Sesli Makale

7 Ağustos 2015

Sorsanız, “özgürlükler” için neler söylerler neler!

“Hürriyet” dediniz mi, onun uğruna her şeyi göze alacakları intibaı verirler..

Öyle özgürlükçü, öyle özgürlükçüdürler ki..

Özgürlük uğruna, toplu olarak canlarını vereceklerini sanırsınız..

Ama iş kendileri değil de..

Başkasının özgürlüğüne gelince..

Öyle bir despot portre çizerler ki..

Şaşar, kalırsınız.

Kimden bahsediyorum?

TÜSİAD eski Başkanlarından Nazlı Ümit Boyner hanımdan..

Nazlı Ümit Boyner hanımın amcası ateist Şahin Alpay’dan..

Nazlı Ümit Boyner hanımın eşi, Yeni Demokrasi Hareketi kurucuları arasında yer alan Cem Boyner’den..

Nazlı Ümit hanımın avukatı, aynı zamanda twitter’ın avukatı Gönenç Gürkaynak’tan..

•

“Sorun ne?” diyeceksiniz..

Daha ne olsun?

Ben size, bu isimleri verdiğimde..

“Özgürlük; her şeye özgürlük isteyen isimler” dersiniz..

Gerçekten de..

TÜSİAD Başkanlığı döneminde, Ümit hanım nelere özgürlük istemedi ki..

Ateist amcası Şahin Alpay..

Dünden bugüne.. Zaman gazetesindeki köşesinden. Mehtap tv’deki ekrandan.. Bugüne kadar nelere özgürlük istemedi ki.. Gay’lere.. Lezbiyenlere, homoseksüellere..

Ümit Boyner’in eşi Cem Boyner.. Parti liderliği yaptığı dönemden.. Gezi isyanı dönemine kadar.. sınırsız özgürlük istemediği ne kaldı? En son, “Çapulcuyum” diye pankart taşıyıp, neler yapmadı!..

Ümit Boyner’in avukatı Gönenç Gürkaynak.. twitter’ın kısa süreli engellenmesinde, bu yabancı şirket adına ne açıklamalar yapmadı.. Mahkemelere verdiği dilekçelerde, özgürlük talebi ile neler istemedi!.

Ümit hanımın kendisi..

Arzu eden vatandaşların, çocuklarının internette bazı sitelere girmesini engelleyici “güvenli internet” hizmetinden yararlanması için adım atıldığında.. Sanki bir yasak geliyormuş gibi.. Ne açıklamalar yaptı.. “Özgürlük.. Özgürlük” diye, yeri göğü nasıl inletti..

Sonra.

İş Ümit hanıma yönelik, iki satırlık eleştiriye gelince.. Ümit hanım hemen mahkemeye koştu.. twitter’ın özgürlükçü avukatı Gönenç Gürkaynak da, avukatı oldu..

“Akit gazetesi var ya, Akit gazetesi.. Beni eleştirdi.. Benim kişilik haklarıma saldırdı.. Ceza verin, tazminat ödemesine karar verin” dedi..

Mahkeme de hemencecik, 10 bin liraya hükmetti.

Temyiz ettik. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, lütfetti: “Tazminat gerekli de.. Birazcık fazla olmuş” dedi..

Yerel mahkeme, 6 bin lirada karar kıldı.. Kararın verildiği gün, twitter’ın özgürlükçü avukatı, hemen icra işlemlerine başladı..

Yaaa. İşte böyle..

Bu özgürlükçülerin gerçek yüzleri işte bu.. Kendilerine özgürlük.. Sınırsız özgürlük.. Başkalarına gelince.. Tazminat.. ceza.. icra.. susturma..

•

Konuyu yarım anlatmayalım..

Yeni Akit’teki haberin başlığını da size verelim.

Gerçekten dava açılmasını gerektiren.

Gerçekten tazminat istenmesi gereken bir durum var mı, siz takdir edin..

Tartışma, 2012 yılındaki, internette porno yayınlara kısıtlama getirilmek istendiğinde çıktı..

Hani “Diktatör” diyorlar ya. Hani “Tek adam” diyorlar ya.. “Yıllardır, her dediğini yaptırıyor” diyorlar ya.

İşte o, tek kişinin(!).. Yani Tayyip Erdoğan’ın her dediğinin yapıldığı Türkiye’de!..

“Çocuklarımız pornografik yayınların esiri olmasın” diye bir kanun çalışması yapılmaya başlanmıştı.

Kamuoyunda bu tartışılırken..

Diktatörlüklerde(!), böyle bir tartışmaya ne gerek varsa.. Niye tartışılıyorsa?!..

Konu taa TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner’in görüş açıklamalarına kadar geldi..

Ümit hanım dedi ki: “İnternet yasakları hepimizi endişelendiriyor. Bu alandaki kriterler ve hukuki süreç gözden geçirilmeli.”

Daha ortada yasak masak yok ha!

Sadece, porno yayınlarla ilgili, düzenleme yapılması isteniyor.. Güvenli internet dediğimiz, alternatif bir hizmet verilmek isteniyor..

Hepsi bu..

Buna karşılık, kendisi de bir anne olan Ümit hanım.. Hemen “endişeleniyor”!..

Ardından Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç hatırlatma yapıyor: “Bir filtre uygulamasının veya önlem alınmasının topluma zararı değil faydası var. Sayın Boyner ve düşüncesindekiler iktidara gelirse her şeyi, porno sitelerini de şiddet yayanları da öldürme tarifleri yapanları da serbest bırakabilirler.”

Ve bu tartışma, Akit’te haberleştiriliyor..

Bülent Arınç’la mahkemelik olmak, işine gelmediğinden olsa gerek.. Akit’e açıyor davayı, Ümit hanım..

Ve bu kadar açık.. Bu kadar net.. Bu kadar kamuoyunu yakından ilgilendiren bir konuda bile..

Yapılan haberin, cezalandırılmasını istiyor.. Ve istediğini de alıyor!

Şimdi top, yerel mahkeme, Yargıtay a��amalarından, Anayasa Mahkemesi’ne intikal etti.

Önceki gün, bireysel başvuru hakkımızı kullandık. 

Şimdi, Anayasa Mahkemesi’nin kararını bekleyeceğiz. 

Bakalım, tivitir’a, facebook’a, şuna buna özgürlüğün kralını, altın tepsi ile takdim eden Anayasa Mahkemesi..

Akit’in haber verme hakkı için ne diyecek?

“Özgürlük, sadece belli bir kesimin imtiyazı değildir” mi diyecek?

Yoksa..

“Siz de nerden çıktınız? Özgürlük, sadece beyaz türklerindir. Zencilere, özgürlük verdiğimizi biz hatırlamıyoruz” mu diyecek..

Bekleyip göreceğiz.

Ve kim; kamuoyunun önünde başka, kapalı kapılar ardında başka kimliklere bürünürse.. Hepsini deşifre edeceğiz!

YeniAkit