Sesli Makale

Türkiye’de gezi isyanı başlatıldığında..

Henüz FETÖ, gerçek yüzünü göstermemiş, henüz 17-25 Aralık emniyet-yargı darbesi yaşanmamıştı.

Sol çevrelerin organize ettiği gezi isyanına, Gülencilerin de çaktırmadan destek verdiği iddiaları tartışılırken, Mısır’da da eşzamanlı olarak bir darbe süreci başlatılmıştı..

Bir aylık gösterilerin sonunda, Mısır’daki süreç, darbe ile nihayete erdi..

Seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi devrildi, Genelkurmay Başkanı Sisi yönetime el koydu..

Bir gecede 4 bine yakın insan, bir meydanda darbecilerin sıktığı kurşunlarla şehid edildi.

Mursi tutuklandı..

Daha sora, Mursi bir duruşma sırasında, açıklamaya göre kalp krizi geçirerek, tahminime göre verilen ilaçlarla kalp krizi geçirtilerek şehid edildi..

Mursi’ye ve Mısır’a darbe yapıldığında, demokrasinin beşiği diye tanıtılan ülkeler, batılı devletler, bizim solakların hayranlıktan küçük dillerini yutmuşçasına işaret ettikleri devletler, Sisi’yi kırmızı halılarla karşıladılar..

Tunus’ta seçim diyenler..

Libya’da “Ne bu kral” diyenler..

Irak’ta “ne bu zalim yönetici” diyenler..

Suriye’de “Esed’i devireceğiz, yeni anayasa yapmalı” diyenler, Mısır’da halkın seçtiği Cumhurbaşkanı Mursi’nin bir asker tarafından devrilmesine alkış tuttular..

Tıpkı..

Türkiye’de 1960 darbesine. 1980 darbesine.

28 Şubat postmodern darbesine alkış tutup..

15 Temmuz hain darbe girişimi başarısız kaldığında hayıflanıp, kaçan generallere kucak açıp..

“Aaaa. TBMM’yi mi bombaladılar. Biz bunu bilmiyorduk. Biz simülasyon sanmıştık” diye, adeta bizlerle alay ettikleri halde..

Seçilmiş Tayyip Erdoğan’ı devirmek için, yeri gelmiş “Ekonominizi batıracağız” tehditleri yapmışlar..

Yeri gelmiş, “Muhalefetle işbirliği yaparak devireceğiz” demişler.

Seçilmiş Mursi’ye karşı darbeci Sisi’yi el üstünde tuttukları gibi..

Türkiye’de de, seçilmiş Erdoğan’ı devirmek için ellerinden gelen her şeyi yapıp, darbecileri el üstünde tutmak için tüm hazırlıkları yapmışlar..

 Yine de Mısır’da kendileri için başarı olarak gösterdikleri sonucu, Türkiye’de gerçekleştirememişlerdi..

Oynanan oyunları gören Tayyip Erdoğan, yanındaki bazı ahmakları da uyarırcasına, meydanlarda Türk halkına şöyle seslenmişti:

“Mısır’da ne yapmak istiyorlarsa, Türkiye’de de aynısını yapmak istiyorlar..”

Nihayetinde, Türkiye’deki gezi süreci, darbeye dönüşmeden bastırıldı..

6 ay sonra, emniyet-yargı darbesi yaşandı.. Bastırıldı..

3 yıl sonra hain 15 Temmuz askeri darbesi yaşandı..

Bastırıldı..

Mısır’da darbe sonrasındaki gelişmelerde, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan her daim seçilmiş Mursi’nin yanında durdu..

Devrildiğinde darbeyi kınadı..

Mursi yargılandığında “Cumhurbaşkanı Sisi değil, Mursi’dir” desteğini verdi..

24 Eylül 2019’da egemen güçler, bir oldu bitti ile, Tayyip Erdoğan’ı Mısır’ın darbecisi Mursi ile aynı masaya oturtmak istediklerinde..

Aynı masada ABD Başkanı Trump, BM Genel Sekreteri Guterres, Almanya Başbakanı Merkel’in de olmasına rağmen, Erdoğan o masaya oturmadı..

Mısır’daki darbenin üzerinden tam 9 yıl geçmiş..

Dün Katar’daki Dünya Kupası maçları öncesinde çekilen bir fotoğraf, ajanslardan geçti..

Erdoğan ile Sisi, gergin bir gülümseme ile, tokalaşıyorlardı..

Monşerler “geri kafa” diyebilirler..

Çakallar dünyasının, çakal kafalı yavruları “Hangi devirde yaşıyorsun” diyebilirler..

“Vefa mı, İstanbul’da bir semt idi ama.. O semt de tarih oldu galiba” diyenler alay edebilirler..

Ben o fotoğrafı görünce yıkıldım..

Tüm dünya Müslümanları adına yıkıldım..

Seçilmiş bir Cumhurbaşkanlarına sahip çıkamayan Müslümanlar adına yıkıldım..

Erdoğan’ın 9 yıllık direnişinin sonunu getirememesine üzüldüm, yıkıldım..

Sisi’yi karşılamak için, uçağının önüne kırmızı halılar seren Almanlar, İngilizler, Fransızlar bizlere “Demokratik ülkeler, hukukun üstün olduğu ülkeler” olarak tanıtılırken, o tanıtımı yapanların yüzlerine tüküremediğim için yıkıldım..

Sisi’nin bulunduğu masaya oturmayan Erdoğan’ı alkışlayıp, Erdoğan’ın vefakar kişiliğini öne çıkartırken, bugün Sisi ile tokalaşan Erdoğan fotoğrafı sonrasında, başkalarının eleştirisine fırsat bırakmadan, ‘ben kendimi eleştirmeliyim’ dedim, kendime..

Ve eleştiriyorum, kendimi..

Yazıklar olsun bizlere.

yazının devamı