ortak görüşü şu:
"TRUMP'IN GELECEĞİ McCONNELL'e bağlı..." Çünkü McConnell, istediği anda Trump'ın azledilmesini sağlayacak kararı alabilir.
Trump, SENATO'dan istediği bir kararın çıkmayacağını biliyor. Yani Derin Amerika, Türkiye konusunda Pentagon'un taleplerini yerine getiren bir Trump görürse, onun 2020'de başkanlık seçimine girmesine izin verecek. Aksi takdirde önümüzdeki ay Trump'ın başkanlığının düşmesi için inanılmaz bir kampanya başlayacak.
Başlatılan rüzgar fırtınaya dönüştürülecek!
Pentagon neden Türkiye'yi istiyor? Dertleri ne?
Bu sorunun cevabı oldukça basit. McConnell, bir toplantıda, ABD'nin en önemli işadamlarına, "II. Dünya Savaşı'ndan sonraki düzen istediğimiz gibiydi. Biz bu düzen için çok çaba harcamadık.
Kennedy suikastından sonra aldığımız sert tedbirler, ABD'yi tek süper güç yaptı. Evet artık bu düzen değişmek zorunda.
Ancak bizim istediğimiz şekilde değişmek zorunda. O nedenle Türkiye'nin merkezde bulunduğu ve 20 ülkeyi içine alan bir daire bizim için çok önemli. Gelecek buradan başlayacak" açıklaması yaptı.
İşte o açıklamadan sonra Türkiye'deki işadamları yavaş yavaş Türkiye'den dolarlarını çıkarmaya başladı. Bu beklenen bir durumdu ama bu kadar hızlı olması McConnell'i de şaşırttı.
Türkiye beklenen adımları attı.
Ancak yeterli olmadı. Şimdi ABD, Türkiye'nin Akdeniz'den vazgeçmesini istiyor. Akıl alır gibi değil ama adamların derdi bu! 10 bin km. öteden gelip buradaki zenginliği ve gücü bizi dışarı iterek almak istiyorlar.
Bunun için de Türkiye'yi zora sokacak her girişimin planlarını da yapmaktalar...
Çok daha sertleşeceklerini de gizlemiyorlar... Herkes yaptırımları konuşurken onlar masada Türkiye'yi uluslararası arenada iş yapamaz hale getirme planlarını hayata geçirmek için çırpınıyorlar...
Avrupa Birliği bu konuda tarafsız değil. Tamamen ABD'ye endeksli olmak istemeseler de çıkarlarına aykırı bulsalar da Türkiye'ye bir mesaj verilmesi gerektiğini düşünüyorlar. MİLLİ VE BAĞIMSIZ GİDEN TÜRKİYE RAHATSIZLIĞI BÖYLE BİR ŞEY İŞTE!
AVRUPA'nın bu tutumu ABD'nin elini güçlendirmekte.
Ve cesaretlendirmekte!
Türkiye'yi köşeye sıkıştıracak hamlenin el birliğiyle 2020 Mart ayında yapılması planlanıyor.
En azından Washington'daki ünlü otellerin lobilerinde bu tarih öne çıkıyor.
Türkiye, Trump'a güveniyor.
Bunun için haklı gerekçeler fazlasıyla var. Gerçekten de Trump ile Erdoğan'ın kimyası da tuttu. Ancak Trump, Erdoğan'ın ilk seçildiği günleri yaşıyor. Dünyanın en güçlü adamı gibi görünse de karar alamıyor.
Kararları engelliyor ama kendi kararını alamıyor. Trump, geçen yıl Erdoğan'la yaptığı bir görüşmede bunu ima etti.
Onunla aynı fikirde olduğunu ama bu kararın alınamayacağını söyledi.
Aldırmıyorlar...
yazının devamı
Takip edenler bilir! Silah lobisini, arkasındaki aileleri, inanç eksenlerini çok kez yazdım. ABD BAŞKANLARININ etrafının nasıl çevrildiğini de sık sık tekrarladım. ABD içindeki farklı grupların farklı çatışmalarını defalarca paylaştım. Şimdi tansiyon çok daha yukarıda.
Özellikle ERDOĞAN'ın ziyareti öncesi ve sonrası yaşananlar var. Biz bilmiyoruz ama derinlerde sarsıntı büyük.
Açalım isterseniz. İsimler üzerinden gidelim. Olayın büyüklüğünü anlayın!
Derin Amerika yani Pentagon ve onun arkasındaki esas güç silah lobisi iyice sertleşti. Bugün Trump'ın azil sürecinin merkezinde, Beyaz Saray'ın silah lobisi tarafından yönetilememesi yatıyor. Yaşananlar PARA ile SİLAH'ın savaşıydı zaten.
ENERJİ de işin içine girince tansiyon tavan yaptı.
PEKİ ŞİMDİ NE OLACAK?
Soru bu...
Derin Amerika'nın siyasette en güvendiği isimlerden biri Senato'daki Cumhuriyetçi çoğunluk lideri Mitch McConnell... Derin Amerika, Beyaz Saray'ı yönetmek için Mitch McConnell'e görev verdi.
Bu görevlendirme sonrası McConnell hemen adım attı.
Beyaz Saray'a giderek Başkan Trump'la masaya oturdu. Asla söylenmese de bilinmese de sızmasa da BİR SENATÖR BAŞKAN'I TEHDİT
EDİYORDU! İşin ilginç yanı TEHDİDİN MERKEZİNDE TÜRKİYE bulunuyordu...
McConnell, Trump'a, "Türkiye konusunda bizim kararlarımızı uygulayacaksın.
Özellikle Suriye'de Kürt oluşumun büyümesi önemli.O nedenle Türkiye'yi güçlendirecek kararlar alma, açıklamalar yapma. Türkiye'ye gönderdiğin mektup istediğimiz gibiydi" dedi. Normal bir insan ABD BAŞKANI'NA bunları söylemeyi aklından bile geçiremez. Ama SİLAH LOBİSİ tansiyonu yukarı çekmek için hamle yaparken düşünmedi. Adamlarını yolladı ve bunları söylettirdi!
McConnell, bu konuşmanın olduğu saatten tam 2 gün sonra, bu kez Trump'a bir elçi gönderdi. ELÇİ'NİN ELÇİSİ GÖREV ALIYORDU
YANİ! Trump'la görüşen bu kişi, "Türkiye'nin Rusya ile ilişkilerinin bozulması son derece önemli. O nedenle Suriye konusunda Türkiye'yi oyun dışı bırakacak adımlar atacaksın. Dolayısıyla Türkiye, Pentagon'a muhtaç kalsın" dedi.
Trump şimdiye kadarki en ilginç ve en öngörülemez ABD BAŞKANI... Beyaz Saray'a geldiği ilk günden bu yana aldığı kararlarla büyük dengeyi kurma yönünde adım attı. Kimseyi mutlu da edemedi. SİLAH LOBİSİNİN iştahı kesilmediği için durmadılar, devamlı hamle yaptılar. Başkanı sarstılar!
Trump mesajı aldı mı?
Cevabı merakla beklenen soru bu! Ancak Washington'da etkili LİG içindeki herkesin ortak görüşü şu:
"TRUMP'IN GELECEĞİ McCONNELL'e bağlı..." Çünkü McConnell, istediği anda Trump'ın azledilmesini sağlayacak kararı alabilir.
Trump, SENATO'dan istediği bir kararın çıkmayacağını biliyor. Yani Derin Amerika, Türkiye konusunda Pentagon'un taleplerini yerine getiren bir Trump görürse, onun 2020'de başkanlık seçimine girmesine izin verecek. Aksi takdirde önümüzdeki ay Trump'ın başkanlığının düşmesi için inanılmaz bir kampanya başlayacak.
Başlatılan rüzgar fırtınaya dönüştürülecek!
Pentagon neden Türkiye'yi istiyor? Dertleri ne?
Bu sorunun cevabı oldukça basit. McConnell, bir toplantıda, ABD'nin en önemli işadamlarına, "II. Dünya Savaşı'ndan sonraki düzen istediğimiz gibiydi. Biz bu düzen için çok çaba harcamadık.
Kennedy suikastından sonra aldığımız sert tedbirler, ABD'yi tek süper güç yaptı. Evet artık bu düzen değişmek zorunda.
Ancak bizim istediğimiz şekilde değişmek zorunda. O nedenle Türkiye'nin merkezde bulunduğu ve 20 ülkeyi içine alan bir daire bizim için çok önemli. Gelecek buradan başlayacak" açıklaması yaptı.
İşte o açıklamadan sonra Türkiye'deki işadamları yavaş yavaş Türkiye'den dolarlarını çıkarmaya başladı. Bu beklenen bir durumdu ama bu kadar hızlı olması McConnell'i de şaşırttı.
Türkiye beklenen adımları attı.Ancak yeterli olmadı. Şimdi ABD, Türkiye'nin Akdeniz'den vazgeçmesini istiyor. Akıl alır gibi değil ama adamların derdi bu! 10 bin km. öteden gelip buradaki zenginliği ve gücü bizi dışarı iterek almak istiyorlar.
Bunun için de Türkiye'yi zora sokacak her girişimin planlarını da yapmaktalar...
Çok daha sertleşeceklerini de gizlemiyorlar... Herkes yaptırımları konuşurken onlar masada Türkiye'yi uluslararası arenada iş yapamaz hale getirme planlarını hayata geçirmek için çırpınıyorlar...
Avrupa Birliği bu konuda tarafsız değil. Tamamen ABD'ye endeksli olmak istemeseler de çıkarlarına aykırı bulsalar da Türkiye'ye bir mesaj verilmesi gerektiğini düşünüyorlar. MİLLİ VE BAĞIMSIZ GİDEN TÜRKİYE RAHATSIZLIĞI BÖYLE BİR ŞEY İŞTE!
AVRUPA'nın bu tutumu ABD'nin elini güçlendirmekte.
Ve cesaretlendirmekte!
Türkiye'yi köşeye sıkıştıracak hamlenin el birliğiyle 2020 Mart ayında yapılması planlanıyor.
En azından Washington'daki ünlü otellerin lobilerinde bu tarih öne çıkıyor.
Türkiye, Trump'a güveniyor.
Bunun için haklı gerekçeler fazlasıyla var. Gerçekten de Trump ile Erdoğan'ın kimyası da tuttu. Ancak Trump, Erdoğan'ın ilk seçildiği günleri yaşıyor. Dünyanın en güçlü adamı gibi görünse de karar alamıyor.
Kararları engelliyor ama kendi kararını alamıyor. Trump, geçen yıl Erdoğan'la yaptığı bir görüşmede bunu ima etti.
Onunla aynı fikirde olduğunu ama bu kararın alınamayacağını söyledi.
Aldırmıyorlar...
yazının devamı
Hiç yorum yapılmamış
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER
ÖNE ÇIKANLAR Tümü
Zekeriya Say : “Yalanın bacağı” artık kırılmalı!
585 kez izlendi
Salih Tuna : Bıyık da yetmiyor
566 kez izlendi
Ergün Diler : Adidas
1479 kez izlendi
Zafer Şahin : AYM’de kimin dediği oldu?
2186 kez izlendi
EN POPÜLER GÜNÜN YAZISI
YAZARLAR
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.