GÜNCEL

Ali Karahasanoğlu : Kemal bey Celal bey ile ne zaman tanıştı?

Tarih
18 Eylül 2017
İzlenme
Kişi
Yazar
Ali Karahasanoğlu
 İster önsezi deyin..

İster şüphecilik deyin..

Önceki gün FETÖ’den gözaltına alınan CHP’nin ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik, 2011’de hakimlikten istifa ettiğinde..

Garibime gitmişti..

Çünkü haberi ajanslar, profesyonelce vermişlerdi..

“Yargıtay’dan şok istifa!”

Doğrusunu söylemek gerekirse..

Ben de şok olmuştum..

“Bir Yargıtay üyesi, kolay kolay protesto amaçlı istifa etmez, bu da neyin nesi”diye kendi kendime sormuştum..

Biraz haberleri karıştırınca..

Hakimin henüz emeklilik hakkını dahi kazanmadığı ayrıntısı gelince..

“Bahsedilen kişi, Yargıtay üyesi değil, olsa olsa tetkik hakimidir” sonucuna vardım.

Nitekim öyle çıktı..

Ama istifanın dillendirildiği ilk haberlerde, “tetkik hakimi” ifadesi geçmeksizin, “Yargıtay’dan istifa” şeklinde veriliyordu.

Bu durumda, istifanın “Yargıtay üyesinin istifası” şeklinde anlaşılması zorunlu idi..

(Hukuk dünyasına uzak olanlar için ek bilgi vereyim.. Yargıtay denince, Yargıtay’da karar verme noktasında yetki sahibi olan üyeler akla gelir. Yargıtay’da bir de, tetkik hakimi dediğimiz, dosyaları inceleyen, ama verilecek kararlarda tek bir oy hakkı olmayan genç hukukçular vardır.. Üyeler birinci sınıfa ayrılanlar arasından seçildiği halde.. Ki, sonuçta en genç Yargıtay üyesi, 40’lı yaşları doldurmuş olduğu halde.. 25’li yaşlarda onlarca tetkik hakimi bulabilirsiniz.)

Neyse..

Celal bey taaa o tarihlerde..

Derin birileri ile teşrik-i mesaisi olmalı ki..

Mesleğin en başında iken.. Mesleğin neredeyse son noktasındaki Yargıtay üyesi gibi takdim edilme becerisini göstermiş..

Görev yaptığı illere baktığımızda.. Doğu ve Güneydoğu illerinde hiç çalışmamış olması da..

Benim bu kanaatimi güçlendiriyor..

Birileri, mesleğe daha yeni başladığında dahi, Celal beyin elinden tutmuş..

Hepsine eyvallah da..

Şunu nasıl başarmış, onu yorumlayamıyorum..

Onun için de, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na sormak istiyorum..

Celal beyin, basın toplantısı düzenleyerek istifa ettiği hakimlikten ayrılma tarihi 24 Ekim 2011..

O tarihe kadar, kamuoyunda bilinen bir isim değil..

Hakimlik görevini ifa ettiği için, siyasi partilerle bir diyaloğu olması da mümkün değil.. En azından hukuki değil..

Ama..

Celal beyin hakimlikle ilgisini kestiği 24 Ekim 2011’den sadece 1 ay 20 gün sonra..

15 Aralık 2011’de..

Hatta..

Celal beyin Ankara Barosu’na kaydolma tarihini, yani avukatlığa hukuken başlama tarihini esas alacak olursak..

Avukatlığa başlama tarihi baronun resmi kayıtlarına göre, 5 Aralık 2011 olduğuna göre..

Celal bey avukatlığa başlamasından 10 gün sonra, Kemal bey şahsi vekaletini çıkartıyor..

Hemen ertesi günü de..

90 yıllık geçmişi olan Cumhuriyet Halk Partisi, daha baroya kaydını yapalı bir ay bile olmamış olan Celal beye, vekaleti çıkartıyor.

Hem de vekaletnamede, en geniş yetkiler (ahzu kabz’dan tutun, adli sicil kaydını almaya kadar) bulunuyor..

Şimdi sorumuz şu:

Kemal beyin, Celal beye bu kadar geniş yetkilerle vekalet çıkartacak kadar samimiyeti nereden kaynaklanıyor?

Celal beyi, Kemal beye tavsiye eden kimdir?

Tanışıklık nereden geliyor?

Hemşehri deseniz, değil..

Avukatlık hayatında gösterdiği başarı deseniz, topu topu baroya kaydolalı daha 10 gün olmuş..

Başka ne olabilir, Celal beyi tercihin sebebi?

Yoksa, Kemal bey nasıl CHP’nin başına bir operasyon ile gelmiş ise..

O “geliş”e katkı sunanlar..

Celal beye çıkartılan vekalet için de tavsiyede bulunmuş olabilirler mi?

¥

Umarım Kemal bey, işi sulandıracak şekilde bir açıklama yapmaya kalkışmaz..

“Celal bey hakimlikten istifa ederken, çok güzel bir konuşma yapmıştı.. Hayran kaldık. Hemen 1.5 ay sonra da.. Avukatlığa başladığını duyunca.. Aradığımız avukatı bulduğumuz kanaatine vardık.. Baroya kaydını yapar yapmaz, koşa koşa vekaletlerimizi çıkarttık” diyerek, bizi aptal yerine koymaya kalkmaz..

¥

Dün kısaca konuya girmiştik.

Bir ayrıntıyı yer darlığından es geçtik..

Celal bey, YARSAV Başkanı Murat Arslan ile ilgili soruşturma sırasında, tanık olarak alınan ifadesinde..

YARSAV’a yaptığı 17 bin liralık bağışı açıklarken..

“Tam o dönemde bir gayrimenkul davasından miktarını hatırlamadığım toplu bir para almıştım” demiş..

İşe bakın siz..

Celal bey, Yargıtay tetkik hakimliği yaptığı dönemde, 1. Hukuk Dairesi’nde görev yapıyor..

Bu daire, ağırlıkla, gayrimenkul davalarına bakıyor..

Celal bey 2011 sonunda istifa ediyor..

2531 sayılı Kamu Görevlerinden Ayrılanların Yapamayacakları İşler Hakkındaki Kanun’a göre, görev yaptığı daire ile ilgili dava almaması gerekirken..

Gayrimenkul davası alıyor..

Ve büyük ihtimalle, kısa süre önce tetkik hakimliği yaptığı dairede görüşülen bir dosyanın  avukatlığı sayesinde, yüksek bir vekalet ücreti kazanıyor..

Şimdi buyursun, başkalarına dürüstlük, hukuk, ilke öğretmeye kalkan Celal bey..

Bunun bir izahını yapsın..

O dava, hangi dava idi..

Tetkik hakimliği yaptığı dairede, avukatlık yapması, kanunen yasak değil miydi?

Yüksek miktarda vekalet ücrete kazandığı o dosyada, görev yaptığı Yargıtay’daki tetkik hakimleri arkadaşları ile bir irtibatı olmuş muydu?

Veee..

Haydi sonrasını da, şimdi sormayalım..

Zamana bırakalım..

YeniAkit
18 Eylül 2017

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YORUMLAR

  • Serdar

    20 Eylül 2017 18:10
    0 0
    Tam bir gazetecilik anlayışını bulduğum bir köşeyazısı.
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;