GÜNCEL

Ali Karahasanoğlu : Âlimin ölümü, âlemin ölümü gibidir

Tarih
05 Ekim 2022
İzlenme
Kişi
Yazar
Ali Karahasanoğlu

28 Şubat sürecinin en sert geçtiği günlerde..

Herkesin gölgesinden korktuğu, darbeci generallere sadece altındaki subaylar değil, siyasetçilerin de selam durduğu günlerde..

Rektörlerin, dekanların, öğretim üyelerinin darbecilere “Bir emriniz var mı” diye arz-ı hürmet ettikleri dönemde..

Akit gazeteniz, inananların yüz akı olma iddiası ile yayın yaparken..

Bir kesim insan, “Siz manyak mısınız.. Bu manşetler ne böyle. O komutanlar, darbe yaptıkları zaman, önce sizi ....” diyerek, çaktırmadan tehditler savururlar iken..

 İyi niyetli olanlar da, “Size zarar gelmesini istemeyiz. Ama bu kadar sert başlıklar atmasanız, daha iyi olmaz mı” diye akıl(!) verirler iken..

Bir kısım entel-dantel kesim de, “Akit’in ne yaptığı belirsiz. Uzak durun. Bu kadar sert başlıklar atmaları, dindar insanların lehine de değil..” karalamaları ile, bizleri töhmet altına koyarlar iken..

Bir telefon..

“Ben, Nedim Urhan hoca..” diyor..

Devam ediyor..

“Başörtü yasağını gözler önüne seren başlıklarınız sebebi ile, Allah sizlerden razı olsun” diyor..

Gönlümüz rahatlıyor..

Dindarı, dinsizi birçok kesimin ablukasına alınmış hissettiğimiz bir dönemde..

Öğrenci kesimi ile birebir ilgilenen bir hocamız..

Yasakların öğrencileri nasıl mağdur ettiğini yakınen bilen bir öğretim üyesi..

Bir hadis alimi..

İlmini sadece kitaptaki bilgilere hapsetmeyen..

Onu hayatına da hakim kılan bir âlimimiz..

“Allah razı olsun” diyor..

“Allah sizlerden razı olsun” diyoruz..

Doğru bildiğimiz yolda, darbecilere karşı taviz vermeden, temel hak ve özgürlüklerin hayata geçmesi için ölümüne mücadelemize devam ediyoruz..

Nedim Urhan hoca, Allah’ın rahmetine kavuştu..

Peygamberlerin varisi olarak tanımlanan âlimlerden birini daha, toprağa verdik..

Allah mekanını cennet eylesin..

Birebir şahit olduğumuz mücadelesini, cenneti ile ödüllendirsin..

İlginçliğe bakınız ki, başörtü yasağı ile ömrü boyunca mücadele eden Nedim Urhan hocamızın vefat gününde, başörtü yasağının kabullenilemez olduğu, artık CHP’nin genel başkanı tarafından da dillendirilir oldu..

Bu konuda kanun teklifi bile verdiler..

Ben siyasetçi değilim..

Bu kanun teklifinden kim ne kazanır, onun derdine düşemem..

Kim ne pozisyon alıyor, seçmen üzerindeki etkisi nedir, bunları tartışamam, tartışmam..

Bugün için, ülke genelinde başörtü yasağı diye bir sorun olmadığı kesin..

Askeri personelden, öğrenciye, serbest meslek erbabına kadar herkesin özgür bir ortamda istedikleri şekilde başlarını örtebildikleri konusunda kimsenin tereddüdü yok.

Böyle konjonktürde, konunun kanun ile düzenlenmesini, siyasi çıkar için düşünenler olsa da, ben “Hayır bu kanun teklifine gerek yok” diyemem.. 

Mevcut fiili durumun, kanunlaşmasının dindar insanlara, temel hak ve özgürlüklerin teminat altına alınmasına en azından bir zararı olmayacağını söyleyerek, bu girişime karşı çıkamam..

Ama tarihi de unutamam..

2008 yılında, tüm memurlar için bile değil..

Tüm öğrenciler için bile değil.

Sadece üniversitedeki öğrenciler için getirilen, dolaylı kıyafet serbestliğine bile tahammül edemeyip, Anayasa Mahkemesi’ne koşanları unutmadık..

 O tarihte, AK Parti ve MHP milletvekillerinin ortak hareket ederek, Anayasa değişikliğine giderek, getirmek istedikleri serbestliğe karşı “411 el kaosa kalktı” başlıkları atanları unutmadık..

Anayasa Mahkemesi’ndeki CHP zihniyetli üyelerin, o düzenlemeyi iptal ettiklerini, “Laik bir devlette, üniversitede başörtü takılamaz” dediklerini unutmadık..

CHP zihniyetli Yargıtay Başsavcısı’nın, “Başörtüyü serbest bırakmak için yapılan Anayasa değişikliği, AK Parti’nin laikliğe karşı eylemlerin odağı haline gelmesine yol açmıştır’” gerekçesi ile açtığı iptal davasını unutmadık..

 O Anayasa Mahkemesi’nin 11 üyesinden 10’unun, “Evet, başörtü yasağını kaldırma amacı ile Anayasa değişikliğini yapan AK Parti, laikliğe karşı eylemlerin odağı haline gelmiştir” oyu kullandığını unutmadık..

O 10 üyeden 6’sının “Başörtüyü serbest bırakmak isteyen AK Parti kapatılmalıdır” oyu kullandığını unutmadık..

10 üyeden 4’ünün ise, “AK parti, laikliğe karşı odak haline gelmiştir. Ama şimdilik kapatmayalım. Hazine yardımının kesilmesi kararı ile cezalandıralım” dediğini unutmadık..

(AK Parti’nin, başörtü yasağını kaldırmak istemesi ile, laikliğe karşı bir girişimde bulunduğu tespitini yapan Anayasa Mahkemesi üyeleri şunlar idi: Ahmet Akyalçın, Fulya Kantarcıoğlu, Mehmet Erten, Necmi Özler, Osman Alifeyyaz Paksüt, Sacit Adalı, Serdar Özgüldür, Serruh Kaleli Şevket Apalak, Zehra Ayla Perktaş. AK Parti, başörtü yasağını kaldırmak isterken, laikliğe aykırı davranmamıştır diyen tek üye ise, Haşim Kılıç idi.)

Anayasa Mahkemesi bu kararı verdiğinde alkışlayanları unutmadık..

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;