Sesli Makale

5 Ocak 2015

İÇERİDEKİ gündemden, yani CHP'den, Kemal Bey'den, Şişli'den BARONLARIN OYUNLARINDAN, Mustafa Sarıgül'den, Hayri İnönü'den, eşi Nazlı Hanım'ın feryatlarından dışarıya bakamaz olduk!
Düne kadar ülkeyi yönetmek için ellerinden geleni yapanlar, şimdi gördüğünüz gibi ŞİŞLİ'ye takılmak zorunda kaldı!
Hayat böyle!
Değişimin önünde kimse duramıyor! O an geldiğinde düne kadar bütün gücü ellerinde tutanlar, sıradanlaşıp etkisizleşiyor!
Başbakanlara SÜRMANŞETTEN MEKTUPLA uyarı yapanların ekolü artık duvara dayandı. İstedikleri sonucu gazete ve televizyonlarıyla alamıyor!
Pijamayla BAŞBAKAN karşılayanlar, onlardan "OLUR!" olmadan yola çıkamayanlar, hepsi etkisiz eleman oluverdi!
Kendi halkına yabancılaşmanın getirdiği bir sonuçtu bu!
Yine de çok uzun sürdü bütün bunların anlaşılması!
Yakında onların arkasındaki güç de yenilecek bölgede! "O gün gelmesin!" diye elbette saldırıyı akıllarından geçireceklerdi!
Deneyeceklerdi! Sonuç alamasalar da gelmeye gayret edeceklerdi!
Nereden mi biliyorum!
Anlatayım...
Geçtiğimiz hafta MESUT BARZANİ, REUTERS'e konuştu!
Çok önemli şeyler söyledi! AVRUPA'nın işine gelmediği için büyütülmedi! İngiliz, Fransız ve Alman çıkarları zedeleneceği için PAS geçildi!
IŞİD ile yürütülecek stratejiyle ilgili olarak ABD'li bir generalle bir araya geldiğini belirten Barzani neler söyledi neler... "Irak haritasının değişmesi gerekiyor! Mevcut haritanın gerçek bir yapı üzerine çizilmediğini herkes biliyor. Ben de 1916 yılında Fransa ile İngiltere arasında imzalanan Sykes-Picot'u değiştirmek istiyorum... Irak gerçek değil. Sadece harita üzerinde var.
Ülke kendi kendini öldürüyor.
Şiiler ve Sünniler bir arada yaşayamıyorlar. Bizim onlarla birlikte yaşamamızı nasıl bekleyebilirler? Bizim kültürümüz farklı.
Kürt mantalitesi farklı.
Biz boşanmak istiyoruz..."
Bizim kaç zamandır yazmaya çalıştıklarımızı BARZANİ birkaç cümle ile işin içinde biri olarak onaylamıştı!
Evet! Bölgede İNGİLİZLER'in çizdiği sınırlar değişecekti! Kabilelere, beylere, ağalara, mezheplere özellikle DİKKAT edilerek yani gerektiğinde düğmeye basarak karıştıracakları şekilde kurmuşlardı ORTADOĞU'yu!
Osmanlı'yı yıkıp bizi içeri hapsetmiş, ardından da KUKLALARIN YÖNETTİĞİ MÜSLÜMAN COĞRAFYASI meydana getirmişlerdi!
Şimdi bunun yıkılmasının zamanı gelmişti!
Ama bunun olabilmesi için Türkiye'nin KENDİNİ BUNLANDAN GERİ ALMASI şarttı!
Çünkü Ankara kontrol edildiği için bölgeye gidemiyor, gidemediği için de orada UYANIŞ başlamıyordu! ALMAN-FRANSIZ anlaşıp Ortak Pazar, ortak hayat kurarken, bizler 1000 yıllık kardeşlerimizle bir araya gelemiyor, aralıksız çarpışıyorduk!
Tarihi hatasını anlayan Ankara, bunu çözmek için yola çıkınca da AVRUPA birlik olarak üzerimize çullanıyordu!
Çünkü KÜRTLERLE birleşme İNGİLİZLER'in oyunlarının sonu demekti!
Ama yerleşmiş öfke ve duygusal tepki ile baktığımız için asıl oyunu ıskalıyorduk! Ateş düştüğü yeri yakardı! Çok can yandı! Ama baktığımızda hepsinin arkasında AVRUPA vardı! Kavga onların işine yarıyor bizim evlatlarımız toprağa düşüyordu! Bunu ancak AKIL bozabilirdi!
Şükür şimdi o evredeyiz!
Ama Barzani'nin söyledikleri çok güzel olmakla birlikte TEHLİKELİ! Karşımızda New York-Londra-
Paris-Berlin eksenli bir yapı var! AKIL ve PARA SAHİBİ bir KLİK var!
Ve bunlar Ortadoğu'da Türkler'in öne çıktığı Müslümanlığın bayrağını taşıdığı bir tablo istemiyor!
Osmanlı'dan sonra tekrar Türklerle uğraşmak derdinde değiller!
Yani Türk-Kürt kardeşliğini bozmak ve "İYİ ÖRNEK" olmasının önüne geçmek için geleceklerdi! Bir de Barzani ilk ağızdan bunu söyledikten sonra daha fazla uyanık olmak durumundayız!
Ne mi yapmalıyız!
Aklıma küçük bir şey gelmiyor değil... Sandhurst Kraliyet Askeri Akademisi... 1947 yılında açılmış olarak görünse de aslında Büyük Britanya'nın felsefesini öğrencilerine sunması 1802 yılına dayanmaktadır... Büyük Britanya'nın etkili olduğu ülkeleri yöneten birçok isim, bu askeri okuldan mezundur. Akademinin, profesyonel nitelikli İngiliz 'memurları' yetiştirdiği bilinmektedir.
Okuldan mezun olanlar arasında 11 Cumhurbaşkanı, 17 Başbakan, 21 Prens, 8 Kral, 21 yazar, 56 Bakan, 49 Lord ve 127 milletvekili vardır. Bu akademi askeri okul olarak politikacı yetiştirir!
Okuldan mezun olanlar, KRALİÇE tarafından bizzat ödüllendirilir! Nişan verilir! Tabii hepsine değil!
Okulun her yıl akademik açılış töreninde Kraliçe II. Elizabeth konuşur ya da gönderdiği mektup okunur.
MI5 ve MI6, birçok elemanını bu okuldan karşılamıştır. James Bond karakterini meydana getiren, II. Dünya Savaşı'nda da deniz subayı olarak görev yapan yazar Ian Fleming, Eton Koleji ve Sandhurst Kraliyet Askeri Akademisi mezunudur. "SİR"lüğün en çok verildiği okul burasıdır!
Ortadoğu, Asya ve Afrika'da toplam 57 devlette görev alan yetkili isimlerden büyük bir çoğunluğu, Sandhurst Kraliyet Askeri Akademisi mezunudur.
Bence güçleri yeterse bölgeyi içten karıştırmak modeline gidecekler!
Çünkü bunun içinde ellerinde fazlasıyla ENSTRÜMAN var! Kendi ülkelerine değil de Kraliçe'ye bağlı çok isim var!
Bu nedenle ortaya çıkmadan, görünmeden, iz bırakmadan gelmeyi deneyeceklerdi!
Önümüze gelen karışıklıklarda muhtemelen yine onları görmeyeceğiz!
Ama hep arkada ve zirvede olmaya çalışacaklardı!
Bu ekole gönül vermiş bazı isimlerin rahatsızlığını görüyorum! Önce ülkeler arasındaki KAMPLARDA bir değişiklik olması gerekiyordu! Bu oldu!
Bu değişiklikten sonra halka halka gelen kumpas, hedef ülke ve o ülke içindeki isimleri çevrelemek ister! Sınırları değişime zorlayanların tasfiyesi ilk seçenektir!
Bunun için gelmeye çalışacaklardı!
Küçük gibi duran ama büyük sorunlara GEBE operasyonlarla başlayacaklar! Akıllarındaki bu!
4 bakan konusu ve Yüce Divan gündemlerinde olanlardan sadece biri!
Fazlası da var! Amaç, Türkiye'nin büyümesini durdurmak ve içeride hesap sormak!
Bekleyelim! Görelim!

Takvim