GÜNCEL
Ergün Diler : 1 trilyon dolarlık Türkiye kavgası
TÜRKİYE'NİN konumunu değiştirmesi, buna mecbur bırakılması ve AVRASYA bloğunda yer edinmesi sadece Ankara ve Washington'un değil tüm önemli başkentlerin gizli gündemi... Kaç kez altını çizdim bilemiyorum. Türkiye biz TÜRKLER'in sandığında çok daha önemli bir ülke. Yıllarca denileni yaptığımız için farkına varamadık. Bu topraklar AVRUPA'yı ASYA'ya, ASYA'yı AFRİKA'ya bağlar. Kıbrıs ile tüm dünyanın dengesini tutar. Coğrafya kaderse biz çok ama çok değerliyiz.
Durum böyle iken S-400 nedeniyle AVRASYA bloğuna taşınmamızdan dolayı ABD ile ilişkiler gerildi, kopma noktasına geldi. Elbette bu bir günde olmadı. Ama gelinen nokta kopuşun bir önceki durağı...
ABD'den de NATO'dan da...
Tansiyon çıkmışken herkesin cevap beklediği soru "PEKİ ABD YAPTIRIM UYGULAYACAK MI?"
Gelin bu noktaya basarak ilerleyelim. ABD'nin dehlizlerinde neler olduğuna bakalım. Ve en önemli sorunun cevabını TRUMP'a takılmadan bulmaya çalışalım...
Bush döneminde bir motto vardı! ABD "Ya bizimlesiniz ya karşımızdasınız!" diyordu. İKİZ KULE saldırılarından sonra hayata geçirildi. Türkiye, artık kendi yaptıkları hatalar sonucu karşılarındaydı. Bu net! ABD 2017'de karşılarına dikilen devletlerle CAATSA üzerinden savaş yapma kararı aldı.
Evet, bu bir savaş yöntemiydi.
Türkiye haklı olarak kendini savunma mecburiyetindeydi.
Ama ısrarla PATRIOT istiyor, vermiyorlar, S-400 alınca da işler karışıyordu. Anlaşılır bir tarafı yoktu.
BEYAZ SARAY'da Trump ve Kushner'in başını çektiği ekip asla ve kat'a TÜRKİYE'ye yaptırım uygulanmasını istemiyor.
İstemeyecek de. Güçleri yeter mi yetmez mi? İşte bunu önümüzdeki günlerde göreceğiz. CAATSA'nın kurulmasıyla Türkiye'den para çıkışı aynı zaman dilimine denk geldi! İşin bizim açımızdan en garip yönü buydu. Buradan para gitti, orada YAPTIRIMLARLA GELME hadisesi yasalaştı...
Türkiye ve ABD'de çok kişi YAPTIRIM GELECEK Mİ GELMEYECEK Mİ'yi tartışırken çok ama çok önemli bir gelişme yaşandı. Bir EVLİLİK yani...
Daha önce ROTHSCHILD ailesinin PARA SİHİRBAZI diye dünyaya tanıttığı SOROS ile ABD'nin en derin işadamlarından KOCH BİRADERLER bir araya geldi. Birbirine benzemez iki önemli ismin bir ÇATI kurması şaşılacak bir şeydi. Amaçları neydi biliyor musunuz? "DAİMA SAVAŞ DOKTRİNİNİ BİTİRMEK."
Ne kadar ilginç değil mi! İKİ BÜYÜK OYUNCU SAVAŞI bitirmek için adım atıyordu... Ne kadar BARIŞSEVERLER diye düşünmeyin sakın. İşin arka planı farklı çünkü. George Soros ile KOCH BİRADERLER "ABD artık silahla bombayla uğraşmasın.
Tehditlerden vazgeçsin. Sert bir dil kullanmasın. Önce siyasetle diplomasiyle olmazsa en sert biçimde YAPTIRIMLARLA sonuca ulaşsın" noktasında anlaştı...
Soros'un hedef ülkelerde çıkardığı iç karışıklıklar zaten malum. Bilmeyen yok gibi.
Üniversiteleri, sendikaları, futbol kulüplerini, işadamlarını kullanarak istediği istikamette gitmeyi başaran bir isimdi.
Koch'lar ise SAVAŞI isteyen ve gereğinin yapılması konusunda kararlı olan bir sermaye idi. Şimdi iki ayrı ekol, iki ayrı inanış, iki ayrı sermaye ORTAK bir noktada buluştu. AMBARGO! Ya da YAPTIRIM!
Elbette karşılarında bir TRUMP var. YAPTIRIMA nasıl bakar?
Sonucu merakla beklenen bu...
Gelin bu noktayı biraz daha açalım...
PENTAGON ile TRUMP arasındaki ilişki şu an resmen KIRMIZI ALARM durumunda.
ABD silahla güçle sonuç alan bir ülke! Yani ORDU orada son sözü söyler. Bu bilinmekle birlikte Trump da bir ORTAK PAYDAYI temsil etmektedir...
İki güç arasında yani Beyaz Saray ile Pentagon arasındaki kavganın asıl nedeni 1 TRİLYON DOLAR... Türkiye aradaki yapay mesele aslında.
Trump da bunu iyi kullanmakta.
Başkan Trump bir kez daha seçilmek için FED'den yani Amerikan Merkez Bankası'ndan 1 TRİLYON DOLAR basmasını istiyor. Ancak Pentagon araya girdiği için buna izin vermiyor. Para gelirse İKİNCİ KEZ BAŞKANLIĞI garanti olacak Trump ısrar ederken S-400'leri Pentagon'a sopa olarak kullanmakta... Trump da yalnız değil ki!
Pentagon, Beyaz Saray'ın üzerine gidince bir iki gün önce haberi patlattılar.
PENTAGON'un hangi üslerde ne kadar nükleer silahı olduğu açıklandı. Medyaya verildi, servis edildi ve yayıldı. Bu iki güç arasındaki savaşın boyutunu gösteren önemli bir adımdı...
AMERİKAN üslerinin haritaları ve fotoğrafları PENTAGON'u çıldırttı. Aralarında İNCİRLİK'in de bulunduğu 6 üsteki 150 nükleer silah vurgusu yanlıştı.
Daha doğrusu eksikti. Sızdırılan raporun hatalı yeri tam da burasıydı. Gerçek rakam 300'e yakın nükleer silahın olduğuydu!
İncirlik de Türkiye de NATO için son derece önemliydi. Türkiye NATO'ya veda ettiği an İTTİFAK YÜZDE 20 güç kaybederdi.
Trump koltuğa oturduğu ilk günlerde brifing alıyor ve İNCİRLİK özellikle anlatılıyordu.
Trump bunu her fırsatta Pentagon'a hatırlatıyordu...
Yani BAŞKAN TRUMP bir yönüyle Türkiye'ye yaslanarak 1 TRİLYON DOLARI almak istiyordu. Bunun için de "Yaptırımları düşünmüyoruz" açıklaması yapıyordu. Zaten Başkan Erdoğan'a da bunu ifade etmişti. Medyaya da sık sık duyurmuştu! Trump hem Türkiye'yi koruyup NATO'nun gücünün azalmasının önüne geçmek hem 1 TRİLYON dolarla ikinci kez seçilmek derdinde.
Hesabı bu! Medya üzerinden S-400 açıklamaları yaparak "Yaptırım kararı alınırsa bilin ki suçlu ben değilim. Pentagon beni aştı ve yaptı" diyecek. Verdiği mesaj bu zaten.
Pentagon'da yaptırım zaten masada. Ancak TÜRKİYE'nin kopuşu herkesi derinden düşündürüyor. Kolay karar alamıyorlar. Ancak Trump'ın ekibi bastırır ve hafif bir karar çıkartırlarsa onları HAPSE gönderecek formülleri aramaktalar. Washington'daki savaşın ritmi böyle.
yazının devamı
Durum böyle iken S-400 nedeniyle AVRASYA bloğuna taşınmamızdan dolayı ABD ile ilişkiler gerildi, kopma noktasına geldi. Elbette bu bir günde olmadı. Ama gelinen nokta kopuşun bir önceki durağı...
ABD'den de NATO'dan da...
Tansiyon çıkmışken herkesin cevap beklediği soru "PEKİ ABD YAPTIRIM UYGULAYACAK MI?"
Gelin bu noktaya basarak ilerleyelim. ABD'nin dehlizlerinde neler olduğuna bakalım. Ve en önemli sorunun cevabını TRUMP'a takılmadan bulmaya çalışalım...
Bush döneminde bir motto vardı! ABD "Ya bizimlesiniz ya karşımızdasınız!" diyordu. İKİZ KULE saldırılarından sonra hayata geçirildi. Türkiye, artık kendi yaptıkları hatalar sonucu karşılarındaydı. Bu net! ABD 2017'de karşılarına dikilen devletlerle CAATSA üzerinden savaş yapma kararı aldı.
Evet, bu bir savaş yöntemiydi.
Türkiye haklı olarak kendini savunma mecburiyetindeydi.Ama ısrarla PATRIOT istiyor, vermiyorlar, S-400 alınca da işler karışıyordu. Anlaşılır bir tarafı yoktu.
BEYAZ SARAY'da Trump ve Kushner'in başını çektiği ekip asla ve kat'a TÜRKİYE'ye yaptırım uygulanmasını istemiyor.
İstemeyecek de. Güçleri yeter mi yetmez mi? İşte bunu önümüzdeki günlerde göreceğiz. CAATSA'nın kurulmasıyla Türkiye'den para çıkışı aynı zaman dilimine denk geldi! İşin bizim açımızdan en garip yönü buydu. Buradan para gitti, orada YAPTIRIMLARLA GELME hadisesi yasalaştı...
Türkiye ve ABD'de çok kişi YAPTIRIM GELECEK Mİ GELMEYECEK Mİ'yi tartışırken çok ama çok önemli bir gelişme yaşandı. Bir EVLİLİK yani...
Daha önce ROTHSCHILD ailesinin PARA SİHİRBAZI diye dünyaya tanıttığı SOROS ile ABD'nin en derin işadamlarından KOCH BİRADERLER bir araya geldi. Birbirine benzemez iki önemli ismin bir ÇATI kurması şaşılacak bir şeydi. Amaçları neydi biliyor musunuz? "DAİMA SAVAŞ DOKTRİNİNİ BİTİRMEK."
Ne kadar ilginç değil mi! İKİ BÜYÜK OYUNCU SAVAŞI bitirmek için adım atıyordu... Ne kadar BARIŞSEVERLER diye düşünmeyin sakın. İşin arka planı farklı çünkü. George Soros ile KOCH BİRADERLER "ABD artık silahla bombayla uğraşmasın.
Tehditlerden vazgeçsin. Sert bir dil kullanmasın. Önce siyasetle diplomasiyle olmazsa en sert biçimde YAPTIRIMLARLA sonuca ulaşsın" noktasında anlaştı...
Soros'un hedef ülkelerde çıkardığı iç karışıklıklar zaten malum. Bilmeyen yok gibi.
Üniversiteleri, sendikaları, futbol kulüplerini, işadamlarını kullanarak istediği istikamette gitmeyi başaran bir isimdi.
Koch'lar ise SAVAŞI isteyen ve gereğinin yapılması konusunda kararlı olan bir sermaye idi. Şimdi iki ayrı ekol, iki ayrı inanış, iki ayrı sermaye ORTAK bir noktada buluştu. AMBARGO! Ya da YAPTIRIM!
Elbette karşılarında bir TRUMP var. YAPTIRIMA nasıl bakar?
Sonucu merakla beklenen bu...
Gelin bu noktayı biraz daha açalım...
PENTAGON ile TRUMP arasındaki ilişki şu an resmen KIRMIZI ALARM durumunda.
ABD silahla güçle sonuç alan bir ülke! Yani ORDU orada son sözü söyler. Bu bilinmekle birlikte Trump da bir ORTAK PAYDAYI temsil etmektedir...
İki güç arasında yani Beyaz Saray ile Pentagon arasındaki kavganın asıl nedeni 1 TRİLYON DOLAR... Türkiye aradaki yapay mesele aslında.
Trump da bunu iyi kullanmakta.
Başkan Trump bir kez daha seçilmek için FED'den yani Amerikan Merkez Bankası'ndan 1 TRİLYON DOLAR basmasını istiyor. Ancak Pentagon araya girdiği için buna izin vermiyor. Para gelirse İKİNCİ KEZ BAŞKANLIĞI garanti olacak Trump ısrar ederken S-400'leri Pentagon'a sopa olarak kullanmakta... Trump da yalnız değil ki!
Pentagon, Beyaz Saray'ın üzerine gidince bir iki gün önce haberi patlattılar.
PENTAGON'un hangi üslerde ne kadar nükleer silahı olduğu açıklandı. Medyaya verildi, servis edildi ve yayıldı. Bu iki güç arasındaki savaşın boyutunu gösteren önemli bir adımdı...
AMERİKAN üslerinin haritaları ve fotoğrafları PENTAGON'u çıldırttı. Aralarında İNCİRLİK'in de bulunduğu 6 üsteki 150 nükleer silah vurgusu yanlıştı.
Daha doğrusu eksikti. Sızdırılan raporun hatalı yeri tam da burasıydı. Gerçek rakam 300'e yakın nükleer silahın olduğuydu!
İncirlik de Türkiye de NATO için son derece önemliydi. Türkiye NATO'ya veda ettiği an İTTİFAK YÜZDE 20 güç kaybederdi.
Trump koltuğa oturduğu ilk günlerde brifing alıyor ve İNCİRLİK özellikle anlatılıyordu.
Trump bunu her fırsatta Pentagon'a hatırlatıyordu...
Yani BAŞKAN TRUMP bir yönüyle Türkiye'ye yaslanarak 1 TRİLYON DOLARI almak istiyordu. Bunun için de "Yaptırımları düşünmüyoruz" açıklaması yapıyordu. Zaten Başkan Erdoğan'a da bunu ifade etmişti. Medyaya da sık sık duyurmuştu! Trump hem Türkiye'yi koruyup NATO'nun gücünün azalmasının önüne geçmek hem 1 TRİLYON dolarla ikinci kez seçilmek derdinde.
Hesabı bu! Medya üzerinden S-400 açıklamaları yaparak "Yaptırım kararı alınırsa bilin ki suçlu ben değilim. Pentagon beni aştı ve yaptı" diyecek. Verdiği mesaj bu zaten.
Pentagon'da yaptırım zaten masada. Ancak TÜRKİYE'nin kopuşu herkesi derinden düşündürüyor. Kolay karar alamıyorlar. Ancak Trump'ın ekibi bastırır ve hafif bir karar çıkartırlarsa onları HAPSE gönderecek formülleri aramaktalar. Washington'daki savaşın ritmi böyle.
yazının devamı
YORUMLAR
-
Yatarum
23 Temmuz 2019 07:56Nam-ı diğer "BiSimit" abi, bi sus artık ya. Tamam, güzel senaryola yazıyorsun da yıllardır benzer konular da çok salladığın için artık baydı haberin olsun.
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER
ÖNE ÇIKANLAR Tümü
Nedim Şener : Marketlerde gıdada fahiş fiyata yasal önl...
388 kez izlendi
Ergün Diler : Şah-mat
445 kez izlendi
Ergün Diler : Kurgu war
1494 kez izlendi
Zekeriya Say : “Yalanın bacağı” artık kırılmalı!
629 kez izlendi
EN POPÜLER GÜNÜN YAZISI
YAZARLAR
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.