Sesli Makale

4 kız annesi başörtülü hanım... Cezaevinden mektup yazmış.

Başbakan’a değil de..

Kendisinin halinden bir kadın olarak daha iyi anlar düşüncesi ile..

Başbakan’ın eşi Sare hanıma yazmış, mektubunu..

Sare hanım ne yapar, ne yapabilir, ne yaptı, bilemiyorum.

Ama.. Mektubun, tamamı olmasa da..

Gülen grubu medyasında yayınlandığı kadarı ile okuduğumuzda..

O mektup artık, hepimize yazılmış sayılır..

Dolayısı ile, mektubu okumak.. 

Çağrıya kulak vermek, sadece Sare hanımın değil.

Hepimizin görevi..

•

Ne diyor başörtülü hanım?

“Dört kız annesiyim. Kendi halimde ev hanımıydım. PDY (Paralel Devlet Yapılanması) davasında örgüte finansal destek sağlamışım. ‘Suçun buymuş.’ dediler. Düzgünce dinlemeden bizi içeri attılar. Söyler misiniz Sare Hanım? Bir tek maaşlı bir aile olarak dört çocuğu alnımızın akıyla okutmaya çalışırken ailemden aldığım maddi desteği, katılımcı banka olan Asya Bank’a yatırmakla nasıl örgüte finans desteği olunuyor?”

Gerçek bu ise..

Bu işte bir yanlışlık var..

Tamam, Bank Asya’da çok yanlış işler oldu..

Gülen’in çağrısı ile..

Bank Asya’yı kurtaracağız diye..

Hayatında faizle hiç iş yapmadığına inandığım, nice insan..

O bankadan, bu bankadan faizle kredi çekti..

Çektiği 3 bin liraları, 5 bin liraları.. Nakit çıkışının dengelenmesi için, Bank Asya’ya yatırdı..

Ama bunu sadece, dört kız annesi, Sare hanıma mektup yazan başörtülü hanım yapmadı ki.. (Belki bahsettiğimiz bayan, bankadan kredi çekerek değil, evdeki bir parayı götürmüştür. Dolayısı ile, onun da faize bulaştığı şeklinde haksız bir isnatta bulunmaktan Allah’a sığınırım.)

Bank Asya yöneticileri, illegal birçok işe imza attı..

Somut gerçeklere dayalı haberlerimiz için, gazetemize birçok dava açtılar..

Cezaevine attırabilmek için, savcılık şikayetlerinde bulundular..

O tarihlerde kafa dengi savcılar sayesinde, davaları da açtırdılar..

Davalar sürüyor..

Onların bize haksızlık yapması, bizim de, onlara veya onlara destek verenlere haksızlık yapılmış ise, sessiz kalmamızı gerektirmez..

Bu çerçevede..

Gülen grubu sempatizanı da olsa..

Bu bayanın çığlığına kulak vermemiz lazım..

Eğer mektuptaki iddia doğru ise..

Sadece küçük bir miktar parayı Bank Asya’ya yatırdığı için tutuklama verildi ise..

Bu bir fecaat ama..

Böyle olduğunu sanmıyorum.

Çünkü, onlarca, yüzlerce, belki binlerce insan o süreçte Bank Asya’ya para yatırdı..

Diğer insanların tutuklanmayıp.. Sadece Manisa’daki bu başörtülü bayanın tutuklanması..

Mantıklı değil..

Mutlaka, Sare hanıma yazılan mektupta aktarılmayan, farklı veriler de olmalı..

Bunu kim ortaya çıkaracak?

Tabii ki tutuklama isteyen savcılık, tutuklama kararı veren hakim..

Mektup konusu gündeme gelmesinden bu yana.

3 gün geçti..

Kimseden tık yok..

Oysa, AK Parti iktidarının önemli icraatlarından birisi de..

Bu tür vakalarda yaşanan gelişmeler hakkında, kamuoyunu tek elden ve doğru bilgilendirmek için, adliyelerde basın birimi oluşturmasıydı.

Soruşturmayı sürdüren savcı açıklama yapmasa bile..

Bu basın birimleri, niçin konuya açıklık getirmez..

Tutuklamanın hangi delillere dayandığını izah etmez?

•

Olayın netliği için, sadece savcılığa da bağlı değiliz..

Bank Asya yönetimi, halen devlette..

Bank Asya yönetimindeki isimler de..

Belirtilen süreçte..

Tutuklanan bayanla benzer miktarda, kaç kişinin para yatırdığını açıklayabilir.

İl il.. Sayı sayı.. 

İsimleri açık kimlik olarak vermesinler..

Ama şüpheleri izale etmek için..

Akıllarda bir tereddüt kalmaması için..

Kamuoyunun şeffaf şekilde bilgilendirilmesi için..

Benzer para yatıranları açıklasınlar..

Tutuklamanın tek sebebi, “para yatırma” mıdır, anlaşılsın.. 

Yanlış mı söylüyorum? 

Bürokrat arkadaşlar!

•

Sare hanıma mektup yazan yazana..

HDP Eşbaşkanı Selahattin bey de..

Yazılı olmasa da..

Şifahi olarak, Sare hanıma seslenmiş.

Eşi Başak hanımın, rapor alarak, öğretmen olduğu okula aylardır gitmediği haberlerimizi hatırlatıp, akit’teki yayınlardan rahatsızlığını aktarmış.

Anlaşılan Sare hanım, iktidara muhalif olanlar için de, sığınılacak bir “vicdan”..

O halde buyrun..

Sare hanım hakemliğinde..

Başak hanımın raporlarını koyun ortaya..

Sare hanımın, tam da Başak hanımla ilgili iddia edilen rahatsızlık uzmanı bir doktor olmasından da bilistifade..

Sare hanım söylesin..

O rahatsızlık, Roma’ya gitmeyi.. Adalar’da bisiklet binmeyi..

Ama okulda öğretmenlik yapamamayı gerektiriyor mu?

Hodri meydan..

YeniAkit
29 Ocak 2016