GÜNCEL

Abdulkadir Selvi : ABD ile yeni yol haritası

Tarih
25 Aralık 2018
İzlenme
Kişi
Yazar
Abdulkadir Selvi

Türk-Amerikan ilişkilerini Brunson öncesi-Brunson sonrası diye ayırmak mümkün. Trump’ın Türk ekonomisini hedef alan tweet’leri sonucunda doların 7.2’ye tırmandığı 13 Ağustos’ta ilişkilerimiz nasıl dibe vurduysa, 14 Aralık’ta Erdoğan-Trump görüşmesinden sonra ABD’nin Suriye’den çekilme kararı almasıyla füze hızıyla düzelmeye başladı.

Türk-ABD ilişkilerinde tam bir ‘V durumu’ yaşanıyor. Hızlı dibe vuruş ve hızlı düzelme. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başkan Trump, 9 gün arayla ikinci kez görüştüler. Hem de ABD’nin Suriye’den çekilme kararı almasına, Türkiye’nin DEAŞ’la mücadele misyonunu üstlenmesine kadar uzanan özgül ağırlığı yüksek görüşmeler oldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fırat’ın doğusuna yönelik operasyonun birkaç gün içinde başlayacağını açıklamıştı. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonları öncesinde de “Bir gece ansızın gelebiliriz” demişti. Erdoğan’ın stratejisini anlamayanlar ise “Böyle davul zurna çalarak operasyon mu yapılır?” diye eleştirmişti. Ancak anlamadıkları bir nokta vardı. Cumhurbaşkanı önce psikolojik savaşı başlatıyor, ardından askeri operasyonlar geliyordu. Erdoğan bu stratejisiyle savaşmadan istediği sonucu elde etti. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı’nda Rusya’yı yanımıza aldık, hava sahasını kullandık. Fırat’ın doğusunda ise çarpan etkisi yapan bir başarı elde edildi. Churchill’in dediği gibi, “Savaş askerlere bırakılmayacak kadar ciddi bir iştir”. Burada askeri küçümseyen bir yaklaşım yok. Tam aksine, askeri gücü kullanarak sonuç alma sanatı diyebiliriz.

KÜRT KARTINDA KIRILMA

ABD’nin Suriye’den çekilmesiyle ilgili kararname dün Milli Savunma Bakanı Mattis tarafından imzalanarak yürürlüğe girdi. Çekilmenin 60-100 gün arasında tamamlanması bekleniyor. ABD’nin geçiş sürecini düzenlemeden çekilmesi, Irak’ta büyük bir kaos ve içsavaşa neden olmuştu. Aynı felaketin Suriye’de yaşanmaması için bir yol haritasına ihtiyaç var. 8 Ocak’ta ABD’de yapılacak olan toplantı bu anlamda önemli. ABD askerleri çekilirken PKK-YPG’ye verilen silahların ne olacağı, ABD’nin kara ve hava üslerinin durumu, ABD tarafından kontrol edilen Fırat’ın doğusunun hava sahasının kullanılması gibi noktaların netleştirilmesi gerekiyor. DEAŞ’la mücadele ve PKK-YPG’nin geleceği de Ankara’nın çantasındaki dosyalardan biri olacak.

Erdoğan-Trump görüşmesinin sonuçlarını sadece ABD’nin Suriye’den çekilmesi olarak görürsek eksik bir okuma yapmış oluruz. CENTCOM Başkanı Votel’in “Mideme yumruk yemiş gibi hissediyorum” diyeceği kadar önemli, ABD-PKK ilişkisini sağlayan McGurk’ün istifasına neden olacak kadar kritik bir süreç. Eğer kartlarımızı doğru kullanabilirsek, ABD-PKK-YPG ilişkisinde tarihi bir kopuş yaşanabilir. Ankara, ikinci adım olarak bunun peşinde.

1946’da İran’da Kürtlerin Mahabad Cumhuriyeti’ni kurmasını sağlayan Rusya, istediklerini elde edince Kadı Muhammed’in idam edilmesine sesini çıkarmadı. İran üzerinden gönderdiği silah ve para ile Molla Mustafa Barzani’yi Bağdat’a karşı ayaklandıran ABD, 1975 Cezayir Anlaşması ile Kürtleri ortada bıraktı. Barzani, Başkan Carter’a yazdığı mektupta “Biz dostlarımızın yardım vaadine güvenerek bir savaşa girdik, fakat ansızın savaş alanında kendimizi yalnız bulduk” diyordu.

Mesud Barzani de ABD’nin vaatlerine inanarak bağımsızlık referandumuna gitti, yine ortada bırakıldı. Bu gidişle PKK-
YPG’den ABD’ye yeni bir “Aldatıldık”mesajı gidebilir. Öcalan’ın paketlenip Türkiye’ye teslim edilme sürecinde olduğu gibi.

yazının devamı

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;