Sesli Makale

13 Eylül 2015

Listede sürpriz sonuçlar bekleyen “şer ittifakı” hayal kırıklığına uğradı, beklenen buydu, bu oldu.

Partinin tabii Lideri Recep Tayyip Erdoğan, Saygın Genel Başkanı, bilge adamı Ahmet Davutoğlu.

Sayın Erdoğan’ın “tecrübelerinden istifade” edilmemesi düşünülemezdi, böyle bir şeyi Sayın Davutoğlu aklının ucundan bile geçirmezdi, netice bunu gösterdi.

Sayın Erdoğan da, tecrübeleriyle yol gösterirken, Sayın Davutoğlu’nun “hukuk”una zarar vermezdi, netice bunu da gösterdi.

•

Kongre’nin ayrıntılarını haber sayfalarımızda bulacaksınız.

Gözüme takılan birkaç noktaya işaret edecek olursam:

“Kongre’ye şehit haberlerinden kaynaklanan üzüntü hakimdi.

Şölen olmadı haliyle, büyük bir coşku da yoktu.

Salonda ‘tefekkür” havası gördüm; bağırmaktan çok düşünmeyi tercih eden bir kitle vardı.

İçerideki ve dışarıdaki AK Partililerle sohbet halkaları kurduk; hepsinin dilinde ‘Ne yapmalı?’ sorusu…

Herkes kendince tavsiyelerde bulunuyor, çareler üretmeye çalışıyordu.

Türkiye bıçak sırtında,  1 Kasım’dan “istikrarsızlık” tablosu çıkarsa, paralel yapı, PKK, DHKP-C ve diğer şer odakları iyice azıtır.

Ortalık iyice karışır.

Devlet memuruna, emeklisine maaş ödeyemez duruma düşer.

İstikrarın şart ve istikrarın adresi de belli:

Türkiye’nin her bölgesinden, her ilinden, her ilçesinden, beldesinden ciddi oranda oy çıkartabilen Tek Parti var.

CHP, MHP ve HDP blokunun genel başkanlarının hayallerinde dahi birincilik yok…

Bu partilerin kifayetsiz, dirayetsiz, çilesiz, milletten kopuk yönetimleri, hiçbir şey yapamayacaklarını, ancak “yıkmayı” bildiklerini geçtiğimiz süreçte net bir şekilde ortaya koydular…

Bir şey yapacaksa AK Parti yapacak, o yapamazsa Türkiye karanlıklara sürüklenecek.

Suriye’den beter duruma düşecek ve Anadolu insanı, kendisine kucak açacak Türkiye gibi yürekli bir ülke de bulamayacak!..

AK Parti’nin başarısı bu kadar önemli.

Biz de bunun bilinciyle, yazılarımızda, ekran konuşmalarımızda sürekli olarak uyarılarda bulunuyoruz.

Dostlarımız şahittir; 7 Haziran öncesinde, “Ya Dostlar” dedik sürekli olarak; “Emekliyi ve diğer dar gelirlileri adeta ihmal ediyorsunuz. Kemal Kılıçdaroğlu, habire boş vaatlerde bulunurken, siz sadece ‘Kaynağını gösteremez kiii!’ demekle yetiniyorsunuz. Sürekli olarak geçmişteki başarılarınızdan bahsediyor, gelecekte neler yapacağınızı çok az dile getiriyorsunuz. Ak Parti’yi seçimler boyunca sırtında taşıyan bu kitleyi ihmal ederseniz ya da ihmal eder görüntüsü verirseniz, bunun faturasını çok ağır öder ve ödetirsiniz!”

Yazdık, söyledik…

Dinleyen kim.

Ekonomi yönetimini elinde tutan birkaç isim, dar gelirliye “vaat” işine sürekli olarak karşı çıktı, bütçe dengeleri, enflasyon hedeflemesi falan filan…

Ne oldu sonuçta?

Tek başına iktidar kaybedildi, dar gelirliye verilmeyenin yüz katı faiz lobisine gitti!..

Dar gelirlileri ihmal ediyormuş gibi görünmeseydiniz ve gerçekçi vaatleri gündeme getirmekte bu kadar “çekingen” davranmasaydınız, 7 Haziran’da en az 20 vekil fazlasını çıkartırdınız.

Ülke de bu kadar büyük kayıplara uğramazdı.

Kemal Kılıçdaroğlu, Devlet Bahçeli,  Selahattin Demirtaş bu kadar gündeme gelmezdi.

Kapı kapı dolaşma mecburiyeti de söz konusu olmazdı!..

•

Sayın Davutoğlu, dün emeklilere ve diğer dar gelirli kesimlere destek niteliğinde çok önemli uygulamaların devreye sokulacağı müjdesini verdi.

Seçimlerden önce, seçimlerden bu yana defalarca bu noktaya dikkat çekmiştik.

Teşekkürler Sayın Davutoğlu, AK Parti’nin geçen seçimde eksik bıraktığı bir alanı doldurmaya karar verdiğiniz için!..

AK Parti boş vaatte bulunmaz, vaat ettim mi yapar.

Emekliye ve diğer dar gelirlilere vaatler o kadar net, o kadar güçlü, etkili olsun ki, Türkiye “istikrara kavuşma” yolunda büyük güç elde etsin.

Emekliye, köylüye,  memura, 4-C’liye, diğer mağdur gruplarına kucak açılsın..

Bu arada, unutmadan belirtelim:

Polisimiz polis gününden başka günlerde de hatırlansın!

Seçimin kaybedilmesi halinde “faiz lobisine” gidecek olan kaynakların yüzde biriyle, vatandaşın birçok problemini çözmüş, istikrarı muhafaza yolunda da büyük adım atmış olursunuz.

Bir  de esnafımız…

AVM’lerin pençesinden, ağır maliyetlerden bir nebze olsun kurtarmak lâzım esnafımızı.

Bunlar seçime kadar yapılamaz ama hepsinin “tek başına iktidar” sürecinde hızla halledileceği yönünde güçlü vaatlerde bulunabilirsiniz.

Vatandaş AK Parti’nin sözüne güvenir.

Sayın Davutoğlu’nun sözüne güvenir.

Zira, Sayın Ahmet Davutoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu değildir!..

Çark etmez, dedim mi yapar!..

YeniAkit