GÜNCEL

Nagehan Alçı : Parantezi doğru kapatmak

Tarih
09 Şubat 2015
İzlenme
Kişi
Yazar
Nagehan Alçı

9 Şubat 2015

Ben Cumhuriyet’in hedeflediği modernleşme ve Batılılaşma (ya da esasen Batıcılaşma) projesinin başarılı olduğu bir kesimin içine doğdum. Seküler bir yaşam tarzına sahip bir ailede ve çevrede büyüdüm. Ortaokul-lisede Alman, üniversitede Anglo-Sakson kültürle temas ettim. Yaşam alışkanlıklarımız buna göre şekillendi. Zaman zaman bu endoktrinasyonun etkisiyle kendi ülkeme oryantalist hatta kolonyalist gözüyle baktığım zamanlar oldu ama hiçbir zaman Kemalist olmadım. Toplumun birçok farklı yaşam alışkanlıklarına sahip kesimlerden oluştuğunu, önemli bir bölümünün daha dindar bir hayat yaşadığını bildim.
Üniversiteden itibaren ise devletin bana benzemeyen kesimlere karşı ne kadar zalim olduğunu, bu ülkede vatandaşlar arasında ayrım yapıldığını gördüm. Buna büyük bir öfke duydum. Mevcut sistemin değişmesi gerektiğini düşündüm.
Bu sebeplerle son günlerde yapılan parantez tartışmasını çok önemsiyorum. Perşembe günü Akşam gazetesinde yayımlanan yazısından gördüğüm kadarıyla Gülay Göktürk de benim gibi düşünüyor. Uzun süredir kafamı meşgul eden bu meseleyi o yazıda çok güzel bir şekilde ete kemiğe büründürmüş. Türkiye’de vesayetin bitişi, vatandaşlar arasındaki hiyerarşinin son buluşu ve unutturulmaya çalışılan geçmişle barışmayı başlatmak adına bir parantezi kapatmak önemli ve gerekli. Ancak parantez derken Göktürk’ün de söylediği gibi bazıları kökten değişimden bahsediyor ki, bu bizi bir yanlıştan diğerine sürükler.
Zira ben ve içinden geldiğim kesimi o parantez yarattı. Biz o parantezin içindeki yanlış uygulamaları gördük ve sesimizi çıkardık, çıkarmaya da devam diyoruz. Ancak o parantezi reddetmiyoruz. Edemeyiz, zira kendimizi çöpe atamayız. Esasen bunu kimse yapamaz, çünkü bugün o parantezi yok saymak isteyenler de o parantezin etkileriyle bugüne geldiler. Aslında bu ülkenin modernleşme, sanayileşme ve kentleşme yani kapitalistleşme ve sekülerleşme sürecine en çok katkı sunan liderler Menderes, Demirel, Özal ve Erdoğan gibi sağdaki liderler oldu. Yani toplumun geniş kesimlerini Batılılaştıran çizgi aslında CHP değil sağ muhafazakar partilerdi. Batılılaşma dediğiniz şey yukarıda saydığım sosyolojik süreçlerden başka bir şey değildir. Dolayısıyla bugün bir parantezi kapatacaksak bunu o parantezin sonuçlarını da kapsayarak, getirilerini de yanımıza alarak yapabiliriz.

Milliyet

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;