Siirt’te genç bir kadının, bir uzman çavuşun tecavüzüne uğradığı ve ardından da öldüğü haberleri gündemde.
Bu konuyla ilgili olarak İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu aradım.
*
Bakan Soylu’nun bu konuda söylediklerini dört bölümde aktarıyorum:
*
- İHRAÇ EDİLECEK: Bir güvenlik mensubu, bu tür bir olayın içinde yer aldığında önce açığa alırız, ardından da ihraç ederiz. Bu uzman çavuşla ilgili açığa alma işlemi bir ay önce gerçekleşti, ayrıca ihraç işlemi de hemen başlatıldı.
*
- BİZİM CENAZEMİZ: Olayı tüm evreleriyle ele alıp titizlikle incelemek lazım. Cenaze, bizim cenazemizdir. İki nedenden dolayı bizim cenazemizdir: Görevimiz gereği mesuliyetimiz var, bu bir. İkincisi de bu aile bir polis ailesi. Genç kızımızın abisi mesai arkadaşımız, bir polis memuru. Bu açıdan da mesuliyetimiz var.
*
- GÖREVİMİZİ YAPTIK: Bu konuda yargının önüne ne konmuştur, yargının önünde ne vardır, bunu yargı inceliyor. Yargının da üzerine düşen görevi yapacağına inancım ve güvenim tamdır.
*
- PKK’NIN AMACI BELLİ: Elbette bu olayın bazı çevreler tarafından sürekli gündeme getirilmesinin temel nedeni HDP milletvekilinin ve diğer PKK’lıların yaptıklarının üstünü örtmektir. Tecavüze de şiddete de zerre kadar prim vermeyiz. Her ikisine de tabii ki hayır!
BIDEN DURURKEN FAHRETTİN ALTUN’A SALDIRMAK
CHP, Joe Biden’a karşı ne yaptı?
Şunları yaptı:
Bölük pörçük tepkiler gösterdi. Biden’ın açıklamasının AKP’ye yaradığını söyledi. Biden’a bir yükleniyorsa, zamanlamaya bin yüklendi.
*
Kısacası... Şöyle derli toplu, etkili, atak, yaratıcı, gümbür gümbür bir itiraz geliştiremedi.
*
Buna karşılık aynı CHP, İletişim Başkanı Fahrettin Altun’a karşı...
Çevik mi çevik... Atak mı atak... Yaratıcı mı yaratıcı... Enerjik mi enerjik... Üslupsuz mu üslupsuz... Etkili mi etkili... Cevval mi cevval... Lakapçı mı lakapçı...
Bir kampanya düzenledi.
*
Söyleyeceğim şudur:
CHP, Fahrettin Altun’a karşı yaptığı kampanyanın sadece binde birini bile Joe Biden’a karşı yapsaydı...
Oylarını en az yüzde 3 arttırarak çıkardı.
*
Keşke CHP yönetimine Joe Biden konusunda akıl verirken...
“Farz edin ki karşınızda Joe Biden değil de Fahrettin Altun var... Öyle hücum edin” deseymişim.
BÖYLE BİR SUSMAK GÖRÜLMEMİŞTİR
ABDULLAH Gül hadisesiyle ilgili olarak...
*
Kemal Kılıçdaroğlu konuştu... İYİ Partililer konuştu... AK Parti’nin önde gelen isimleri konuştu... Gazeteciler konuştu... Televizyon programlarına katılan tartışmacılar konuştu... CHP’nin aykırıları konuştu... Sosyal medyadakiler konuştu... Temel Karamollaoğlu konuştu...
Konuşmayan bir tek Abdullah Gül kaldı.
*
“Ne alakası var yahu” da demedi, “Evet, var böyle bir niyetimiz” de demedi. “Evet, benim böyle bir arzum var” da demedi, “Yok böyle bir arzum” da demedi. “Çok rica ederim konuyu kapatalım” da demedi, “Tartışalım” da demedi.
Yaptığı tek şey susmak oldu.
*
Ben hayatımda böyle manidar bir suskunluk görmedim.
KEMAL KILIÇDAROĞLU! DOSTUM BEN SİZE
KEMAL Bey! Ben sizin dostunuzum. Dostunuz olmasam, düşmanınız olsam...
*
“Çok iyi gidiyorsunuz” derdim. “Abdullah Gül ne kadar da şahane bir fikir” derdim. “Taktikleriniz ne muazzam” derdim. “Bütün oyunları bozuyorsunuz” derdim. “Vurduğunuz yerden acayip ses geliyor” derdim. “Ne kadar da organizesiniz” derdim. “Bütün çıkışlarınız çok zekice” derdim.
Hiç yorum yapılmamış
1976 kez izlendi
2108 kez izlendi
984 kez izlendi
1302 kez izlendi
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.