AMERİKA özgürlük ve barış getireceğini vaad ederek Vietnam'a daldı. 500 binin üzerinde devasa bir ordu ile bu topraklarda kan ve gözyaşı bıraktı.
1973 yılına gelindiğinde kendisine güvenen Güney Vietnamlıları kabak gibi ortada bırakarak, tüm askerlerini geri çekerek kaçtı.
Bugün Afganistan'da yaşadığımız o dramatik sahneler Vietnem'da da yaşandı. 21 Nisan'da Güney Vietnam Devlet Başkanı Nguyen Van Thieu da tıpkı Afganistan Devlet Başkanı gibi ülkeyi terk edip Tayvan'a kaçtı.
Van Thieu kaçarken "ABD bizi sattı" diye suçluyordu. Tüm kullanılanların akıbeti aynıydı. Nguyen Thieu kaçtıktan sonra başkent Saygon 6 gün kuzeyliler tarafından kuşatma altına alındı.
29 Nisan'da ABD şehirde bulunan 7 bin vatandaşını ve Güney Vietnamlıları almak için helikopterlere emir verdi.
ABD'ye çalışan binlerce Vietnamlı kaçabilmek için o zaman da birbirlerini ezerek hayatta kalma savaşı verdi.
Kullanılan ve geride kalanların akıbeti hiç bilinemedi.
Afganistan'da da aynı, hatta daha beter dramatik sahneleri, kaçan devlet başkanını ve uçakların tekerlerine sarılarak düşen insan yığınlarını acıyla izledik. ABD kullandıklarını paçavra gibi atıyor, savaştıkları ile el sıkışıp tokalaşıyor, anlaşıyordu. Yeryüzünün en büyük satışlarından birine daha tanık olduk. Pentagon sözcüsüne de Afganistan'a sokulan 83 milyar dolarlık silah ve teçhizatın ne olduğu soruluyordu. Hiçbirini imha etmemişti ABD. Pentagon sözcüsü öyle diyordu. 300 tank, yüzlerce helikopter, savaş uçağı, yüzbinlerce makineli tüfek ve ağır silah Afganistan'da savaştıkları Taliban'a bırakılıyordu. Amerikan uçağı son askerlerini taşımak üzere Kabil havaalanından uçağı kaldırırken, yerdeki Taliban üyeleri Amerikan silahları ile havaya ateş açarak görüntüyü coşkuyla kutluyordu.
Bugün Taliban'ın eline geçen 33 Balckhawk helikopter neden imha edilmedi? General Motors'un Amerikan ordusu için ürettiği çok amaçlı devasa askeri araçlardan tam 22.174 Humvee, 42 bin jip ve 8 bin kamyonet niçin Taliban'a teslim edildi?
Zırhlı araçlar, dayanıklı zırhlı mayınsavarlar, yüzlerce top, 65 bin makineli tüfek, binlerce gece görüş gözlüğünden tabanca ve milyonlarca mermiye kadar tamamı neden götürülmedi veya çalışamaz hale getirilmedi?
Bir fotoğraf vardı dün. Taliban üyeleri geride bırakılan 38 tane devasa Cessna askeri taşıma uçağından birinin içinde gülerek poz veriyordu. Bunu sorgulayacak kaç kişi vardı dünyada. ABD'nin 33.
Başkanı Harry Truman "Hey seçilenler! Washington'a gelirken öncelikle köpeğinizi de getirmeyi unutmayın. Zira bu şehirde bir dost ve arkadaşa ihtiyaç duyduğunuzda, köpeğinizden başkasını asla bulamazsınız!" diyordu.
Yani Truman'ın deyimiyle Washington'da köpekten başka dost yoktu. ABD'de köpekler hayal edemeyeceğiniz kadar önemlidir. Her hanede ortalama 1-2 köpek beslenir.
Köpekler sadece birer hayvan değil, ailenin ferdi kabul edilir.
Noellerde, Şükran Günlerinde tebrikleşme kartlarındaki aile fotoğrafının içinde köpekler de yer alır. Beyaz Saray'daki köpek, "First Dog -Başköpek" olarak isimlendirilir. Köpeklere aile başına yıllık 10 bin dolar harcayan bir ülkeden bahsediyoruz. 500 milyar dolara sahip bir pazara sahip olan köpeklerin evlerdeki nüfusu 50 milyon. Böylesine köpek düşkünü bir ülke Afganistan'da bir fotoğrafı daha geride bıraktı. Askeri eğitim almış 51 köpeğin Kabil havaalanında kafeslere kapatılarak terk edildiğini gösteriyordu o fotoğraf. Askeri eğitimli köpeklerini dahi Taliban'a bıraktılar. Bir de Taliban'a karşı kullandıkları yüzbinlerce insanı yine bu örgütün eline terk ettiler. CIA yönetimi önceki gün açıklama yapıyordu.
"Afganistan'da binlerce bize çalışan muhbirimiz var. Hayatta kalmayı başarabilenleri hangi stratejik operasyonlarda kullanacağımızı planlıyoruz" diyorlardı. 83 milyar dolarlık silahı, köpeklerini dahi bırakıp bataklığa dönüştürecekleri ve Çin'le diğer bölgelere ihraç edecekleri terörün içinde hala muhbirlerin, kullanışlı elemanların hayatlarını sıfıra indirgeyen bir zihniyet vardı.
yazının devamı
1973 yılına gelindiğinde kendisine güvenen Güney Vietnamlıları kabak gibi ortada bırakarak, tüm askerlerini geri çekerek kaçtı.
Bugün Afganistan'da yaşadığımız o dramatik sahneler Vietnem'da da yaşandı. 21 Nisan'da Güney Vietnam Devlet Başkanı Nguyen Van Thieu da tıpkı Afganistan Devlet Başkanı gibi ülkeyi terk edip Tayvan'a kaçtı.
Van Thieu kaçarken "ABD bizi sattı" diye suçluyordu. Tüm kullanılanların akıbeti aynıydı. Nguyen Thieu kaçtıktan sonra başkent Saygon 6 gün kuzeyliler tarafından kuşatma altına alındı.
29 Nisan'da ABD şehirde bulunan 7 bin vatandaşını ve Güney Vietnamlıları almak için helikopterlere emir verdi.ABD'ye çalışan binlerce Vietnamlı kaçabilmek için o zaman da birbirlerini ezerek hayatta kalma savaşı verdi.
Kullanılan ve geride kalanların akıbeti hiç bilinemedi.
Afganistan'da da aynı, hatta daha beter dramatik sahneleri, kaçan devlet başkanını ve uçakların tekerlerine sarılarak düşen insan yığınlarını acıyla izledik. ABD kullandıklarını paçavra gibi atıyor, savaştıkları ile el sıkışıp tokalaşıyor, anlaşıyordu. Yeryüzünün en büyük satışlarından birine daha tanık olduk. Pentagon sözcüsüne de Afganistan'a sokulan 83 milyar dolarlık silah ve teçhizatın ne olduğu soruluyordu. Hiçbirini imha etmemişti ABD. Pentagon sözcüsü öyle diyordu. 300 tank, yüzlerce helikopter, savaş uçağı, yüzbinlerce makineli tüfek ve ağır silah Afganistan'da savaştıkları Taliban'a bırakılıyordu. Amerikan uçağı son askerlerini taşımak üzere Kabil havaalanından uçağı kaldırırken, yerdeki Taliban üyeleri Amerikan silahları ile havaya ateş açarak görüntüyü coşkuyla kutluyordu.
Bugün Taliban'ın eline geçen 33 Balckhawk helikopter neden imha edilmedi? General Motors'un Amerikan ordusu için ürettiği çok amaçlı devasa askeri araçlardan tam 22.174 Humvee, 42 bin jip ve 8 bin kamyonet niçin Taliban'a teslim edildi?Zırhlı araçlar, dayanıklı zırhlı mayınsavarlar, yüzlerce top, 65 bin makineli tüfek, binlerce gece görüş gözlüğünden tabanca ve milyonlarca mermiye kadar tamamı neden götürülmedi veya çalışamaz hale getirilmedi?
Bir fotoğraf vardı dün. Taliban üyeleri geride bırakılan 38 tane devasa Cessna askeri taşıma uçağından birinin içinde gülerek poz veriyordu. Bunu sorgulayacak kaç kişi vardı dünyada. ABD'nin 33.
Başkanı Harry Truman "Hey seçilenler! Washington'a gelirken öncelikle köpeğinizi de getirmeyi unutmayın. Zira bu şehirde bir dost ve arkadaşa ihtiyaç duyduğunuzda, köpeğinizden başkasını asla bulamazsınız!" diyordu.
Yani Truman'ın deyimiyle Washington'da köpekten başka dost yoktu. ABD'de köpekler hayal edemeyeceğiniz kadar önemlidir. Her hanede ortalama 1-2 köpek beslenir.
Köpekler sadece birer hayvan değil, ailenin ferdi kabul edilir.Noellerde, Şükran Günlerinde tebrikleşme kartlarındaki aile fotoğrafının içinde köpekler de yer alır. Beyaz Saray'daki köpek, "First Dog -Başköpek" olarak isimlendirilir. Köpeklere aile başına yıllık 10 bin dolar harcayan bir ülkeden bahsediyoruz. 500 milyar dolara sahip bir pazara sahip olan köpeklerin evlerdeki nüfusu 50 milyon. Böylesine köpek düşkünü bir ülke Afganistan'da bir fotoğrafı daha geride bıraktı. Askeri eğitim almış 51 köpeğin Kabil havaalanında kafeslere kapatılarak terk edildiğini gösteriyordu o fotoğraf. Askeri eğitimli köpeklerini dahi Taliban'a bıraktılar. Bir de Taliban'a karşı kullandıkları yüzbinlerce insanı yine bu örgütün eline terk ettiler. CIA yönetimi önceki gün açıklama yapıyordu.
"Afganistan'da binlerce bize çalışan muhbirimiz var. Hayatta kalmayı başarabilenleri hangi stratejik operasyonlarda kullanacağımızı planlıyoruz" diyorlardı. 83 milyar dolarlık silahı, köpeklerini dahi bırakıp bataklığa dönüştürecekleri ve Çin'le diğer bölgelere ihraç edecekleri terörün içinde hala muhbirlerin, kullanışlı elemanların hayatlarını sıfıra indirgeyen bir zihniyet vardı.
yazının devamı
Hiç yorum yapılmamış
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER
ÖNE ÇIKANLAR Tümü
Nedim Şener : Marketlerde gıdada fahiş fiyata yasal önl...
450 kez izlendi
Ergün Diler : Şah-mat
492 kez izlendi
Ergün Diler : Kurgu war
1522 kez izlendi
Zekeriya Say : “Yalanın bacağı” artık kırılmalı!
636 kez izlendi
EN POPÜLER GÜNÜN YAZISI
YAZARLAR
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.