Sesli Makale

14 Ağustos 2014...

Zaman zaman Pensilvanya’nın yönetimindeki ‘paralel örgüt’ün önemli mali kaynaklarından biri olduğu iddia edilen Bank Asya’da son dönemde çok ilginç gelişmeler yaşanıyor. Özellikle 17-25 Aralık darbe girişimlerinin ardından yüksek montanlı mevduat çıkışları olmasına rağmen banka yönetimi, içinde bulunduğu çıkmazdan kurtulmak için ahlaki olmayan yöntemlere başvuruyor.

Özellikle, bundan yıllar yıllar önce, sadece zararlarıyla gündeme gelen, ancak günümüzde bankacılık faaliyetleri ve elde ettiği karla parmak ısırtan Ziraat Bankası ile Bank Asya’nın, özellikle yan yana anılması için çaba gösteriyor. Öyle ki, bankanın üst düzey yöneticileri hemen her platformda Ziraat Bankası’nın adını anmaktan çekinmiyor bile.
Gelin, tablonun nereye ulaştığını görelim! Bank Asya CEO’su Ahmet Beyaz’ın, bankanın 2. çeyrek bilançosuna ilişkin açıklamasında “Ziraat’in ilgisini biliyoruz, resmi başvuru henüz gelmedi” şeklindeki sözlerini izledik ve okuduk.
Bank Asya yöneticileri bu açıklamalarla ne yapmak
istiyor?
Müşterileri nezdinde kaybolan güveni ve kendilerine ait itibarı geri kazanmak adına, olmayan hususları varmış gibi ya da olduğundan farklı göstermek istiyor. Yaptığı tüm işleri KAP’a bildiren Ziraat Bankası’ndan bu yönde bir paylaşım bugüne kadar olmadı.

İKİ GÜN İÇİNDE İMKANSIZ

Daha geçtiğimiz Cuma günü, Bank Asya Katarlılar’la münhasırlık anlaşmasını sona erdirdiklerini açıklamasına rağmen, bugün kendilerini satın alacak yeni talipler bulduklarını pompalamaya çalışması neyin nesi? 2 gün içerisinde Ziraat Bankası ile böyle bir ilişkinin geliştirilmesi ve masaya oturulması teknik olarak da imkansız.
Aslında tüm olan biteni daha iyi anlamak adına biraz geriye gitmek gerekiyor.
Son süreçte Bank Asya’da meydana gelen mevduat çıkışları özellikle yatırımcılar nezdinde bir soru işaretine neden oldu. Bank Asya CEO’su Ahmet Beyaz, likidite sorunu yaşamadıklarını ve dış kaynak kullanmadıklarını ifade etmesine rağmen, mevduat çıkışı sonucu oluşan dalgalanmayı kabullenmesi bankanın Borsa’daki aşağı yönlü ivmelenmesinin önüne geçemedi. Bank Asya’nın şubat ayındaki dip seviyelerden yükselişe geçmesi ise ‘Qatar Islamıc Bank (QIB) İle stratejik ortaklık görüşmelerine başladı’ haberiyle oldu. Dalgalı seyir, geçen haftaki SPK tahtalarını kapatmasına kadar sürdü.

FRENİ PATLAMIŞ, GİDİYOR

Kısacası, geçtiğimiz Cuma günü Katarlılar’la görüşmeleri bitirdiklerini açıklayan Bank Asya şimdi de “Ziraat’in ilgisi var, Ziraat ile görüşüyoruz” diyerek freni patlamış arabayı yavaşlatmaya çalışıyor. Belki arabayı bir an için yavaşlatabilirsiniz, ancak böyle giderse bir yere çarpmaktan alıkoymanız mümkün gözükmüyor.
Son söz!
Bir süredir üç kamu bankasının da, kamu içinde olmadığı bir sektöre girerek, hizmet ve ürünleriyle çıtayı daha yukarı çekecek çalışmaları olduğunu biliyoruz. Gerek Ziraat Bankası yöneticileri, gerekse Hazine kanadı uzun zamandır gündemde olan bu konuya dair farklı zamanlarda çalışmaların devam ettiği yönünde açıklamalarda bulunuyor. Ancak edindiğimiz bilgiler, bize önümüzdeki yıl bu çalışmaların meyvesini vereceğini gösteriyor.

Akşam