Sesli Makale

Bülent Arınç abimizin, Aydın Doğan’a haksızlık edildiğine ilişkin açıklamasını CNN’de izlediniz..

Bülent abiyi tartışırken.

Dünkü gazetelerde vardı.

Doğan Yayın İlkeleri Kurulu, Aydın Doğan’ın başkanlığında toplanmış.

Toplantıya, yıllarca İlahiyat Fakültesi dekanlığı da yapan Prof. Salih Tuğ ile, AK Parti’nin ilk iktidar dönemi milletvekilleri arasında yer alan, muhafazakar akademisyenlerin hemen tamamının “abisi” konumundaki Nevzat Yalçıntaş da katılmış.

Salih Tuğ 85 yaşında..

Nevzat Yalçıntaş ise 83 yaşında..

Tabii ki hiçbirisini kırmak istemem..

Tabii ki hizmetlerine saygı göstermemiz gerekir..

Ama her şeyin üstünde..

Bir de “Allah’ın hatırı” yok mu?

Buyrun şu rezalete bakın..

RTÜK uzmanlarının hazırladığı rapordan aktarıyorum: 

“Aşk ve Günah dizisinde, aynı çatı altında yaşanan yasak ilişki aktarılırken bu ilişkiyi yaşayan karakterlerden birinin başka bir erkekle olan ilişkisine de yer verilmektedir.”

Eeee?

Bülent Abi.. Salih abi.. Nevzat abi..

Kanal D’nin patronuna..

“Ne yapıyorsunuz siz? Böyle bir ahlaksızlığı, nasıl normal bir şeymiş gibi, meşrulaştırıyorsunuz?” dediniz mi?

Demediniz..

Bülent abi..

Bir başka olayı hatırlatarak..

“Aydın Doğan’a haksızlık edildiği”ni söyleyip..

Cübbesini giyip, Doğan avukatlığına soyundu..

Salih ve Nevzat abiler de..

Doğan Yayın İlkeleri Kurulu toplantısında, Aydın Doğan’ın iki yanında yer alıp, Doğan medyasındaki tüm ahlaka mugayir yayınları, meşrulaştırmaya alet oldular..

Soruyorum Salih ve Nevzat abilere..

RTÜK’ün ceza verdiği o filme, siz ne diyorsunuz?

•

Sakın bana..

“Karınca kararınca, yanlışları düzeltmeye çalışıyoruz” falan demeyin..

Biz 85 yaşındaki Salih abiyi.. 83 yaşındaki Nevzat abiyi..

Sayfalarını açtığımızda, yayınlanan fotoğraflara bakamayacağımız kadar yüzümüzün kızardığı yayın organlarının tepesindeki bir kurulda görmek istemiyoruz.

Salih abi.. Nevzat abi..

Tereddüt ediyorlarsa..

www.hurriyet.com.tr internet adresine bir baksınlar..

Buraya aktaramayacağım kadar rezil şeyler.

Bikinili bayanlar..

Altına da hikayeden metinler..

Sadece internet siteleri değil.

Salih ve Nevzat abilerin bulunduğu ortamda.. Aydın Doğan, Posta gazetesini de, överek aktardığına göre..

Açıp bir baksınlar, Posta gazetesinin sayfalarına..

El edep.. El edep..

Ne basılan fotoğraflardan bahsedeceğim..

Ne de, gençlerin ahlakını bozmak için her gün yayınlanan “uzman yazıları” adı altındaki, “evlilik dışı ilişkiler”in “gayet normal şeyler”miş gibi gösterildiği sayfaları..

Lütfen.. Lütfen..

80 küsur senelik, İslam’a adanan ömürleri..

Böyle rezil fotoğrafların yayınlandığı medya organlarını meşrulaştırma oyununa alet etmeyin..

•

Doğan Yayın İlkeleri Kurulu, son toplantısında “terörü kınama”yı öncelemiş..

“Her türlü terörü lanetliyoruz” başlığı ile vermiş, Doğan grubu, toplantıyı..

O zaman soru şu:

Şirin Payzın olayında..

Ezgi Başaran olayında..

Ne yaptınız?

CNN’ye sürekli konuk haline getirilen..

Aydın Engin olayında..

Celal Başlangıç olayında ne yaptınız?

Aslı Aydıntaşbaş olayında ne yaptınız? 

Şirin Payzın ile Ezgi Başaran, Murat Karayılan’ın yanına gidip..

Onunla aynı koltukta resim çektirmek için sıraya girenler..

Aydın Engin ve Aslı Aydıntaşbaş da, yine aynı gün, sıraya giren diğer isimler..

Celal Başlangıç ise, “PKK terör örgütü değildir” diyenlerden..

Terör örgütü lehine bu kadar açıktan tavır alanlara, Doğan medyası, mesafe koydu mu?

Hayır..

“Gazetecilik faaliyeti” adı altında..

Teröristleri aklayıp paklamayı görmezden geldi..

Düşünebiliyor musunuz.

Karşımızda bir terör örgütünün elebaşısı var.

Eski yıllarda Fatih Altaylı.. M. Ali Birand.. Şu, bu gidip, röportaj yapmışlardı..

O röportajlar da, aslında terör örgütünü meşrulaştırma faaliyetleri idi ama..

Bir gazeteci gidip, röportaj yapıyordu...

“Bir muhabir ile bir fotoğrafçı” birlikte gidiyordu..

Ama bunlar..

Sanki bir valiyi.. Bir kanaat önderini.. Bir büyük adamı ziyaret ediyorlarmış gibi..

Değişik gazetelerden isimler..

Topluca gidip, teröristbaşının dağdaki inine giriyorlar.

Ordaki koltukta, yan yana fotoğraf çektirmek için sıraya giriyorlar..

Salih ve Nevzat abimizin içinde bulunduğu Doğan Yayın İlkeleri Kurulu ise..

Bu olayda bir yanlışlık görmüyor.

Görmüyor ki, “Teröre karşı devletimizin yanındayız” derken..

“Bir dakika ya.. Biz böyle bir şey diyoruz ama.. Şirin’i ne yapacağız? Ezgi’yi ne yapacağız.. Onlarla birlikte teröristbaşını ziyaret edenlerin, CNN’de daimi konukluğunu ne yapacağız?” demiyorlar..

•

Başlıktaki “Fuhşa alet olmayın” ifadesini de izah edeyim..

Kelime, “Aşırılık.. Kötülük.. Gayrimeşru ilişki” anlamlarına geliyor..

Gayrimeşru ilişkiyi meşrulaştırma için RTÜK kararı örnek..

Terörü meşrulaştırma için, Şirin Payzın’ın, Ezgi Başaran’ın Murat Karayılan ile fotoğrafları örnek..

Dolayısı ile..

Aydın Doğan, hemen mahkemeye koşmasın..

Doğan Yayın İlkeleri Kurulu’nu bir daha toplasın..

“Bundan sonra, bu yanlışları yapanların tepesine binelim” desin..

YeniAkit
6 Şubat 2016