Sesli Makale

Meral abla sana “daha bunlar iyi günlerin” diye, çok önceden uyardık. 

Ama dinletemedik. 

Meral abla, “olmaz, olamaz. Halk, bizim çevirdiğimiz dolapları anlamış olamaz” modunda yoluna devam etti. 

Hatta “bizi tehdit ediyorlar” diye baskın çıkmaya çalıştı.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı vicdansız bir şekilde İsrail’in katil Netanyahu’suna benzettiği günlerde Rize’de protesto edilmişti, Meral hanım. 

“Ama çok ağır bir saygısızlıktı. Rize de, Tayyip beyin memleketi. Bu protesto çok önemli değil” yorumu ile yollarına devam ettiler.

Aslında sorunu anlamıyorlar, anlamak istemiyorlardı.

Sorun, sadece bu ülkenin cumhurbaşkanını, İsrail’deki katile benzetmekten öte, CHP ile hatta HDP ile kirli bir ittifak içinde olmalarıydı..

Bu sebeble de..

Meral hanım, değişik tarihlerde değişik illerde daha önceki tarihlerde de ziyarete gittiği esnaflar, kendisine kısık sesle de olsa eleştiriler yöneltiyorlardı. Meral hanım o eleştirilere kulak asmıyordu..

Uyarılarımızı dikkate almıyordu.

HDP ile ittifak hazırlığını sürdürürken, bir yandan da “İftira atıyorsunuz” yalanlamalarını yapmaya devam ediyordu..

O tarihlerde kendisinden daha emin şekilde, esnaf itirazları üzerine kendisi de daha hoşgörülü tavır sergileyebiliyordu.

Kendince yanlış bir iş yapmadığını, daha rahat bir yaklaşımla, seçmene izah etmeye çalışıyor, hatta bu konuda kendisini başarılı da sayıyordu.

Ama artık mızrak çuvala sığmıyor.

Bir hafta önce Çankırı’daki esnafın şikayeti Meral hanımı hayli kızdırmıştı.

Bundan sonrasında, ziyaret edeceği esnafı daha dikkatli seçecek, itiraz gelebilecek esnafa görünmeyecekti.

Plan tutmadı. 

Bu sefer Bartınlı esnaf, Meral ablaya şikayetlerini dile getirdi. Hem de HDP ile işbirliği bir yana, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’yla ittifak yapılmasına da itiraz ediyordu Bartınlı seçmen. Bartınlı seçmenin sözleri birebir şöyle: “Ankara’da Kılıçdaroğlu’nun koluna giriyorsun. Kılıçdaroğlu el kaldıracak, Meral hanım da el kaldıracak. Aldatmayın milleti.” 

Bu sözler sonrasında, Meral hanım artık kontrolünü kaybederek seçmenle kavgaya tutuştu: “Bak helallik alman lazım benden, çok ciddi söylüyorum.”

Hızını alamadı Meral hanım, seçmenle kavgayı sürdürdü: “Harika bunlar, çok güzel yapılmış, ben ne yaptım size, ne söyledim şimdiye kadar. Bir şey yaptım mı hayır.”

Daha ne yapacaksın, Meral hanım.

Selahattin Demirtaş ile kahvaltı hazırlığını biz mi uydurduk. Biz mi iftira attık size..

Daha ne yapacaksınız.

Teröristin heykelini dikme sözü verenlerle birlikte hareket edip, teröristlerin girdikleri inleri başlarına yıkmaya çalışan Tayyip Erdoğan’ı devirmeye kalkışmadın mı?!

Hâlâ da bu yolda yürümüyor musun!

Meral hanıma esnaf protestosu, Maraş’ta yaşansa. Osmaniye’de yaşansa, belki kendilerince yine izah edebilirler.

Ama artık Çankırı’da, Bartın’da protestolar gelmeye başladı..

Ve bu protestolar karşısında Meral hanım da, suç işlemiş küçük çocuklar gibi, kendisini savunurken, dikkatleri dağıtmaya çalışıyor, suçunu gizlemeye, suçunu bastırmaya çalışıyor. 

Ama nafile.

Artık seçmenin bir kısmını geçtik, hemen tamamı, İyi Parti’nin girdiği rotayı çok net gördü. 

Oynanan oyunu, artık herkes fark etti.

Tek hedefleri var. PKK destekçisi partinin de. Milliyetçi geçinen partinin de. Yıllarca bu milletin inançları ile kavga etmiş partinin de.

Hepsinin tek derdi, Tayyip Erdoğan’ı devirmek. 

Bunun için de her yolu mübah görüyorlar. 

CHP’nin İP ile ittifak kurması meşru. İP’in HDP ile işbirliği yapması, eş başkanıyla kahvaltı hazırlıklarına soyunması meşru..

Başka türlü Erdoğan’ı indirmeleri mümkün değil.

Onun için de protestoları artık bir siyasetçiye de yakışmayacak üslupla cevaplıyorlar.

Protesto yapan vatandaş nezaketen, “Sen hakkını helal edersin” dediğinde, Meral hanım kızgınlığının esiri oluyor.

Yaptığı hatanın ezikliği içinde, baskın çıkmaya çalışıyor, «Bak helallik alman lazım benden, çok ciddi söylüyorum» sözlerini sürdürüyor.

Vatandaş, “sen hakkını helal edersin” diye tekrarlıyor. Bu sefer de, Akşener, “Etmiyorum, bak size hakkımı helal etmiyorum” diyor.

Erbakan Hocadan ümid dileniyor:

“Rahmetli Erbakan Hocama ben ne yapmışım? Biz birlikte iktidar olduk, ben içişleri bakanlığı yaptım onun yanında. Sevgili ağabeyim unutmuşsun. Sen AK Partili olunca bunları unutmuşsun. Bak helallik alman lazım benden, çok ciddi söylüyorum.”

İktidardaki insanlar yıpranırlar, protesto edilirler.

Ama siz dünyanın neresinde, muhalefetteki partilerin böylesine yoğun protestoya uğradığını gördünüz?

yazının devamı