Sesli Makale

Altımızda iki süper gücün Ankara iteklemesiyle ortak hamle edeceği Suriye bulunuyor ama...

'Gözümüzün önünden film şeridi gibi geçen' bir başka devasa askeri hareketlilik yaşanıyor...

'Sırtımızdan' başlayıp, dünyanın öbür ucunda 5,3 şiddetinde deprem yaratacak denli şiddetli bir fay atağı söz konusu olan...

Evvelki yazımızda ucunu göstermiştik...

Rusya, 5 Eylül'de Kafkasya'da (Hazar ve Karadeniz havzalarını kapsayan) büyük bir tatbikat başlattı ve tam 120 bin asker görevlendirdi.

Moskova'nın durumu nasıl gördüğünü şöyle alıntılayalım.. Rusya Genelkurmay Başkanı Valeri Gerasimov; “Kafkasya 2016' askeri tatbikatların doruk noktasıdır”.

İki alt başlığı var. Bu tatbikatın bir etabı Kırım'da gerçekleştirildi ve 12 bin 500 asker katıldı. O kadar şaşalı yapıldı ki-('Rusya'dan, Kavkaz 2016 tatbikatının Kırım ayağında görsel şölen', 11/09, Sputnik)-sesi Ukrayna'dan duyuldu...

Ukrayna Savunma Bakanlığı yetkilileri, tatbikatın ülkelerine yönelik olduğunu savundu.

Böylece hep bahsettiğimiz fay hattının ilk rotası neredeyse resmen ilan edilmiş oldu; Ukrayna-Karadeniz-Hazar.

İki.. Böylece büyük haritaya yerleştirmek üzere bu köşede not ettiğimiz, 7 Eylül tarihli; “Karadeniz'de ABD uçağına önleme. Pentagon, Rus jetinin ABD askeri uçağına 'yakın mesafede (3 metre) ve güvensiz şekilde' önleme yaptığını duyurdu” haberi de yerine oturdu.

KAFKAS TATBİKATI ZİRVE İSE BU NE?

Daha bu tatbikatın barut kokusu burunlardayken bu sefer Rusya ve Çin'den ortak askeri tatbikat açıklaması geldi.

Güney ve Doğu Çin denizlerinde 8 günü kapsayacak ortak tatbikat Pazartesi başladı.

İki ülke donanması, zaten 'küresel kriz dalgalı' olan bölgeyi merkeze oturtan bu tatbikata, “Ortak Deniz-2016” ismini verdi.

Yani, “Bu denizde gözü olan Pekin ve Moskova'yı karşısına alır” dedi. ('China and Russia launch joint naval drills in South China Sea', 12/09, FT.)

DÜNYA, ÖNE VE SOLA DOĞRU EĞİLİYOR

İşte bu sırada, yani küresel güçler gövde gösterirken, tamamını mantar tabancası boyutuna indirgeyen, metafor değil, gerçek deprem oldu.

Kuzey Kore en büyük nükleer denemesini gerçekleştirdi ve 5,3 şiddetinde depreme neden oldu. (K. Kore, Ocak ayında da bir Hidrojen Bombası denemesi yaptığını açıklamış, pek inandırıcı bulunmamıştı.)

10 kilotonluk enerjiyi açığa çıkardığı tahmin edilen bu son deneme, Kuzey Kore balistik füzelerinin nükleer başlık taşıyabilecek kapasiteye ulaştığına dair işaret sayıldı.

Haliyle, başta Güney Kore, Japonya ve ABD olmak üzere hemen tüm ülkeler ayağa kalktı. Washington, Kuzey Kore'nin bu adımının ciddi sonuçları olacağını açıkladı.

Japonya Başbakanı Şinzo Abe, «eğer nükleer deneme yaptılarsa buna göz yumamayız” dedi.

11 Eylül günü de (ki ABD'de 9/11 anma törenleri yapılıyordu) Güney Kore resmi haber ajansı, hükümetin nükleer saldırı belirtileri görmesi halinde K. Kore'nin başkenti Pyongyang'ı yerle bir etme planlarını duyurdu.

Güney Koreli bir askeri kaynak şöyle dedi; “Pyongyang'ın her tarafı balistik füzeler ve yüksek infilaklı patlayıcılarla yerle bir edilecektir”...

İşin ciddiyeti, bu açıklamanın nükleer denemenin Güney Kore parlamentosunda “saldırı planlarının” tartışıldığı günün ertesine gelmesindedir. (Habertürk, 11/09.)

Peki rutin tatbikatlarla ani gelişmeleri bir sıraya koyarak etki alanı küresel zamanlama yaratmanın sebebi ne?

G-20'DE ARKA KAPIDAN İNDİRİLEN ABD'YE KARŞI ASEAN!

Çin'deki G-20 zirvesinde ABD Başkanı Obama'nın siyasi ömrünü tükettiği, sadece süre olarak değil, etki ve saygınlık açısından da gözden düştüğü sahneler yaşanmıştı.

Sosyal medya üzerinden yürütülen eğlencelikler de dahi, Çin, Rusya ve Türkiye'nin pozisyon hareketliliği net biçimde teşhis ediliyordu.

Tarihi süreçten bakıldığında bir Batı organizasyonu olan G-20'de ana aktör geriye itildiği gibi, doğu-batı yırtığının Suriye ayağında Türk, Çin ve Rus bayrakları daha görülür hale gelmiş, ABD elini Ankara'nın 'teşvikiyle' Rusya'ya uzatmıştı.

Devamında, depremlerin en sık görüldüğü bölgede Güneydoğu Asya Ülkeler Birliği (ASEAN) 2016 Liderler Zirvesi, Laos'un başkenti Vientiane'de yapıldı.

Japonya, Endonezya, Malezya, Güney Kore, Kamboçya, Singapur, Tayland, Filipinler, Vietnam, Avustralya, Yeni Zelanda, Myanmar ve ABD, Çin, Hindistan zirveye katıldı.

En kaba tarifiyle bu ülkelerin çizdiği coğrafya, “Amerika'nın Pasifik Yüzyılı” savaşları için 'kasırganın gözü' mertebesindedir.

Aynı bölge bugün Ukrayna üzerinden Avrupa'da, Suriye üzerinden Ortadoğu'da yaşanan doğu-batı rekabetinin Pasifik ayağıdır.

Mesela, Güney Çin Denizi'ndeki egemenlik iddiaları yüzünden ASEAN'ın dört üyesi Çin ile kriz yaşıyor.

ABD ve Çin-Rusya ve Hindistan da beklentilerine göre konumlanarak-bu ülkeleri kendilerine bağlamaya çalışıyorlar.

Zirvenin sonucu için, Filipinler Devlet Başkanı Duterte'nin ABD Başkanı Obama'ya, buraya kısaltarak dahi yazmaktan imtina edeceğim ağır hakaretlerinin ardından ASEAN Başkanı seçilmesi elbette sembolik anlam taşıyor. (Sonra aynı odada baş başa konuşurlar, ayrı konu.)

Tıpkı Obama'nın zirvenin ilk günü yaptığı “Asya-Pasifik'ten bir yere gitmiyoruz” mealindeki konuşma gibi.

'ABD'nin Pasifik Yüzyılı'nı yazan Başkan adayı olarak Hillary Clinton “Mançuryalı Aday” semptomları gösterse de bu filmin sonunu göreceğiz.

İyi bayramlar efendim...

Yenişafak
15 Eylül 2016