Sesli Makale

ABD'DE New York Times'da yayınlanan isimsiz makalenin yankıları sürüyor. Beyaz Saray'da görevli olduğunu söyleyen kişinin yazdığı makalede "Direniş"i anlatması ve "İki koldan başkanlık yürütüyoruz" demesi ortalığı karıştırdı. Yani işin özü "Beyazsaray'da bir başkan var bir de onun abuk sabuk işler yapmasını önlemek için yemin etmiş, mücadele eden paralerl bir yapı var" diyor makalenin imza sahibi.
Yalnız olmadığını belirtiyor. Trump'la Beyaz Saray'da yaşayarak mücadele edeceklerini dünyaya haykırıyor. Trump makaleyi kaleme alan imzasız ismin derhal bulunması için Adalet Bakanlığı'na talimat verdi. Amerikan medyası toto oynuyor, Beyazsaray içindeki köstebekler konusunda tahmini isimler yayınlıyor. Okların ucundaki bir numaralı KÖSTEBEK ADAYI isim Başkan yardımcısı Mike Pence... ABD'de şu anda ülke yönetimine tıpkı FETÖ gibi sızmış olan Evanjelistlerin Papazı olan Mike Pence, bizdeki casus Brunson'un serbest bırakılması için Trump'ı fişekleyen adamdı. Şimdi televizyonlara çıkmış "Valla billa Trump'a direniş makalesini ben yazmadım. O köstebek ben değilim. İsterseniz yalan makinesine bile çıkarım" diye yalvarıyor. Trump devrilirse yerine Mike Pence geçecek...
Koskoca Amerika'nın düştüğü hale bak...
Birbirlerini yiyorlar. Birbirlerinden hatta gölgelerinden bile şüpheleniyorlar. Beyaz Saray'da Trump'ın görevden uzaklaştırdığı eski stratejisti Steve Bannon'u bilirsiniz.
Amerikan derin devletinin önde gelen isimlerinden biriydi. Trump'ın yanına özel olarak yerleştirilmişti. Ancak Başkan onu kovdu. Kovulunca derin yapılardaki görev son bulmuyor. Aynen devam ediyor. Nitekim Steve Bannon işi gücü bıraktı, Avrupa'ya kapağı attı. Artık AB başkentlerinde dolaşıyor, aşırı sağ partileri örgütleyip tek bir çatı altında toplamaya çalışıyor. Ona verilen yeni görev bu. Son olarak İtalya'da aşırı sağ partileri örgütleyip bir araya getirdi. İtalya'da Steve Bannon "Avrupa Birliği'ni dağıtmaya yemin etmiş adam" olarak tanınıyor, gazete manşetlerine geçiyor. Kovulmuş bir Amerikalı gidiyor, Avrupa'da AB'ye karşı aşırı sağcı partilerin yükselmesi için çaba harcıyor, Brüksel'de bu uğurda "Hareketin merkezi"ni kuruyor.... Son olarak da İtalya'nın aşırı sağcı, milliyetçi Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı Matteo Salvini'nin de "Hareket" (The Movement) adı verilen oluşuma katılmasını sağlıyor.
Tüm bunlar olurken İsveç'te AB karşıtı İsveçli Demokratların hızla yükselerek oylarını artırdığı açıklanıyor. Fransa'da ikinci kez sokak ortasında bıçaklı saldırı gerçekleştiriliyor. Ülke panik ve dehşete düşüyor. Almanya'da da 26 Ağustos tarihinde Chemnitz kentinde birileri Alman vatandaşını öldürüyor, aşırı sağcı ne kadar adam varsa sokağa dökülüyor, ülkede sokaklar caddeler yangın yerine dönüyor. İş bununla da bitmiyor, Steve Bannon'un ülke ülke gezerek ırkçı partileri iktidara taşımak için kıtada dolaşırken AB lideri Almanya'nın küçücük kasabası Koethan'da da ırkçı bir Alman bu defa iki Afgan tarafından öldürülüyor. Almanya'da AB karşıtı faşistler bir kez daha sokaklara dökülüyor, "Heil Hitler" diyerek yürüyor, büyük olaylar çıkıyor. AB'yi dağıtamakla görevli Steve gezip dolaştıkça, AB karşıtı ırkçı partileri birleştirdikçe, onun ayak izlerinden giden birileri de kıtada sürekli adam öldürtüyor, AB'yi parçalayacak ırkçılığı yükseltmek için maşaları kullanarak ter döküyor.
İşte o derin adam, Trump'ın eski baş stratejisti Steve Bannon, New York Times gazetesinde isimsiz yayınlanan, Trump'a karşı sessiz bir direniş olduğunu dile getiren makaleyi gündeme getiriyor dün. Trump'a darbe girişimi olduğunu açıklıyor. "Bu kurumlara doğrudan bir saldırıdır.
Bu bir darbedir" diye konuşuyor.
Darbenin kendi partsi Cumhuriyetçiler içinden geldiğini söylüyor. Demokratlar'a da "İktidarı ele geçirdiğinizde farklı olacağını sanmayın çünkü bu kurulu düzen halktan daha iyi bildiğini buyuruyor'' diye konuştu. Eski başkan Obama da başka bir yerde konuşuyor, Amerikan demokrasisine en ciddi tehdidin tek bir kişiden gelmediğini, varlıklı siyasi destekçilerden geldiğini söylüyor. Yani küresel sermayeye dikkat çekiyor. Batı dünyayı sömürüyor, diğer ülkelerin başına bela oluyor, soygun için milyonlarca insanı öldürtüyor ama başı her geçen gün daha da büyük belaya giriyor. Birbirlerine girdiler, darbelerle sarsılıyorlar. Aldıkları ahın ağırlığı altında boğuşuyorlar... Beter olacaklar!.

Yazının devamı